Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/390 E. 2022/598 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN EK KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/12/2021
DAVANIN KONUSU: İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEP TARİHİ: 05/01/2022
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 31/03/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ: 01/04/2022

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; davalıya ait … nolu su aboneliğine ait ödenmeyen 5.463,85-TL borcun tahsili için Denizli 3. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalının yetkiye, borca, gecikme zammı ve işlemiş faize itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu, davalının yetki itirazının yerinde olmadığını, aboneliğe ait yerin davalının işyeri olduğunu, davalının abone sıfatıyla iptal ettirene kadar aboneliğin borçlarından sorumlu olduğunu beyanla davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle;icra takibinin ve davanın yetkisiz yerde açıldığını, takipte herhangi bir dayanak belge sunulmadığını, icra takibine yaptıkları itirazın üzerinden 3 yılı aşkın süre geçtiğini, hak düşürücü süre yönünden davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin icra takibinde belirtildiği gibi bir borcu olmadığını, su faturalarını zamanında ödediğini, müvekkilinin orada bulunduğu dönemde su borcunun ödenmemesi sebebiyle kesinti yapılmadığını belirterek; davanın usulden ve esastan reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME KARARI : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı, 19/10/2021 tarihli kararı ile; davanın taraflar arasındaki ticari işten kaynaklanması nedeniyle mahkememizin görevli olduğu, davanın görevsiz Asliye Hukuk Mahkemesinde 20/08/2020 tarihinde açıldığı, 09/03/2021 tarihinde görevsizlik kararı verildiği, davacı vekilinin dosyanın görevli Denizli Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi için başvuruda bulunduğu, görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosyanın mahkememize gönderildiği, böylece davanın açıldığı tarihte arabulucuk dava şartının yerine getirilmediği, 7155 sayılı Kanun ile ticari davalarda zorunlu hale getirilen arabuluculuğun tamamlanabilir bir dava şartı olmadığı” gerekçesiyle; davanın TTK’nun 5/a maddesi gereğince arabuluculuk dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine 23/12/2021 tarihli ek karar ile; “kararın miktar itibariyle kesin olması sebebiyle İstinaf başvurusunda bulunan davacı … Genel Müdürlüğü vekili Av. …’ın istanaf başvurusunun reddine, ” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili 05/01/2022 tarihli istinaf dilekçesi ile; davalının esnaf mı? tacir mi? olduğunu bilmelerinin mümkün olmadığını, davalının esnaf işletmesi olduğu varsayılarak davanın Asliye Hukuk Mahkemesine açıldığını, arabuluculuk sürecinin ilk başta başlatılmadığını, ancak daha sonra mahkeme kararı kesinleşmeden eksikliği giderdiklerini, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK’nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda;
Dava; itirazın iptali davasıdır.
İlk derece mahkemesince; TTK’nun 5/a maddesi gereğince; arabuluculuk şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, mahkemece 23/12/2021 tarihli ek karar ile, miktar yönünden verilen kararın kesin olduğu gerekçesiyle; HMK’nun 341/2 maddesi gereğince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, ek karar süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nun 341/1. maddesine göre; miktar ve değeri 3.000,00 TL’yi geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesin olup, HMK’nun 341/4. maddesine göre; alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü 3.000,00,00 TL’sını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz. Bu parasal sınırlar ise 6763 sayılı Kanun’un 44. Maddesi ile 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen Ek Madde 1 uyarınca, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. Maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılacaktır. Buna göre; 01/01/2017 tarihinden itibaren kesinlik sınırı 3.110,00 TL, 01/01/2018 tarihinden itibaren 3.560,00 TL, 2019 yılı için 4.400 TL, 2020 yılı için 5.390,00 TL, 2021 yılı için 5.880,00 TL’dir.
Dava itirazın iptali davasıdır. İcra takibine konu alacak miktarı 5.463,85 TL olup, alacak miktarı karar tarihi itibariyle 5.880,00 TL istinaf sınırının altında kaldığından verilen karar kesin niteliktedir.
Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında HMK’nun 346. maddesi gereğince mahkemece istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi, Bölge Adliye Mahkemesi’nce de karar verilebilir.
İlk derece mahkemesince verilen 19/10/2021 tarihli karar kesin olduğundan, yerel mahkemece davacı vekilinin bu karara yönelik istinaf isteminin 23/12/2021 tarihli ek karar ile reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Tüm bu nedenlerle; mahkemece tesis edilen ek kararda herhangi bir hukuka aykırı yön görülmediğinden davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1.b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- İncelenen ek kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan peşin alınan istinaf karar harcının ve istinaf kanun yoluna başvuru harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının ilk derece mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi. 31/03/2022