Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/258 E. 2023/331 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2018
DAVANIN KONUSU: ALACAK
İSTİNAF TALEP TARİHİ:28/12/2021
İSTİNAF KARAR TARİHİ:24/02/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ:24/02/2023

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin davalı şirketten hizmet aldığı 10/03/2009 tarihinden, 26/02/2014 tarihine kadar, “kayıp/kaçak bedeli – dağıtım bedeli – sayaç okuma bedeli – iletim bedeli” ve benzeri isimler altında bedellerin yansıtılarak davalı tarafından tahsil edildiğini, karşılığında hiçbir mal ve hizmet almadan tahsil edilen bu bedellerin tamamen hukuka aykırı olduğunu ve iadesinin gerektiğini, elektrik enerjisinin nakli meydana gelen kayıp ile başka kişiler tarafından hırsızlanmak suretiyle kullanılan bedellerinin, kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti düşünceleri ile bağdaşmadığını, tüketicilerden alınan dava konusu bedellerin haksız şart niteliğinde olduğunu, Yargıtay’ın, dava konusu bedellerin iadesinin gerektiği hususundaki kararlarının yerleşik içtihat haline geldiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle; 01/01/2013 tarihinden itibaren dağıtım ve satış faaliyetlerinin ayrıştırıldığını, müvekkil şirketin … Perakende A.Ş.’den ayrı yapılan kısmi bölünmede devreden şirket durumunda olduğunu, 01/01/2013 sonra tedarik lisansı bulunmadığından elektrik satımı yapmadığını, bu nedenle 01/01/2013 sonrası yıllara ait, faturalara ilişkin iade talebi var ise, bu bedellerin … Perakende A.Ş. tarafından tahsil edilmiş olduğundan, müvekkili şirketin bir sorumluluğu bulunmadığını, dava konusu bedellerin, … tarafından belirlenen ve lisans sahibi uymakla yükümlü olduğu tarifelere dayandığını, ayrıca dava konusu bedellerin tahsil hususunun taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmesiyle de kararlaştırıldığını, sözleşme ile uymayı kabul ettiği ve mevzuat gereğince alınan bu bedellerin iadesi için sonradan açtığı davanın başta bu sözleşmeye aykırı olduğunu, davacı tarafından, …uygulamasının iptali için idari yargıda dava açması gerekirken, mevcut tarifeyi uygulamak zorunda olan şirkete karşı adli yargıda dava açmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 17. Maddesine eklenen fıkra hükmüne göre; “kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere yapılan başvurularda ve açılan davalarda, tüketici hakem heyetleri ile Mahkemelerin bedellerin, kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır” dendiğini, davacının, elektrik faturalarına yansıtılan dava konusu bedellerin iadesini talep etmesinin, 6446 sayılı kanuna eklenen açık ve tartışmasız kanuni düzenleme karşısında mümkün olamayacağını belirterek, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME KARARI : Antalya 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas , … karar sayılı 28/11/2018 tarihli kararı ile; “davacının davasının reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından 28/12/2021 tarihinde sunulan istinaf dilekçesi ile; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun kararı ile dava konusu yapılan bedellerin tahsilinin hukuka uygun olmadığının kabul edildiğini, … kararlarının hukuka ve Anayasa’ya açıkça aykırı olduğunu, tüketiciden tahsil edilen kayıp kaçak isimleri altındaki bedellerin tüm tüketicilere yansıtılmasının Anayasa’nın 38/7 maddesindeki cezai sorumluluğun şahsi olacağına ilişkin hükme açıkça aykırılık teşkil ettiğini, bu durumun hukuk devleti ile bağdaşmadığını belirterek, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK’nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda;
Dava, elektrik abonesi olan davacıdan tahsil edilen kayıp-kaçak vs. bedelin davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; dava tarihinden önce 17/06/2016 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı yasanın 21.maddesi ile 6446 sayılı yasanın 17.maddesinde yapılan değişiklik ile 6719 sayılı yasanın 26.maddesi ile 6446 sayılı yasaya eklenen geçici 19 ve 20.maddeleri uyarınca davacının dava konusu yaptığı kayıp kaçak ve benzeri isimler altında tahsil edilen bedellerin iadesini isteyemeyeceği, yapılan tahsilatların da … kararlarına ve tarifelerine uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Taraflar arasında elektrik abone sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Kayıp-kaçak, dağıtım ve iletim bedeli, sayaç okuma ve perakende satış hizmet bedeli ile ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 E.- 2014/679 K. sayılı kararı ile Anayasa’nın “Vergi Ödevi” başlıklı 73.maddesinde “Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir” şeklindeki düzenlemeye göre kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının … kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde … tarafından belirlenerek uygulandığından bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin …’na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak elektrik bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne kadar bedel ödendiğinin bilinmesinin de şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğundan … kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınması doğru bulunmayarak hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
17/06/2016 gün ve 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanunun “tarifeler ve tüketicilerin desteklenmesi başlıklı” başlıklı 17. Maddesinin 1 fıkrası “Bu Kanun kapsamında düzenlenen ve bir sonraki dönem uygulanması önerilen tarifeler, ilgili tüzel kişi tarafından Kurulca belirlenen usul ve esaslara göre, tarife konusu faaliyete ilişkin tüm maliyet ve hizmet bedellerini içerecek şekilde hazırlanır ve onaylanmak üzere Kuruma sunulur. Kurul, mevzuat çerçevesinde uygun bulmadığı tarife tekliflerinin revize edilmesini ister veya gerekmesi hâlinde resen revize ederek onaylar. İlgili tüzel kişiler Kurul tarafından onaylanan tarifeleri uygulamakla yükümlüdür.” 3. Fıkrası “Onaylanan tarifeler içinde, söz konusu tüzel kişinin tarife konusu faaliyetine ilişkin tüm maliyet ve hizmet bedelleri dışında piyasa faaliyetleri ile doğrudan ilişkili olmayan hiçbir unsur yer alamaz. İletim ek ücreti bu hükmün istisnasını oluşturur.” 4. Fıkrası “İlgili faaliyete ilişkin tüm maliyet ve hizmet bedellerini içeren Kurul onaylı tarifelerin hüküm ve şartları, bu tarifelere tabi olan tüm gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Bir gerçek veya tüzel kişinin tabi olduğu tarifede öngörülen ödemelerden herhangi birini yapmaması hâlinde, söz konusu hizmetin durdurulabilmesini de içeren usul ve esaslar Kurum tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir. Kurul tarafından tüketici özelliklerine göre abone grupları belirlenebilir. Kurulca düzenlemeye tabi tarifeler, doğrudan nihai tüketiciye veya nihai tüketiciye yansıtılmak üzere ilgili tüketiciye enerji tedarik eden lisans sahibi tüzel kişilere yansıtılır.” 5. Fıkrası “Tarife onayı gerektiren bir lisansın verilmesi ile birlikte, içinde bulunulan yıla ait tarife de Kurulca incelenerek onaylanır.”, “Kurulca düzenlemeye tabi tarife türleri şunlardır” başlıklı 6. Fıkrasının, a bendi “Bağlantı tarifeleri: Bağlantı tarifeleri, ilgili bağlantı anlaşmasına dâhil edilecek olan bir dağıtım sistemine bağlantı için eşit taraflar arasında ayrım yapılmaması esasına dayalı fiyatları, hükümleri ve şartları içerir. Bağlantı tarifeleri, şebeke yatırım maliyetlerini kapsamaz; bağlantı yapan kişinin iç tesisatının dağıtım şebekesine bağlanması için inşa edilen bağlantı hattı kapsamında katlanılan masraflar ile sınırlıdır. Bağlantı hattının tüketici tarafından tesis edilmesi hâlinde, bağlantı hattı işletme ve bakım sorumluluğu karşılığı dağıtım şirketine devredilir, bu tüketicilerden bağlantı bedeli alınmaz.” b bendi “İletim tarifesi: … tarafından hazırlanacak olan iletim tarifesi; üretilen, ithal veya ihraç edilen elektrik enerjisinin iletim sistemi üzerinden naklinden yararlanan tüm kullanıcılara eşit taraflar arasında ayrım gözetmeksizin uygulanacak fiyatları, hükümleri ve şartları içerir. …’ın yapacağı şebeke yatırımları ve iletim ek ücretleri iletim tarifesinde yer alır.” ç bendi “Dağıtım tarifeleri: Dağıtım şirketleri tarafından hazırlanacak olan dağıtım tarifeleri, elektrik enerjisinin dağıtım sistemi üzerinden naklinden yararlanan tüm gerçek ve tüzel kişilere eşit taraflar arasında ayrım gözetmeksizin uygulanacak hizmetlere ilişkin fiyatları, hükümleri ve şartları içerir. Dağıtım tarifeleri; dağıtım sistemi yatırım harcamaları, sistem işletim maliyeti, teknik ve teknik olmayan kayıp maliyeti, kesme-bağlama hizmet maliyeti, sayaç okuma maliyeti, reaktif enerji maliyeti gibi dağıtım faaliyetinin yürütülmesi kapsamındaki tüm maliyet ve hizmetleri karşılayacak bedellerden oluşur. Dağıtım şirketlerinin tarifelerine esas alınacak teknik ve teknik olmayan kayıplara ilişkin hedef oranlar bu kayıpları düşürmeyi teşvik edecek şekilde Kurul tarafından belirlenir. Kurulca belirlenen hedef oranlarını geçmemek kaydı ile teknik ve teknik olmayan kayıplara ilişkin maliyetler dağıtım tarifelerinde yer alır ve tüketicilere yansıtılır. Teknik ve teknik olmayan kayıplara ilişkin hedef oranlarının tespiti ve değiştirilmesi ile oluşacak maliyetin tarifelerde yer alması ve tüketicilere yansıtılmasına ilişkin usul ve esaslar Kurul tarafından düzenlenir.” d bendi “Perakende satış tarifeleri: Serbest tüketici niteliğini haiz olmayan tüketiciler için, eşit taraflar arasında ayrım gözetmeksizin uygulanacak fiyatları, hükümleri ve şartları içerir. Serbest tüketici niteliğini haiz olmayan tüketicilere uygulanacak perakende satış tarifeleri, görevli tedarik şirketi tarafından önerilir ve Kurul tarafından incelenerek onaylanır. Tedarik lisansı sahibi şirketin lisansında, elektrik enerjisi tüketim miktarlarına göre değişen tipte tarifelerin veya fiyat aralıklarının uygulanmasına ilişkin yükümlülükler yer alabilir ve buna ilişkin hususlar Kurul tarafından düzenlenir. Perakende satış tarifeleri, aktif enerji maliyeti, faturalama ve müşteri hizmetleri maliyeti, perakende satış hizmet maliyeti gibi perakende satış faaliyetinin yürütülmesi kapsamındaki tüm maliyet ve hizmetleri karşılayacak bedellerden oluşur.” f bendi “Son kaynak tedarik tarifesi: Serbest tüketici niteliğini haiz olduğu hâlde elektrik enerjisini, son kaynak tedarikçisi olarak yetkilendirilen tedarik lisansı sahibi şirket dışında bir tedarikçiden temin etmeyen tüketicilerin rekabetçi piyasaya geçmesini teşvik edecek ve son kaynak tedarikçisinin makul kâr etmesine imkân verecek düzeyde, yürürlükteki perakende satış tarifeleri ile piyasa fiyatları dikkate alınarak hazırlanır. Ancak, bu sınırlamalarla bağlı olmaksızın; Kurulca sosyal ve ekonomik durumlar gözetilerek belirlenecek bir miktarın altında elektrik enerjisi tüketen tüketiciler için ayrı tarife yapılabilir. Son kaynak tedarik yükümlülüğü kapsamında uygulanması öngörülen tarifeler tedarik lisansı sahiplerince ayrıca teklif edilir. Son kaynak tedarik tarifesi, aktif enerji maliyeti, faturalama ve müşteri hizmetleri maliyeti, perakende satış hizmet maliyeti gibi son kaynak tedariği kapsamındaki tüm maliyet ve hizmetleri karşılayacak bedellerden oluşur.” şeklinde değiştirilmiş, yine 17. Maddeye eklenen 10 fırkası ile “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü getirilmiştir.
Ayrıca, 6719 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici 19.madde de; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur” ve Geçici 20.madde de ise, “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17.madde hükümleri uygulanır” hükmü getirilmiştir.
15/02/2018 tarihli resmi gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 28/12/2017 tarih ve 2016/150 Esas 2017/179 Kararı ile; 17/06/2016 yürürlük tarihli 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanunun 17. Maddesine eklenen 10. Fıkrasındaki “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” düzenlemesinin Anayasaya aykırı bulunarak iptal edildiği, ancak 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanuna eklenen diğer hükümlerin Anayasaya aykırı bulunmayarak iptali taleplerinin ret edildiği, bu nedenle 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanuna eklenen düzenlemeler gereğince Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerin son kullanıcıdan tahsil edilebileceği, yine 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanuna eklenen geçici 20. Maddesinde ki “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.” düzenlemesinin Anayasaya aykırı bulunmayarak iptali talebinin reddedilmesi nedeniyle 6719 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin Kanunun 17.06.2016 yürürlük tarihinden önceki dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak tahsil edilmiş dava konusu kayıp kaçak ve sayaç okuma bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden alacak davalarında da geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında;dosyadaki yazılara, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, eldeki davanın yukarıda bahsi geçen yasanın yürürlüğe girmesinden sonra açılmış olmasına göre mahkemece tesis edilen kararda herhangi bir hukuka aykırı yön görülmediğinden davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün istinaf sebeplerinin HMK’nun 353/1.b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- İncelenen kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla; davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından, istinaf eden davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 -TL harcın mahsubu ile eksik kalan 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydedilmesine,
3-Davacıdan peşin alınan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcının hazineye irad kaydedilmesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacının üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının ilk derece mahkemesince istinaf talebinde bulunan davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi. 24/02/2023

….