Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/164 E. 2023/121 K. 30.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/06/2022
DAVANIN KONUSU: SÖZLEŞMENİN UYARLANMASI
İSTİNAF TALEP TARİHİ:06/07/2022
İSTİNAF KARAR TARİHİ:30/01/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ:30/01/2023

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle;davalı kurumla 30.06.2021 günlü kurumsal müşterilere yönelik ikili anlaşma gereği akdedildiğini,sözleşmenin 1 yıl süreli olduğunu, sözleşmede belirtilen şartları yerine getirdiklerini, ancak davalının 01.03.2022 tarihinde henüz sözleşme bitimine 4 ay gibi bir zaman olmasına ve ödenmemiş faturalarının bulunmamasına rağmen global enerji girdi fiyatlarındaki artışı ve akitte bulunan bazı genel işlem şartlarını havi hükümleri gerekçe göstererek sözleşmeyi feshettiğini, 20 günden beri yeni sözleşme yapılması yolunda elektriği kesmekle tehdit edildiklerini, davalının bu feshinin haksız olduğunu belirterek; sözleşmenin geçerli olduğu ile davalı kurumla aralarında akdedilen 30.06.2021 günlü kurumsal müşterilere yönelik ikili anlaşma gereği kendilerine davalının elektrik teminine devam etmesi yönündeki yükümlülüğünün tespitine,elektrik hizmetinin kesilmemesi yönünde olumlu ifa ve eda hükmü tesis edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle; tarafı olduğu ikili anlaşma hükümlerine riayet etmeyen, usulüne uygun tahakkuk edilen faturayı ödemeyerek sözleşmenin feshine neden olan davacının kendi hatalarını müvekkil kurumun kötü niyetli uygulamalarıymış gibi ifade etmesinin açıkça hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu savunarak; davanın reddini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME ARA KARARI: Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı 22/06/2022 tarihli ara kararı ile; “HMK nun 394/2 fıkrası gereğince koşulları taşımayan tedbir kararına itirazın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davalı vekili 06/07/2022 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile;davacı ile imzalanan ikili anlaşma uyarınca enerji tedariği sağlandığını, tüketime istinaden düzenlenen faturanın ödenmemesi üzerine ikili anlaşma hükümleri uyarınca sözleşmenin feshedildiğini, faturanın süresi içerisinde ödenip ödenmediği hususunun basit bir inceleme ile tespit edilebilecekken mahkemece bu yönde bir inceleme yapılmadığını, davacının enerjisinin kesilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesinin açıkça yasaya aykırı olduğunu, yargılamaya muhtaç bir konuda tedbir kararı verildiğini belirterek, ilk derece mahkeme kararının ve ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK’nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda;
Dava, enerji tedarikine ilişkin ikili anlaşmadan kaynaklı muarazanın giderilmesi istemlidir.
Davacı vekilince eldeki davanın açılmasından evvel Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinden ….D.İş sayılı dosya ile tedbiren elektriğin kesilmemesi için talepte bulunulmuş, adı geçen mahkemece …. karar sayı ve 28/03/2022 tarihli karar ile teminat mukabilinde tedbiren elektriğin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbire hükmedilmiş, yasada aranan süre içerisinde eldeki davanın açılması ve davalı vekilince tedbire yönelik itirazda bulunulması üzerine mahkemece 22/06/2022 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir kararına yönelik itirazın reddine karar verilmiş, karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
HMK’ nun 389. maddesinde ”Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır” hükmü düzenlenerek ihtiyati tedbir kurumu açıklanmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 397/2 maddesinde ise; “ihtiyati tedbir kararının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder” denmektedir.
Eldeki davada; tedbire yönelik itirazın reddine karar verilmesinden sonra asıl dava ile ilgili …. Karar sayı ve 22/09/2022 tarihli karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve söz konusu kararın 26/10/2022 tarihi itibariyle kesinleştiği anlaşılmaktadır. Buna göre istinafa konu ihtiyati tedbir kararı HMK’nun 397/2 maddesi uyarınca kendiliğinden ortadan kalktığından istinaf incelemesi konusuz kalmıştır.
Tüm bu nedenlerle; istinaf incelemesine konu yapılan ihtiyati tedbir kararının kendiliğinden ortadan kalkması sebebiyle konusuz kalan istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İstinaf incelemesi istenen ilk derece mahkemesinin 22/06/2022 tarihli ara kararına konu ihtiyati tedbir kararı 6100 sayılı HMK’ nun 397/2 maddesi uyarınca kendiliğinden ortadan kalkmış olduğundan davalı vekilinin istinaf talebi konusuz kalmakla istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-İstinaf talebinde bulunan davalıdan peşin alınan istinaf karar harcı ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının istek halinde davalıya İlk derece mahkemesince iadesine ,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılmış yargılama gideri bulunmadığından bu yönde karar verilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi. 30/01/2023