Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2163 E. 2023/2081 K. 29.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/04/2022
DAVANIN KONUSU: İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEP TARİHİ: 06/07/2022
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/11/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ: 04/12/2023

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketten atıksu hizmeti alan davalı borçlunun 28.058,76 TL bedelli borcunu ödememesi üzerine davalı hakkında Antalya 16. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını, faturaya dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine davalı borçlunun haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasına yapılan itirazın iptali için açılan işbu dosyada davacı tarafından herhangi bir gerekçe kayıt ibraz edilmediğini, müvekkilinin 08/01/2016 tarihli atıksu bedeli alacağı adına herhangi bir borcunun olmadığını, 2015 yılında davacı ile dava dışı …. arasında yaşanan su ve atıksu bedeli tahsilatı açısından yaşanan yetki ihtilafı neticesinde Serik SHM’ nin …. D.iş sayılı dosyası ile tevdi mahalli talep edildiğini ve davacı ile dava dışı …. arasındaki ihtilaflı döneme ait tüm fatura bedellerinin davacı …. faturaları esas alınarak tevdi mahalli tespit kararı kapsamında ilgili banka hesabına yatırıldığını, davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Müvekkili ….. Ticaret A.Ş.’ye atıksu hizmet bedeli 161.372,95-TL borcunu ödememekte ısrar eden borçlu – davalı …. Turz. San. A.Ş. hakkında Antalya 8. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyasıyla faturalara dayalı olarak ilamsız icra takibi açıldığını, Borçlu şirketin ilamsız icra takibine itiraz etmesi sonucunda, İcra Müdürlüğü tarafından takibin durmasına karar verildiğini, Davaya konu icra takibindeki alacakla ilgili Ankara Arabuluculuk Bürosu’na başvuru yapıldığını, müvekkili …. Turizm ve Ticaret A.Ş.’den atık su hizmeti alan davalı-borçlu otel işletmesinin yapmış olduğu itiraz, tamamen haksız ve kötüniyetli olup alacağı sürüncemede bırakma amacına yönelik olduğunu, Davalı-borçlu şirketin haksız ve hukuka aykırı itirazının iptali ile %20’den az olmamak kaydıyla inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME KARARI : Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, …. Karar sayılı ve 26/04/2022 tarihli kararı ile; “tüm dosya kapsamına göre, 28/05/2015 ile 29/12/2015 tarihleri arasında davacı … ın mı yoksa dava dışı … ın mı fatura düzenleme yetkisi bulunduğu hususunda ihtilaf olduğu, iki kurumun da aynı döneme ilişkin faturalar düzenlediği, davacının TBK’nın 187/1. Maddesi uyarınca tevdi mahalli tayini talep ettiği ve tayin edilen mahale davacı … ın kestiği ilgili dönemlere ilişkin fatura bedellerini depo ettiği, davalı tevdii mahalli kararı ile TBK 187/1. Maddesi hükmüne göre borçtan kurtulmuş sayıldığı, Yargıtay 23. HD:’ nin …. Esas sayılı ilamında belirtildiği üzere tevdii mahalli kararı nihai bir karar olup yasa yolu açık olan kararlardan olduğu, davacının tevdii mahalli kararını istinaf etmediği, Serik Mahkemelerinde görülen davalar sırasında davacı kurum ile dava dışı … ın kendi aralarında su ve atık su bedellerinin kime ait olacağı konusunda protokol yaptıkları ve bu protokoller uyarınca dosyaların karar bağlandığı, muarazanın giderilmesi halinde davalının ….’ın kestiği ve tevdii mahalline yatırdığı bedel üzerinde borcu bulunması halinde bunun dava dışı …. tarafından talep edilmesi gerektiği somut olayda davalının davacı ….’ın belirlediği fatura bedellerini depo ettiği göz önüne alındığında davalının davacıya borcundan kurtulduğu anlaşılmakla davanın reddine, davacının kötü niyetli olduğu sabit olmadığından davalının icra tazminatı talebinin reddine, kısa kararda birleşen davanın da aynı gerekçelerle reddedildiği sehven belirtilmediği,” gerekçesiyle; davanın reddine, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine, birleşen Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasındaki davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili 06/07/2022 tarihli istinaf dilekçesinde; mahkemece dosyaya sunulan protokol incelenmeden karar verildiğini, 28/05/2015- 29/12/2015 tarihleri arasında atık su faturalarını düzenleme ve tahsil etme yetkisinin müvekkiline ait olduğunu, tevdi mahalline yapılan ödemelerin su faturası borcu olduğunu, atık su bedellerinin ödenmediğini, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK’nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Asıl ve birleşen dava, atık su bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibi nedeniyle açılan itirazın iptali davalarıdır.
İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçelerle; asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
1-a)18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na (TTK) eklenen dava şartı olarak arabuluculuk başlıklı 5/A maddesinde; “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” düzenlemesi ile TTK’nın geçici 12. maddesinde; “(1) Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği (01/01/2019) tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtay’da görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz” düzenlemesi getirilmiştir.
Bunun yanında, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na dava şartı olarak arabuluculuk başlıklı 18/A maddesi eklenmiştir. HUAK’ın 18/A-2 maddesinde, “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Dava şartı kamu düzenine ilişkin olup, her aşamada resen nazara alınması zorunludur. Dava tarihinin (esas dava tarihi 09/07/2020, birleşen dosya dava tarihi 16/10/2020) tarihi olup, arabuluculuğun dava şartı olarak kabulüne ilişkin yasa değişikliği 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Somut olayda; uyuşmazlığın atık su kullanım bedelinden kaynaklandığı, tarafların tacir olduğu, davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu, davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu anlaşılmaktadır. Esas davada; dava dilekçesinin ekinde arabuluculuğa ilişkin son tutanağın fotokopisinin bulunduğu, aslının veya onaylı suretinin sunulmadığı, sunulan fotokopide icra dosya numarasının Antalya 16. İcra Müdürlüğünün…. Esas sayılı dosyasının kalemle ilave edilmiş olduğu, davaya konu icra dosya numarasının ise, Antalya 16. İcra müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyası olduğu, dava ile ilgisinin anlaşılamadığı, birleşen davada dava dilekçesi ekinde arabuluculuğa ilişkin son tutanağın fotokopisinin bulunduğu, aslının veya onaylı suretinin sunulmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece yukarıda belirtilen yasa hükmü uyarınca arabuluculuğa ilişkin son tutanağın aslını veya onaylı suretini sunmak üzere davacı vekiline kesin süre verilmesi, sunulup sunulmamasına göre oluşacak sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken bu yönde işlem yapılmaması usul ve yasaya aykırıdır.
b)Birleşen dosya yönünden; icra dosyasında talep edilen toplam alacak miktarı 175.277,18 TL olup, dava dilekçesinde dava değeri 161.372,95 TL gösterilerek bu miktar üzerinden harç yatırılmış ancak tüm icra dosyası borcu yönünden itirazın iptali talep edilmiştir. Davacı vekiline talebi açıklattırılarak ve eksik peşin harcın tamamlanması için davacı tarafa süre verilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken harç ikmal ettirilmeden işin esasına girilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2-Mahkemenin kabulüne göre de; davacı ile dava dışı …. arasında imzalanan ….tarihli Protokol başlıklı belgede;
“1-6360 sayılı yasa gereğince yapılan devir işlemleri neticesinde; …. Bölgesinde 28/05/2015 tarihinden itibaren içme ve kullanma suyu hizmetleri fiilen …..tarafından devralınmış ve …. Genel Müdürlüğü tarafından su hizmetleri verilmiştir. Ancak bir kısım pompa ve su deposunun atık su arıtma tesisi içerisinde kaldığı, arıtma tesisinin 29/12/2015 tarihine kadar ….A.Ş tarafından işletildiği hususunda taraflar mutabık kalmışlardır.
2-6360 sayılı yasa ile …. su kuyuları ve içme kullanma suyuna ilişkin hizmetler, tesisler, taşınır ve taşınmazlar, hak ve alacaklar 28/05/2015 günü …. Genel Müdürlüğü’ne devredildiğinden, bu tarihten itibaren tüm içme ve kullanma suyu faturaları ve tüm içme ve kullanma suyu hak ve alacakları …’a devredilmiş olarak taraflarca kabul edilmektedir.
3-…. 28/05/2015 tarihi ile 29/12/2015 tarihleri arasındaki içme ve kullanma suyu faturalarının talep, takip ve tahsilinden vazgeçecek, bu döneme ilişkin tahsil ettiği bedeller var ise bu bedelleri tek tek tespit ederek, …. hesaplarına aktaracaktır.
4-Bununla birlikte;… 28/05/2015 tarihi ile 29/12/2015 tarihleri arasındaki atık su faturalarının talep, takip ve tahsilinden vazgeçecek bu döneme ilişkin tahsil ettiği atık su bedelleri var ise bu bedelleri tek tek tespit ederek …. hesaplarına aktaracaktır.
5-Mahkemede açılan davalarda 28/05/2015-29/12/2015 tarihleri arasında tevdi mahalline ödenmesi kararları ile tevdi mahalline ödenen içme ve kullanma suyu faturalarının …’a aktarılmasına muvafakat edilecek ve …’a aktarılması sağlanacaktır.
6-Aynı şekilde; 28/05/2015-29/12/2015 tarihleri arasında tevdi mahalline ödenmesi kararları ile tevdi mahalline ödenen atık su faturalarının ….’a aktarılmasına …. tarafından muvafakat edilecek ve …’ a aktarılması sağlanacaktır.
7-Her bir dava dosyası için bu konuda ayrı ayrı talepte bulunulacak, kararların bir an önce alınması için taraflar birlikte, yasa hükümleri çerçevesinde, gerekli hukuki girişimlerde bulunacaklardır. 28/05/2015-29/12/2015 tarihleri arasındaki dönemde su faturalarının/ alacaklarının ….’a ödenmesi ve tevdi mahallindeki miktarların …’a aktarılması, yine bu dönemdeki atık su faturalarının ….’a ödenmesi, tevdi mahallindeki atık su bedellerinin …’a ödenmesi şeklinde kararlar çıkması sağlanacaktır. İstinaf’ta, Yargıtay’da ve Danıştay’da olan dosyalara da bu anlaşma metni/protokol gönderilecek bu protokol doğrultusunda gerekli görüşmeler yapılarak, taleplerde bulunulacak ve dosyaların bu doğrultuda kesinleşmesi sağlanacaktır.
8-6360 sayılı yasa gereğince yapılan devir işlemleri ile 29/12/2015 tarihinden itibaren atık su hizmetleri ve tesisleri …Genel Müdürlüğü’ne devredilmiş olduğundan bu tarihten itibaren atık su bedelleri … Genel Müdürlüğü tarafından tahsil edilecektir…” şeklinde uyuşmazlık konusu çekişmenin giderilmesinde anlaşmışlardır.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; … tarafından düzenlenen faturalarda atık su bedeli bulunmadığı, tevdi mahalline 153.911,36 TL ödeme yapıldığı, … tarafından davalıya 153.930,35 TL su faturası düzenlendiği belirtilmiş olup, mahkemece Serik Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D.iş sayılı tevdi mahalli tayini dosyasında verilen karar gereğince bankaya yatırılan paraların akıbetinin ne olduğu paraların dava dışı ….’a ödenip ödenmediği, söz konusu paralar içerisinde atık su bedeli bulunup bulunmadığı, davacının talep edebileceği atık su bedeli tutarının ne olduğu hususunda denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye göre karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Sonuç olarak yukarıda açıklanan gerekçelerle, mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırı görüldüğünden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; HMK’nun 353/1.a-4-6 maddesi gereğince, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye geri gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-HMK’nun 353/1.a-4-6 maddesi uyarınca Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas, …. Karar sayılı ve 26/04/2022 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren yerel mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacıdan ayrı ayrı peşin alınan istinaf karar harçlarının talep halinde davacıya ilk derece mahkemesince iadesine,
5-Davacıdan ayrı ayrı peşin alınan istinaf kanun yoluna başvuru harçlarının Hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararla değerlendirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere,oybirliği ile karar verildi. 29/11/2023