Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1654 E. 2022/1880 K. 02.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/03/2020
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 02/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 02/12/2022

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın davalılar …. ve …. Ltd. Şti. tarafından istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; 13/03/2017 tarihinde 19:00 sıralarında Antalya ili …. ilçesi …. yan yol üzerinde davacının sevk ve idaresinde bulunan …. plakalı motosiklet ile … ın sevk ve idaresinde bulunan …. plakalı aracın maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazasına karıştığını, kazada asli kusurun ….’da bulunduğunu, davacının olay günü ağır yaralandığını ve tedavi gördüğünü ve 90 gün rapor verildiğini, soruşturma dosyasının açıldığını, davacının 1991 doğumlu olup kazadan önce mobilyacı olarak aktif çalıştığını, belirterek 2.500,00TL maddi tazminatın işleten ve sürücü yönünden kaza tarihinden sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden ve poliçe limitleriyle sınırlı olarak avans faizi ile birlikte davalılardan ortaklaşa ve zincirleme tahsiline, 50.000,00TL manevi tazminatın ise olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte işleten ve sürücüden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 08/11/2018 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebinden feragat etmiştir.
Davalı …. sigorta vekili; sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığını, dava şartı noksanlığı nedeniyle dava usulden reddedilmesi gerektiğini, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …. ve ….. Ltd. Şti. vekili; trafik kaza tutanağındaki kusur durumunu kabul etmediklerini, kazanın davacının kusuru ile meydana geldiğini, savcılık dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, iş görememezlik raporunun kabulünün mümkün olmadığını, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme, davalı sürücü …’ın, 13/03/2017 günü saat 19:00 sıralarında, idaresindeki …plakalı otomobille orta ayırıcı ile bölünmüş … yolunun yanındaki iki yönlü …. yanyolunu takiben Burdur istikametinden Antalya istikametine doğru seyrederek geldiği olay yeri kesimde anayola çıkmak için sol taraf orta ayırıcı arasına doğru manevra yaptığında seyrettiği yolun karşı istikametinden gelen davacı sürücü …. idaresindeki …. plakalı motosikletin aracına sağ arka kısmından çarpması şeklinde neticelenen dava konusu kaza meydana geldiği, …. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesinin … tarihli raporuna göre; otomobil sürücüsü davalı …. ’ın %75 oranında kusurlu, motosiklet sürücüsü davacı …. ’nin %25 oranında kusurlu olduğu, Adli Tıp 2. İhtisas Kurulu’nun …. tarihli raporuna göre; ….’nin; tüm vücut engellilik oranı: %8’dir, Femur ve Pelvis kırığına bağlı iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği, davaya konu olayda; davalı …. ın haksız fiil hükümlerine göre, davalı … Ltd. Şti.’nin araç işleten sıfatı ile sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketleri yönünden ise ZMM Genel Şartları hükümleri gereğince sorumlu olduğu bulunduğu, yargılama devam ederken davacı vekili taraf maddi zararlarının karşılandığını ve maddi tazminat taleplerinin olmadığını ve maddi tazminat ile ilgili taleplerinin olmadığını belirtmiş ve feragat edildiği için maddi tazminat isteğinin reddine, bunun dışında davacının trafik kazasında yaralanmış olması nedeni ile davacının duyduğu elem ve ızdırap gözetilerek, kusur raporu, kusur oranları, maluliyet oranı, tarafların mali ve içtimai durumları da değerlendirilmiş, çekilen elem ve ızdırabı kısmen de olsa gidermek maksadı ile manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine 15.000,00TL manevi tazminatın kaza gününden işleyecek faiziyle birlikte –sigorta haricindeki/davalılardan tahsiline karar vermiştir.
Davalılar …. ve …. Ltd. Şti. istinafında; kusur raporuna karşı itirazlarını yargılama aşamasında sunduklarını, maluliyetin hatalı tespit edildiğini, raporun bir çok noktadan eksik olduğunu, raporun eksik bilgi ve belge ile hazırlandığı için hükme dayanak alınamayacağını, anılan eksikleri giderilerek yeniden ATK dan rapor alınması gerektiğini, hal ve şartlara dosyadaki delillere göre mahkemece hüküm altına alınan manevi tazminatın fahiş olduğunu ileri sürerek hükmün kaldırılması ile talepleri gibi karar verilmesini istemişlerdir.
Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat iistemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, kaza tespit tutanağında davalı sürücü ….’nın 2918 Sayılı KTK’nın 53.maddesi uyarınca ” sola dönüş manevralarını yanlış yapma” kuralının ihlal sebebiyle, davacının ise aynı Yasa’nın 52/1-a.maddesine muhalefet ettiğinin bildirilmesine, mahkemece ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden temin edilen raporda da davalı sürücünün aynı gerekçe ile asli %75 nispetinde kusurlu görülmesi nazara alındığında hükme dayanak kılınan kusur raporunun kazanın oluşuna, dosyadaki delillere ve trafik mevzuatına uygun olmasına, davacının yaralanma biçimi ve dosyadaki tedavi evraklarına göre maluliyetinin ATK 2.İhtisas Kurulu’nun 23/09/2019 günlü raporu ile kaza günündeki mevzuata uygun şekilde tayin edilmiş olmasına, davacının yaralanmasının derecesi, davalı sürücünün asli kusurlu oluşu, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, paranın satınalma gücüne göre takdir edilen manevi tazminat tutarının fazla olmamasına, mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi kapsamında yapılan inceleme neticesinde istinaf talebinin yerinde olmadığının anlaşılmasına göre davalılar … ve ….. Ltd. Şti.’nin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1.madde ve bendi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalılar …. ve …. Ltd. Şti.’nin istinaf başvurularının ESASTAN REDDİNE, 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.024,65 TL karar harcından peşin olarak yatırılan 256,17 TL’nin mahsubu ile bakiye 768,48‬ TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile haziniye gelir kaydına, davalılar tarafından yapılan başvuru giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kararın taraflara tebliği ile avans ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, dair 02/12/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi