Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1584 E. 2022/1784 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/07/2020
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2022

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın davacı ve davalı tarafından istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; müvekkilinin 20/11/2015 tarihinde dava dışı …’un kullandığı ve sigortasız olan … plakalı araçta yolcu olarak bulunmaktayken anılan araç sürücüsünün yaptığı tek taraflı kaza sonucu yaralandığını, dava dışı … hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma sayılı dosyası ile kovuşturmaya yer olmadığını ilişkin karar verildiğini, müvekkilinin kaza tarihi itibariyle ev hanımı olması nedeniyle iş bu kaza nedeniyle ….. Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavi gördüğünü ileri sürerek 194.709,29.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde … A.Ş. nezdinde 02/07/2015- 02/07/2016 tarihleri arasında geçerli trafik poliçesi bulunmakta olduğunu, bu durumun tespitini talep ettiğini, kazaya sebebiyet veren ve sigortasız olduğu iddia edilen aracın sürücüsüne ve işletenine davanın ihbarını talep ettiklerini, kusur oranlarının ve maluliyet oranının tespit edilmesi gerektiğini, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, müvekkili kurumun sorumluluğunun yönetmelik uyarınca yalnızca bedensel zararı kapsadığını, ancak davacının genel bir talep olarak maddi tazminat talebi olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini istemiştir.
Mahkeme; ihbar olunan araç sürücüsü …’ın tam kusurlu olduğu,ATK 2.htisas Kurulunun … günlü raporu ile davacının %5 daimi sakatlığı olduğu, iyileşme müddetinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, hesap bilirkişinin 05.03.2020 günlü raporuna itibar ile,davacının öğlen vakti hiç tanımadığı birisinin aracına binip gece 05:00 a kadar dolaşmaları ve bu şartlar altında uykusuz sürücülük yapan ihbar olunanın sağlıklı araç kullanamayacağını öngörmekle müterafik kusurlu olduğu ve ayrıca taşımanın hatır için yapıldığı, bu nedenlerden ötürü hesap edilen iş göremezlik tazminatından indirim yapılması gerektiği düşüncesi ile,davanın kısmen kabulü ile, 29.933,40 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine hükmetmiştir.
Sürelerinde verdikleri istinaf dilekçeleri ile;
Davacı vekili; Akdeniz Üniversitesi hastanesinden temin edilen … günlü rapora, davalının güncel mevzuata uygun düzenlenen raporun ATK ilgili ihtisas kurulundan alınması gerektiği düşüncesi ile itiraz ettiği, davalının özür oranına yada rapor içeriğine bir itirazının bulunmadığı, bu durumda sözü geçen raporun HMK’nın 281.maddesi uyarınca davacı lehine kazanılmış hak oluşturduğunu, buna göre ıslahtan sonra kazanılmış haklara mügayir biçimde maluliyet raporu temin ve buna itibar ile karar verilmesinin doğru olmadığını, Akdeniz Üniversitesi hastanesi raporuna göre hüküm kurulması icap ettiğini,
Davalı vekili; bu davada 01.06.2015 gününde yürürlüğe giren yeni genel şartların uygulanması icap ettiği, davacının daimi maluliyetinin 20.02.2019 günlü Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirme Hakkında Yönetmeliğe uygun biçimde tespit edilmesi gerektiğini, yeni genel şartlar uyarınca müvekkili Hesabın geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmamasına, bu tazminatın sağlık gideri teminatı kapsamına alınarak SGK’nın sorumluluğuna verilmesine karşılık,mahkemenin yazılı ve yersiz gerekçe ile müvekkilinin geçici iş göremezlik tazminatından mesul tutmasının doğru olmadığını, soruşturma sırasında şikayetçi olmayan davacının tazminat talep hakkının sona erdiğine dikkat edilmediğini, SGK tarafından yapılmış ise rücuya tabi ödemelerin tespiti ile tazminattan düşülmesi gerektiğini,
İleri sürerek hükmün kaldırılması ile talebi gibi karar verilmesini istemişlerdir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, mahkemece temin edilen ilk maluliyet raporunu davalı vekilinin itirazı ve dosyadaki delillerden davacının davaya dayanak 20/11/2015 tarihli kazadan sonrada 21/09/2016 gününde kaza geçirmesi sebebiyle sonraki kazanın ayrıştırılması ve gerçeğin ortala çıkması maksadıyla mahkemenin 6100 Sayılı HMK’nın 281.maddesi uyarınca yeniden maluliyet raporu temin etmesi ve bu rapor esas alınarak hesaplama yapılmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davalı … teminat kapsamında olduğu yargısal uygulamalarla kabul edilen geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu tutulmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, hükme dayanak kılınan 05/03/2020 günlü hesap raporunun dosyadaki delillere kaza tarihindeki hükümlere ve yerleşik Yargı uygulamalarına nümas bulunmasına, mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi kapsamında yapılan inceleme neticesinde istinaf talebinin yerinde olmadığının anlaşılmasına göre davacı ve davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1.madde ve bendi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacı ve davalı vekilinin başvurusunun ESASTAN REDDİNE, davacı yönünden alınması gerekli 80,70 TL karar harcından peşin olarak yatırılan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davacıdan tahsili ile haziniye gelir kaydına, davalı yönünden alınması gerekli 2.044,75 TL’den 511,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.533,55‬ TL’nin davalıdan tahsili ile haziniye gelir kaydına, taraflarca yapılan başvuru giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına, kararın taraflara tebliği ile avans ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, 24/11/2022 gününde, davacı yönüyle HMK 361. madde uyarınca kararın vekiline tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde verilecek dilekçe ile Yargıtay’ın ilgili Hukuk Dairesi nezdinde temyizi kabil olmak üzere, davalı yönüyle HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak ve oy birliğiyle karar verildi

…..