Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/02/2020
DAVANIN KONUSU: Sigorta
KARAR TARİHİ: 09/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 09/12/2022
Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın davalı ….. tarafından istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; müvekkilinin maliki olduğu …. plakalı aracının, davalılardan …. in sevk ve idaresindeki diğer davalı … in de işleteni olduğu …. plakalı araçla çarpışması sonucu zarar gördüğünü ve değer kaybına uğradığını, kazanın meydana gelmesinde davalı tarafın asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin ise herhangi bir kusurunun olmadığını, müvekkilinin aracında 21.863,18 TL lik değer kaybı oluştuğunu, bu değer kaybının ve delil tespiti için de 300 TL eksper ücreti ödediğini belirterek müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybının ve eksper masrafının davalı sigorta şirketlerinden temerrüt tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle davalılar … ve … den tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. Sigorta A.Ş: …. plakalı aracın müvekkili tarafından kaza tarihi itibarıyla 31.000 TL limit ile teminat altına alındığını, davacının kasko poliçesini tanzim eden …. sigorta A.Ş nin dava konusu kaza sebebiyle sigortalısının hasarını karşılamış olduğu gerekçesiyle bu teminatı müvekkilinden istediğini ve müvekkilinin de 17/06/2016 tarihinde teminat limiti 31.000 TL yi ödemekle müvekkili sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını belirterek davanın müvekkili yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta: davacıya ait … plakalı aracın İMMS poliçesi ile müvekkili tarafından sigortalandığını, sigortalı araçtan dava konusu kaza sebebiyle müvekkilinin 38.813,18 TL hasar ödemesi yaptığı, böylece poliçe kapsamında sorumluluğunun sona erdiğinin kasko poliçesinin değer kaybını teminat altına almadığını, müvekkilinden İMMS poliçesine dayalı olarak değer kaybının tazminin istenemeyeceğini, diğer davalıya ait … plakalı aracın …. sigorta A.Ş tarafından İMMS poliçesi ile teminat altına alındığını bu yüzden tazminat talebinin …. sigortaya yöneltilmesi gerektiğinin belirlenen değer kaybının gerçeğe uygun olmadığını, sigortalı aracın yetkili serviste ve orijinal parçalar ile onarıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işleten …. vekili: sahibi olduğu aracın … ve … sigorta tarafından sigortalandığını davacının zararından diğer davalı sürücü … nin sorumlu olduğunu bu aracı … nin araç kuralama işletmesi olan müvekkilinden kiraladığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme, davanın davalı işleten …. , … ve İMMS poliçesini düzenleyen … sigorta A.ş yönünden kabulü ile, talep edilen 21.863,18.-TL değer kaybı tazminatının davalılar … ve … den kaza tarihi olan 26/02/2016 davalı … dan talebin reddi tarihi olan 20/01/2017, 300,00.-TL ekspertiz ücretinin davalılardan … ve … den fatura tarihi olan 10/11/2016, … sigortadan talebin reddi tarihi olan 20/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile alınıp davacıya verilmesine, d avalı …. sigorta A.ş yönünden davanın reddine karar vermiştir.
Davalı …. vekili istinafında; kaza neticesinde oluşan zararın direkt sorumlusu davalılar, sürücü … ve sigorta şirketleri olduğunu, aracın hakimiyetinin davalı sürücüde olduğunu, yine imms sigortasında zararın karşılanması gerektiğini, davacının aracında iddia ettiği hacimde değer kaybı oluşmayacağını, çünkü parçaların orjinalleri ile değiştiğini, kimi parçaların ise –değer kaybı oluşturmayan, bu talebin tayini için dikkate alınmayan- sökülüp takılabilen parçalar olduğunu, hükme esas alınan 08.04.2019 günlü raporun son derece eksik ve özensiz hazırlandığını ileri sürerek hükmün kaldırılması ile talebi gibi karar verilmesini istemiştir.
Dava, trafik kazası sebebiyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, araç zararının 2918 Sayılı KTK’nın 85.maddesi ile 6098 Sayılı TBK’nın 61 ve 163.maddeleri uyarınca müstenif işletenden talep edilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, araçtaki değer kaybının gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu marifetiyle usulüne uygun şekilde tayin edilmiş olmasına, mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi kapsamında yapılan inceleme neticesinde istinaf talebinin yerinde olmadığının anlaşılmasına göre davalı … in istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1.madde ve bendi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı …. vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE, 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.513,96 TL karar harcından peşin olarak yatırılan 378,49 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.135,47 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, davalı tarafından yapılan başvuru giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kararın taraflara tebliği ile avans ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, dair 09/12/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi