Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1672 E. 2022/1903 K. 09.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/07/2020
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 09/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 09/12/2022

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; davacının 12/04/2015 tarihinde …. plaka sayılı motorsiklet ile seyir halindeyken davalı …. idaresindeki …. plaka sayılı araç ile çarpması sonucunda ağır yaralandığını, davalının alkollü olduğunu, davacının kaza sonucunda tedavi gördüğünü ve kemiklerinde kırık oluştuğunu, bir gözünün görme kabiliyetini yitirdiğini, davalının Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …E. sayılı dava dosyasından yargılanmakta olduğunu belirterek artırılmış haliyle 128.518,69 TL maddi tazminatın tüm davalılanrdan ve 30.000,00TL manevi tazminatın ise davalı …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı …. Sigorta vekili; sigorta şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalının dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığını, davacıların müterafik kusurunun tazminattan düşülmesi gerektiğini, davacının sigorta şirkete usulüne uygun bir başvurusu bulunmadığını, bu nedenle sigorta şirketinin temerrüde düşmediğini ve dava açılmasına sebebiyet vermediğini, sigorta şirketinin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. vekili; davaya karışan aracın sigortalı olduğunu, zararın da sigorta poliçesi kapsamında olduğunu, öncelikle sigorta şirketine müracaat edilmesi gerektiğini, ceza yargılamasının derdest olduğunu, talep edilen maddi ve manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme, 12/04/2015 günü saat 07:00 sıralarında sürücü …. , yönetimindeki …. plaka sayılı otomobil ile … Bulvarı üzerinde …. Kavşağı istikametinden …. Kavşağı istikametine seyrederek olay yerine geldiğinde, ön ilerisinde yolun sağında aynı yöne seyreden sürücü …. yönetimindeki … plaka sayılı motosiklete arkadan çarpması sonucu dava konusu kaza meydana geldiği, Adli Tıp 2. İhtisas Kurulu’nun …. tarihli raporunda; “… … ün E cetveline göre: %9,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 12.04.2015 tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği 12. maddesi çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı” belirtildiği ,aktüerya bilirkişisinin 04/01/2020 tarihli raporunda “12.04.2015 tarihinde trafik kazası sonucu %9,3 oranında sürekli ve 3 ay geçici iş gücü kaybına uğrayan davacı … ün ; Geçici iş gücü kaybından kaynaklanan ve SGK ödemelerini aşan talep edilebilir maddi zarar 904,39TL, sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan talep edilebilir maddi zarar 127.614,30TL olarak” tespit edildiği, davaya konu olayda; davalı …. haksız fiil hükümlerine göre ve ayrıca araç işleten sıfatı i, davalı sigorta şirketinin ise ZMM Genel Şartları hükümleri gereğince sorumlu oldukları , davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan maddi zararı 904,39TL, sürekli özür durumundan kaynaklanan maddi zararı 127.614,30TL olduğu belirlendiğinden maddi tazminat talebinin kabulüne, ayrıca davacının trafik kazasında yaralanma sebebiyle duyduğu elem ve ızdırap gözetilerek, maluliyet oranı, kusur raporu, kusur oranları, tarafların mali ve içtimai durumları da değerlendirilmiş, çekilen elem ve ızdırabı kısmen de olsa gidermek maksadı ile manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 15.000,00TL manevi tazminata karar vermiştir.
Davacı vekili istinafında; hal ve şartlara dosyadaki delilere göre taktir edilen manevi tazminat tutarının çok az olduğunu, talebin tümden kabulü gerektiğini ileri sürerek hükmün kaldırılması ile talebi gibi karar verilmesini istemiştir.
Dava, trafik sebebi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1-Hakim, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa’nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ( 4 HD’nin 08/02/2016 tarih ve 2015/2733-2016/1298 sayılı içtihadı) Bu açıklamalara göre olayın oluş şekli, biçimi, davacıdaki maluliyetin derecesi, paranın satınalma gücü, hakkaniyet ilkesi nazara alındığında mahkemece davacı için belirlenen manevi tazminat tutarı az olmuştur. Bu yönüyle davacının istinaf başvurusunun kabul edilmesi gerekir.
2-HMK 353/1-b/2 madde ve bendi uyarınca yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanununun olaya uygulanmasında ve delillerin taktirinde hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde istinaf mahkemesince yeniden esas hakkında karar verilebilir.
3-Açıklanan tüm bu sebeplerle; davacının istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, davacının maddi tazminata ilişkin davasının kabulüne, 904,39TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 127.614,30TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihi olan 12/04/2015 tarihinden (sigorta şirketi yönünden ise dava tarihi olan 15/09/2015 tarihinden) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak (sigorta şirketi yönünden kaza tarihindeki poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ) davacıya verilmesine, manevi tazminat isteğinin kısmen kabulü ile, taktiren 25.000,00TL manevi tazminatın 12/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
II-Kararın kaldırılmasına ve hükmün HMK’nın 353/1-b,2 madde ve fıkrası uyarınca aşağıdaki şekilde YENİDEN TESİSİNE,
1.Davacının maddi tazminata ilişkin davasının KABULÜNE,
904,39TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 127.614,30TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihi olan 12/04/2015 tarihinden (sigorta şirketi yönünden ise dava tarihi olan 15/09/2015 tarihinden) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak (sigorta şirketi yönünden kaza tarihindeki poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ) davacıya verilmesine,
2.Manevi tazminat isteğinin kısmen kabulü ile 25.000,00TL manevi tazminatın 12/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı .. dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
3. a.492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince maddi tazminat yönünden hesaplanan alınması gerekli 8.779,11TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.294,94TL’nin mahsubu ile bakiye 6.484.17TL’nin (sigorta şirketi yönünden kaza tarihindeki poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
b. 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan alınması gerekli 1.707,75‬TL karar ve ilam harcından peşin alınan 512,33TL’nin mahsubu ile bakiye 1.195,42 TL’nin davalı .. dan alınarak hazineye gelir kaydına,
4.Davacı tarafından yatırılan 2.807,27TL harcın davalılardan müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketi yönünden kaza tarihindeki poliçe limiti ve 2.294,94TL ile sınırlı olmak üzere) davacıya verilmesine.
5.Davacı tarafından yapılan 2.326,89TL posta, bilirkişi masrafının davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketi yönünden kaza tarihindeki poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davacıya verilmesine,
6.Davalılar yargılama gideri yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7. Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat istemli davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 16.159,28 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak (sigorta şirketi yönünden kaza tarihindeki poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davacıya verilmesine,
8. Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat istemli davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalı … dan alınarak davacıya verilmesine,
9. Davalı … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat istemli davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 5.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … a verilmesine,
III-İstinaf incelemesi yönünden;
Başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf peşin ilam harcının talebi halinde kendisine iadesine, davacı tarafından yapılan 71,00 TL istinaf yargılama gideri ile 148,60 TL istinaf başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, avans iadesi, tebligat, kesinleştirme, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi ve benzeri işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, İlişkin dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 09/12/2022 tarihinde, 6100 sayılı HMK’nun 353. maddesi (1-a) bendi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.