Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1442 E. 2022/2025 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/02/2020
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/12/2022

Davacı vekili; dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki aracın yaptığı kaza sonucu müvekkilinin yaralandığını, geçici ve sürekli iş göremezliğe maruz kaldığını belirterek belirsiz alacak davası olarak uğranılan zararın davalı sigortadan faizi ile tahsilini istemiş, 27/05/2019 tarihli dilekçe ile talebini toplamda 33.585,87 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı sigorta vekili; başvuru şartının yerine getirilmediğini, kusur zarar ve maluliyetin ispatı gerektiğini, geçici iş göremezlik zararı talebinin tümden reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davanın kabulü ile 8.845,58 TL geçici iş göremezlik zararı ile 24.740,29 TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 33.585,87 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline hükmolunmuştur.
İstinaf eden davalı sigorta vekili; başvuru şartının yerine getirilmediğini, esasa ilişkin olarak ise sürekli maluliyet zararının hesabında seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı olması gerektiğini, genel şartlara göre geçici iş göremezlik zararı ile tedavi giderinin teminat kapsamı dışında olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Dava, trafik kazası nedenli maddi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından inceleme ve görüşmeler HMK’nın 353 ve 355’inci maddeleri uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1-Başvuru şartı yönüyle; davacı tarafça 26.07.2017 tarihli dilekçe ile davalı şirkete başvuruda bulunulduğu ve başvurunun aynı gün kayıt altına alındığı, 18.03.2018 havale tarihli dilekçe ile talep üzerine eksik evrakların gönderildiği, davanın 16.08.2017 tarihinde açıldığı, davalının ilk başvuru üzerine 02.08.2017 tarihli cevap ile eksik evrakların tamamlanmasını talep ettiği, ancak davacıya hangi tarihte tebliğ edildiğine dair bir bilginin hasar dosyasında bulunmadığı,
2-Tazminat hesabı yönüyle; hesap bilirkişisi avukat …’dan alınan ve hükme esas alınan 23.05.2019 tarihli hesap raporunda davalı sürücünün %70 kusuru, davacıdaki %9,2 maluliyet oranı ve 9 aylık iyileşme süresi gözetilerek TRH 2010 yaşam tablosuna göre davacının bakiye yaşam süresinin olay tarihindeki 52 yaşa göre bakiye ömür süresi gözetilerek asgari ücretten geliri olacağı hesabıyla devre başı belirli süreli rant yöntemi ve %1,8 teknik faiz hesabıyla 8.845,58 TL geçici iş göremezlik zararı, 24.740,29 TL sürekli iş göremezlik zararının hesaplandığı anlaşılmakla, bilirkişi tarafından tazminat hesabında Yargıtayın yerleşik uygulaması ve kabulüne aykırı olacak şekilde prograsif rant yöntemi yerine belirli süreli rant formülü ve %1,8 teknik faiz uygulanması doğru olmamış ise de; bu durum davalının lehine sonuç doğurmakla davalı sigorta vekilinin itirazı yersizdir.
3-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, davacıda oluşan iş göremezliğin kazayla illiyetli olmasına, sürekli ve geçici iş göremezlik zararından davalı sigortanın sorumluluğu bulunmasına, maddi tazminatın hesaplanmasında uygulanan yöntemin davalı lehine sonuç doğurmasına, davadan önce sigortaya başvuruda bulunulmuş olmasına göre mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı sigorta vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1.madde ve bendi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı sigorta vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 2.294,25 TL istinaf karar harcından, davalının peşin yatırdığı 573,57 TL’nin mahsubuna, bakiye 1.720,68‬ TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Başvuru giderlerinin müstenif davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan avansın ilgililerine iadesine,
5-Avans iadesi, tebligat, kesinleştirme ve benzeri işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 28/12/2022 tarihinde, 6100 sayılı HMK’nun 353. maddesi (1-a) bendi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.

….