Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1632 E. 2023/1746 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/09/2023
DAVANIN KONUSU: MENFİ TESPİT
İSTİNAF TALEP TARİHİ: 21/09/2023
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/10/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ: 18/10/2023

Alanya Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas Sayılı 18/09/2023 tarihli ara kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili talep dilekçesinde özetle; davacı şirketin …. abone numaralı elektrik sayacının davalı tarafından 02/08/2023 tarih ve …. seri nolu sayaç ve ölçü devreleri değiştirme ve kontrol tutanağına dayanarak 24/08/2023 tarih …. nolu fatura ile düzenlenen 04/09/2023 son ödeme tarihli tahakkuk edilen 2.431.330,69 TL kaçak elektrik faturasından dolayı borçlu olmadıklarının tespitini, müvekkili şirketin mağduriyetinin önlenmesi için mahkemece taktir edilecek teminat karşılığında işbu faturadan dolayı elektriğin kesilmemesi yönünde ve icra takibinin açılmasını önlemek amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
İTİRAZ : Davalı vekili itiraz dilekçesinde özetle; kaçak elektrik kullandığı tespit edilen bir şirket lehine ihtiyati haciz kararı verilmesinin müvekkili şirketin gösterdiği mücadeleyi olumsuz etkilediğini, ayrıca mahkemece verilen teminat miktarının düşük olduğunu belirterek, davacı şirket lehine verilen elektriğin kesilmemesi şeklindeki ihtiyati tedbir kararına itirazlarının kabulünü, mahkeme aksi kanaatte ise teminat miktarının fatura bedeli olan 2.431.330,69TL’ye yükseltilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME ARA KARARI : Alanya Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/08/2023 tarih ve …. Esas sayılı ara kararı ile; “talep edenin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 393/1. maddesi gereğince, ihtiyati tedbire ilişkin bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 1 haftalık kesin süre içerisinde toplam 364.699,60 TL nakdi teminatın veya kesin ve süresiz banka teminat mektubunun Mahkememize ibrazı halinde tedbir isteyenin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; teminat yatırıldığında talep konusu yerin tedbiren (…. seri nolu kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağına istinaden) enerjinin kesilmemesi hususunda …. A.Ş.’ne müzekkere yazılmasına, dava konusu (…. seri nolu kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağına istinaden) teminat yatırıldığında bu dava tarihinden sonra ve sadece davalı tarafından davaya konu (…. seri nolu kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağına istinaden) davacı aleyhine icra takibi başlatılması halinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 72/2. maddesi gereğince takibin tedbiren durdurulmasına” karar verilmiş, ara karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine 18/09/2023 tarihli ara karar ile; “ihtiyati tedbir talebine itirazın reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafından yapılan işlemlerin mevzuata uygun olup, davacının kaçak elektrik kullandığının sayacı üreten firmanın raporu ile sabit olduğunu, kabul anlamına gelmemekle teminat miktarının düşük olduğunu, davacının faturayı ödemezse kamunun uğrayacağı zararın çok daha büyük olacağını, teminat miktarının en az fatura bedeli kadar olması gerektiğini, bu nedenlerle ihtiyati tedbire itirazlarının reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak itirazın kabulü ile davacı şirket lehine verilen elektriğin kesilmemesi yönündeki ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını; bu talepleri kabul görmez ise ihtiyati tedbir teminat bedeline ilişkin taleplerinin kabulü ile söz konusu ihtiyati tedbir ara kararında belirtilen teminat miktarının kaçak tahakkuk fatura bedeli olan 2.431.330,69TL’ye yükseltilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK’nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen faturalar nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve kesilen elektriğin yeniden bağlanması yönünde ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Mahkemece; 29/08/2023 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin elektrik enerjisinin dava sonuna kadar verilmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin teminat karşılığında kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazı üzerine duruşma açılarak yapılan yargılama sonucunda ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
HMK’nun 389. maddesinde ”Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır” hükmü düzenlenmekle ihtiyati tedbir açıklanmıştır.
6100 sayılı HMK 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen İhtiyati tedbir hukuki müsessesi ile davanın açılması ile hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması veya maruz bırakılması mümkündür. Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda elde edilecek hükmün icrası, mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir.
HMK’nun 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş olup, söz konusu maddede; meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan hâller, genel bir ihtiyatî tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. Mahkemece, ihtiyatî tedbir yargılamasının gerektirdiği inceleme ve ispat kuralları dikkate alınarak, yapılan incelemeden sonra, bu sakınca veya zararı ortadan kaldıracak tedbire karar verilmesi mümkün olacaktır.
İhtiyatî tedbirde asıl olan, ihtiyatî tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyatî tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyatî tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş ihtiyatî tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyatî tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmıştır.
Somut olayda; iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilmemesi halinde sakıncalı bir halin veyahut telafisi imkansız ciddi bir zararın doğma ihtimalinin bulunduğu, esas dava ile elde edilmek istenilen hukuki yararın tedbir talebi ile sağlanmaya çalışılması durumunun söz konusu olmadığı, incelenen ara kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla, HMK’nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İncelenen ara kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla; davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalıdan peşin alınan istinaf kanun yoluna başvuru harcının hazineye irad kaydedilmesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince nihai kararla değerlendirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.17/10/2023