Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1568 E. 2022/1657 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/07/2020
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 03/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/11/2022

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın davalılar … ve … tarafından istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacılar vekili; müvekkillerinin …’in yakınları olduğunu, 21/09/2018 tarihinde sürücü …’in idaresindeki …adına kayıtlı … plakalı aracın çarpması sonucu …’in vefat ettiğini, olayda … plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, kazanın sigorta şirketine ihbar edildiğini, uzlaşma başvurusunda bulunulduğunu, müvekkilinin kaza süreci içerisinde babalarının eşlerinin ölümünün verdiği psikoloji ile stresli bir yaşantı içine girdiğini, araç sürücüsünün ceza dosyası ile sabit 2 defa alkollü araç kullanmaktan ehliyetine el konulduğunu, yine alkollü bir şekilde kaza yaparak …’in ölümüne neden olduğunu, kaza yerinden kaçmaya çalıştığını, kaçarken …’i sürekli ezdiğini, mağdur ailenin fiziken ve ruhen hiçbir zaman eski hale gelemeyeceğini, davanın kabulü ile … için artırılmış haliyle 92.361,44 maddi ve tüm müvekkiller için 50.000’er TL’den toplam 350.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … AŞ vekili özce, sigortalı araç sürücüsünün kusurun ispatı gerektiğini, yeni genel şartlara göre hesaplama yapılması icap ettiğini açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
Davalılar … ve …’e dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalıların davaya cevap vermedikleri görülmüştür.
Mahkeme, … için 92.361,44 maddi tazminatın kabulüne, davacı eşin manevi tazminat isteminin tam kabulü ile lehine 50.000 TL ,davacı çocuklarınınki ise kısmen kabul edilerek lehlerine 25.000 er TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Davalılar … ve … istinafında; mahkemece keşif yapılarak bilirkişi raporu temin edilmeden, ceza mahkemesinden temin edilen rapora değer verilerek müvekkilinin tam kusurlu kabul edilmesinin doğru olmadığını, kusura ilişkin itirazlarının karşılanmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini, yine müteveffanın TBK’nın 52.maddesi uyarınca müterafik kusuru olup olmadığının irdelenmediğini, varsa bu nedenle tazminattan indirim yapılmadığını, hal ve şartlara dosya kapsamına göre taktir edilen manevi tazminatlar fahiş olup, nedensiz zenginleşmeye yol açacağını, davacılara SGK’ca ödeme yapılıp yapılmadığı, gelir bağlanıp bağlanmadığı sorulup ve varsa tazminattan mahsup edilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek hükmün kaldırılması ile talebi gibi karar verilmesini istemişlerdir.
Dava, ölümlü trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. Ve 355. Maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, kaza tespit tutanağı ve ceza yargılamasında temin edilen kusur raporlarına göre … plakalı aracın sürücüsü davalı …’nın KTK’nın 48, 52 ve 84/b.maddeleri uyarınca asli kusurlu olup, davacıların murisi bisiklet sürücüsü …’in herhangi bir kural ihlalinin tespit edilememesine, davalılara kusur raporu tebliğ edilmesine rağmen 6100 sayılı HMK’nın 281.maddesi uyarınca herhangi bir itirazda bulunmamalarına, kusur tespitinin ceza dosyası ile dosyadaki delillere ve trafik mevzuatına uygun olmasına, davalı yönetimindeki aracın bisiklet sürücüsü müteveffaya arkadan çarparak vücudunda çok sayıda kırık meydana gelmesi, davacıların murisinin beyin ve göğüs içi organ yaralanmasına bağlı kanama sebebiyle öldüğünün anlaşılmasına göre hal ve şartlara göre koruyucu tertibat takmamanın netice üzerine etkili olmamasına, eşin ölümü sebebiyle davacılardan …’ye ölüm aylığı bağlanmış olsa dahi bunun rücu edilebilir olmamasına, diğer davacılara ise SGK’ca yapılan bir ödeme veya bağlanan herhangi bir aylık bulunamamasına, davacılar yararına belirlenen manevi tazminat tutarlarının hakça olup nedensiz zenginleşmeye sebebiyet vermeyeceğinin anlaşılmasına, mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi kapsamında yapılan inceleme neticesinde istinaf talebinin yerinde olmadığının anlaşılmasına göre davalılar … ve … istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1.madde ve bendi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalılar … ve … vekilinin başvurusunun ESASTAN REDDİNE, 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 19.971,2‬ TL karar harcından peşin olarak yatırılan 5.637,25‬ TL’nin mahsubu ile bakiye 14.333,95‬ TL’nin davalılardan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, davalılar tarafından başvuru giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kararın taraflara tebliği ile avans ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, dair 03/11/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi