Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1816 E. 2023/2080 K. 29.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/04/2022
DAVANIN KONUSU: İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEP TARİHİ: 27/06/2022
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/11/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ: 05/12/2023

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; atıksu hizmet bedeli olan 375.489,82-TL. borcunu ödememekte ısrar eden borçlu davalı …. San. Ve Turz. Tic. A.Ş. hakkında Antalya 16. İcra Müdürlüğü’nün ….. E. (Genel İcra Müdürlüğü …. E.) sayılı dosyasıyla atıksu faturalarına dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu şirketin ilamsız icra takibine itiraz etmesi sonucunda, İcra Müdürlüğü tarafından takibin durmasına karar verildiğini, davacıdan atıksu hizmeti alan davalı-borçlu otel işletmesinin yapmış olduğu itirazın tamamen haksız ve kötüniyetli olduğunu, alacağı sürüncemede bırakma amacına yönelik olduğunu beyanla, 375.489,82 TL alacağın tahsili için Antalya 16. İcra Müdürlüğü’nün …. E. (Genel İcra Müdürlüğü …. E.) sayılı dosyasına yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle; icra takibine konu edilen 25.06.2015-31.12.2015 tarihleri arasında, davacı …. ’ın tahsil ve talep yetkisi olmadığını, davacının davalı şirketten talep edebileceği herhangi bir hak veya alacağının bulunmadığını beyanla davanın reddine, haksız ve kötü niyetli takip başlatan davacı taraf aleyhine asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek; davanın reddine, davacı taraf aleyhine İcra İflas Kanunu’nun 67/2 hükmü uyarınca asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME KARARI : Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas, …. Karar sayılı ve 26/04/2022 tarihli kararı ile; ” atıksu bedeline ilişkin fatura düzenleme ve tahsil yetkisinin davacıda olduğu, davacının takibe dayanak faturalar yönünden hesaplanan tutarda asıl alacak ile taraflar arasındaki sözleşmenin E3. Maddesi gereği hesaplanan gecikme faizinden sorumlu olduğu ” gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, Antalya 16.İcra Müdürlüğü’nün …. (Genel İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı takip dosyası) Esas sayılı takip dosyasında borçlu …. Sanayi ve Turizm Ticaret Anonim Şirketinin itirazının 240.144,60 TL asıl alacak ve 132.748,31 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 372.892,91 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren taraflar arasındaki sözleşmenin E3. Maddesi gereği 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun 51. Maddesi gereği gecikme faizi uygulanmasına, hükmolunan alacağın %20 oranında hesaplanan 74.578,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davalı vekili 27/06/2022 tarihli istinaf dilekçesinde; aynı dönemlere ilişkin olarak hem davacı hem de dava dışı …. tarafından eş zamanlı su faturaları düzenlenmesi nedeniyle hem su hem atık su bedellerine ilişkin muarazanın meni davası açıldığını, müvekkilinin faturaları aldığında borcundan kurtulmak için hareket ettiğini, alacak hakkının kimde olduğunun ihtilaflı olduğunu, tevdi mahalline yatırmış olduğu paralar nedeniyle hem …. hem de …. şirketlerine olan tüm borcundan kurtulduğunu düşünürken bu iki şirket arasında protokol imzalandığını, bu protokolün müvekkili şirkete tebliğ edilmediğini, davacı şirketin yıllarca bulunduğu iddia edilen atık su borcundan dolayı müvekkilini haberdar etmediğini, yıllar sonra gecikme zammı adı altında fahiş bir bedelin talep edildiğini, hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, gecikme zammı adı altında istenen bedellerin hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını, mali müşavir bilirkişiden rapor alınması taleplerinin reddedildiğini, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, itirazlarının değerlendirilmediğini, itirazın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen aleyhlerine icra inkar tazminatına hükmedildiğini, icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK’nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, …. ila ….. dönemlerine ait atık su bedellerinden kaynaklı fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçelerle; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyukisinin kime ait (Dava dışı … a mı? Davacıya mı?) olduğu davacının tevdi mahalli kararları doğrultusunda yapmış olduğu ödemeler nedeniyle atık su borcundan kurtulmuş sayılıp sayılamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Davacı ile dava dışı …. arasında imzalanan 18/12/2018 tarihli Protokol başlıklı belgede;
“1-6360 sayılı yasa gereğince yapılan devir işlemleri neticesinde; ….Bölgesinde 28/05/2015 tarihinden itibaren içme ve kullanma suyu hizmetleri fiilen …. tarafından devralınmış ve …. Genel Müdürlüğü tarafından su hizmetleri verilmiştir. Ancak bir kısım pompa ve su deposunun atık su arıtma tesisi içerisinde kaldığı, arıtma tesisinin 29/12/2015 tarihine kadar …. A.Ş tarafından işletildiği hususunda taraflar mutabık kalmışlardır.
2-6360 sayılı yasa ile …. su kuyuları ve içme kullanma suyuna ilişkin hizmetler, tesisler, taşınır ve taşınmazlar, hak ve alacaklar 28/05/2015 günü …. Genel Müdürlüğü’ne devredildiğinden, bu tarihten itibaren tüm içme ve kullanma suyu faturaları ve tüm içme ve kullanma suyu hak ve alacakları ….a devredilmiş olarak taraflarca kabul edilmektedir.
3-…. 28/05/2015 tarihi ile 29/12/2015 tarihleri arasındaki içme ve kullanma suyu faturalarının talep, takip ve tahsilinden vazgeçecek, bu döneme ilişkin tahsil ettiği bedeller var ise bu bedelleri tek tek tespit ederek, ….hesaplarına aktaracaktır.
4-Bununla birlikte; …. 28/05/2015 tarihi ile 29/12/2015 tarihleri arasındaki atık su faturalarının talep, takip ve tahsilinden vazgeçecek bu döneme ilişkin tahsil ettiği atık su bedelleri var ise bu bedelleri tek tek tespit ederek …. hesaplarına aktaracaktır.
5-Mahkemede açılan davalarda 28/05/2015-29/12/2015 tarihleri arasında tevdi mahalline ödenmesi kararları ile tevdi mahalline ödenen içme ve kullanma suyu faturalarının ….a aktarılmasına muvafakat edilecek ve ….a aktarılması sağlanacaktır.
6-Aynı şekilde; 28/05/2015-29/12/2015 tarihleri arasında tevdi mahalline ödenmesi kararları ile tevdi mahalline ödenen atık su faturalarının …a aktarılmasına …. tarafından muvafakat edilecek ve ….’ a aktarılması sağlanacaktır.
7-Her bir dava dosyası için bu konuda ayrı ayrı talepte bulunulacak, kararların bir an önce alınması için taraflar birlikte, yasa hükümleri çerçevesinde, gerekli hukuki girişimlerde bulunacaklardır. 28/05/2015-29/12/2015 tarihleri arasındaki dönemde su faturalarının/ alacaklarının ….a ödenmesi ve tevdi mahallindeki miktarların ….a aktarılması, yine bu dönemdeki atık su faturalarının ….a ödenmesi, tevdi mahallindeki atık su bedellerinin ….a ödenmesi şeklinde kararlar çıkması sağlanacaktır. İstinaf’ta, Yargıtay’da ve Danıştay’da olan dosyalara da bu anlaşma metni/protokol gönderilecek bu protokol doğrultusunda gerekli görüşmeler yapılarak, taleplerde bulunulacak ve dosyaların bu doğrultuda kesinleşmesi sağlanacaktır.
8-6360 sayılı yasa gereğince yapılan devir işlemleri ile 29/12/2015 tarihinden itibaren atık su hizmetleri ve tesisleri …. Genel Müdürlüğü’ne devredilmiş olduğundan bu tarihten itibaren atık su bedelleri …. Genel Müdürlüğü tarafından tahsil edilecektir…” şeklinde uyuşmazlık konusu çekişmenin giderilmesinde anlaşmışlardır.
Tüm bu açıklamalardan sonra somut uyuşmazlığa bakıldığında; davacının Serik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasında; davacı ve dava dışı …. aleyhine muarazanın giderilmesi hususunda dava açtığı, mahkemenin 14/08/2015 tarihli ara kararı ile, davalılar tarafından düzenlenen faturalardan yüksek olan fatura bedeli esas alınmak üzere ….. şubesine açılacak hesaba ödeme yapılması için tevdi mahalli tayinine karar verildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda ” 1-25/06/2015 sayaç okuma tarihinden sonra tahakkuk ettirilen su bedellerinin tahsil ve talep yetkisinin …. Genel Müdürlüğünde olduğunun tespiti ile bu tarihten sonra davalılar tarafından davacı şirkete gönderilen mükerrer faturalar nedeniyle ortaya çıkan belirsizlik ve muarazanın bu suretle giderilmesine,
2-29/12/2015 tarihinden sonra davalı …. Aş tarafından faturalandırma yapılmadığı anlaşılmakla bu tarihten sonraya ilişkin muaraza kalmadığından 29/12/2015 tarihinden sonraki muaraza iddiası yönünden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafın su tarifesinin meskenler ve ticarethaneler için uygulanan en düşük su tarifesi üzerinden uygulama yapılacağının tespitine dair talebinin hukuki yarar yokluğundan Reddine,
4-25/06/2015 sayaç okuma tarihinden itibaren davacı tarafından tevdi mahali olarak tayin edilen …. Şubesinde açılan hesaba depo edilen fatura bedellerinin kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde ….. Genel Müdürlüğü’ne ödenmesine,” karar verildiği, kararın 11/01/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; dava dışı …. tarafından tahakkuk ettirilen faturaların sadece su bedeli olduğu, içinde atık su bedeli bulunmadığı, davaya konu fatura dönemlerinde atık su tahsil yetkisinin …. ‘a ait olduğu, tevdi mahalline yatırılan bedellerin …. tarafından tahsil edilmiş olması sebebiyle atık su bedellerinin ödenmemiş olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı tarafından tevdi mahalline ödenen bedellerin …. tarafından düzenlenen su bedellerine ilişkin olduğu, davaya konu fatura dönemlerinde atık su bedellerinin tahsil yetkisinin davacı ….a ait olduğu, atık su bedellerinin ödenmemiş olduğu sonucuna varıldığından, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak, davacı tarafından hem su hem de atıksu bedeli için fatura düzenlenmesi ve faturaların taraflar arasındaki ihtilaflı döneme ilişkin olması nedeniyle alacağın likit kabul edilemeyeceği, icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği ve takip tarihinden önce temerrüte düşmüş olduğu kabul edilemeyeceğinden davalının takip tarihine kadar işlemiş gecikme zammından sorumlu tutulamayacağı, kamu düzeni yönünden yapılan incelemede; Hazine tarafından karşılanan arabuluculuk ücretinin davadaki haklılık durumuna göre taraflardan tahsiline karar verilmesi gerekirken, bu konuda bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, bu yönlerden davalı vekilinin istinaf itirazının yerinde olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; HMK’nun 353/1.b-2 maddesi gereğince, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-Davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN KABULÜNE,
II-HMK’nun 353/1.b.2 ve 355. maddeleri uyarınca Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….Esas, ….Karar sayılı ve 26/04/2022 tarihli KARARININ KALDIRILARAK, ESAS HAKKINDA AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE YENİDEN KARAR VERİLMESİNE,
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile; Antalya 16.İcra Müdürlüğü’nün …. (Genel İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyası) Esas sayılı takip dosyasında borçlu …. Sanayi ve Turizm Ticaret Anonim Şirketinin itirazının 240.144,60 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren taraflar arasındaki sözleşmenin E3. Maddesi gereği 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun 51. Maddesi gereği gecikme faizi UYGULANMASINA,
2-Yasal şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 16.404,28 TL karar ve ilam harcından davacının peşin yatırdığı 4.534,98 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.869,30 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA, (28/07/2022 tarih, …. Esas, ….Karar sayılı ilamı ile vergi dairesi müdürlüğüne davalı adına yazılan 20.937,33 TL tutarında harç tahsil müzekkeresi yazılmış olduğundan harcın tahsil edilmiş olması halinde yukarıda belirtilen bakiye harçtan mahsubuna kalan kısmın davalıya iadesine,)
5-Davacının peşin yatırdığı 4.534,98 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 2.416,60 TL bilirkişi ücreti, posta ve tebligat gideri ile 54,40 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 2.471,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı nazara alınarak takdiren 1.580,30 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 64,60 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı nazara alınarak takdiren 23,20 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.gereğince davanın kabul edilen kısmına göre hesap ve takdir edilen 38.021,69 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürürlükte bulunan A.A.Ü.T.gereğince davanın reddedilen kısmına göre hesap ve takdir edilen 21.655,24 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
10-Arabuluculuk Kanunu gereği Devletçe ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranın göre hesap ve takdir edilen 844,25 TL’sinin davalıdan, 475,75 TL’sinin davacıdan tahsili tahsili ile Hazineye irat kaydına (harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince yazılmasına)
11-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
III-İstinaf yargılaması yönünden
1-İstinaf talebinde bulunan davalıdan peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde davalıya İlk derece mahkemesince iadesine,
2-İstinaf talebinde bulunan davalıdan peşin alınan istinaf kanun yoluna başvurma harcının Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve 105,50 TL posta ve yargılama gideri olmak üzere toplam 326,20 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Artan gider avansının ilk derece mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren İKİ HAFTALIK yasal süre içinde YARGITAY ilgili hukuk dairesinde TEMYİZ YASA YOLU AÇIK OLMAK ÜZERE, oybirliği ile karar verildi.29/11/2023