Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/139 E. 2023/245 K. 17.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/09/2021
DAVANIN KONUSU: İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEP TARİHİ:15/11/2021
İSTİNAF KARAR TARİHİ:17/02/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ:17/02/2023

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; davalının atıksu hizmet bedelini ödememesi sebebiyle hakkında Antalya 16.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini ileri sürerek, davalının takibe yönelik itirazının iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle; hak düşürücü ve zaman aşımı süresinin geçtiğini,1 yıldır işlem yapılmamakla icra dosyasının düştüğünü, yetkili mahkemelerin İstanbul mahkemeleri olduğunu, …. yılı 6-12.ayları arasındaki dönem için su ve atıksu ücretinin taraflarına ödenmesi gerektiği yönünde gerek … gerekse davacının taraflarına ihtarname ve fatura düzenleyip gönderdiklerini, bu sebeple oluşan muaraza karşısında tevdi mahalli tayin ettirerek faturalardan yüksek olanı esas almak suretiyle ödeme yaptıklarını, ödeme yapılırken belli bir kurumun faturasının esas alınmadığını, su ve atıksu ücreti ayrımı yapılmadığını, … tarafından aleyhlerine açılan davada mahkemece su ve atıksu hizmet bedelini tahsil yetkisinin …a ait
olduğunun kabul edildiğini ve kararın kesinleştiğini, tevdi mahalline yatırılan paranın …. tarafından tahsil edilmekle borçlarını ödediklerini, davacının atıksu ücreti isteme hak ve yetkisinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
YEREL MAHKEME KARARI : Antalya 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas , …. karar sayılı 20/09/2021 tarihli kararı ile; “davanın kabulü ile; Antalya 16. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takibine yapılan itirazın iptaline, davalı aleyhine takip tutarının %20’si oranın da icra inkar tazminatına hükmedilmesine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından 15/11/2021 tarihinde sunulan istinaf dilekçesi ile; dava dışı … ile davacı arasında .. yılı 6.ayı ile 12.ayları arasındaki dönem için su ve atıksu parasının ödenmesi hususunda muaraza çıktığını, her iki kurumun da taraflarına su ve atıksu parasının ödenmesi yönünde ihtarname gönderdiklerini, davacı abonenin gönderilen faturalardan hangisini ve hangi kuruma yatırması gerektiğini bilemediğinden Antalya 2.Sulh Hukuk Mahkemesine tevdi mahalli tayini için başvurduğunu, …. D.İş sayılı dosya ile tevdi mahalli tayinine karar verildiğini, davacının başvuru yaparken su ve atıksu ücretleri arasında herhangi bir ayrım gözetmeden her ikisi yönünden de tevdi mahalli tayini istediğini, mahkemenin de bu yönde bir ayrım gözetmeden tevdi mahalli tayin ettirdiğini, davacının faturaları öderken bu yönde bir ayrım yoluna gitmediğini, gönderilen faturalardan hangisi daha yüksek tutarsa ise o fatura tutarını esas alarak tevdi mahalline yatırdığını, sonradan ….. ile davacının 2018 yılında sulh olduklarını, kendi aralarında yaptıkları anlaşmaya göre ihtilaflı dönemdeki su kullanma bedelinin dava dışı ….a, atıksu ücretinin ise davacıya ait olmasının kararlaştırıldığını, akabinde de tevdi mahalline yatan paraların su kullanım bedeline tekabül ettiği ve ….. tarafından tahsil edildiğinden bahisle atıksu ücretinin bu kez davacı kurum tarafından haksız yere ve kötü niyetli olarak istendiğini, mahkemenin tümüyle …..ın tek taraflı işlemleri olan, ne zaman, kim tarafından düzenlendiği bile belli olmayan bir takım sözde tarifeleri hükme esas alarak ….ın beyanlarına göre karar verdiğini, gerçekte davacı ile …ın bir şekilde barışarak negatif dayanışma içine girdiklerini, ….ın beyanları ve evraklarının çelişki arz ettiğini, tevdi yerine yatırılan paranın önceki dönemlerde ödenen toplam su ve atıksu parasına denk tutarda olduğunu, ….ın önceki su kullanım ücretine %400 gibi fahiş , akıl almaz bir zam yaparak su kullanım bedelini belirleyip tevdi mahallinden tahsil ettiği parayı su kullanım bedeline karşılık saymasının kabul edilemez olduğunu, …ın gönderdiği tüm ihtarnamelerde hem su hem de atık su ücretinin tarafına ödenmesini istediği halde bu aşamada gönderdiği faturalarda sadece su parası istediğini bildirmesinin vahim bir çelişki arz ettiğini, davacının İdare Mahkemesi nezdinde açtığı davalarının ret ile sonuçlandığını, Antalya 6.Asliye Hukuk Mahkemesinde …. Esas sayılı dosya ile görülen davada mahkemenin su ve atıksu hizmetine ilişkin bedeli tahsil etme yetkisinin ….a ait olduğunu kabul ettiğini, kesinleşmiş mahkeme kararının gözetilmediğini, davacının atık su hizmeti verdiğini dahi ispatlayamadığını, atık su hizmetinin kimin tarafından verildiğinin mahkemece araştırılıp tespit edilmediğini, davacının tevdi mahalli tayin ettirerek kendisine gönderilen su faturalarını ödediğini,kesinleşmiş iki ayrı mahkeme kararı varken davalının takibe itiraz etmesinin en doğal hakkı olduğunu, bu yüzden icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığını, kaldı ki alacağın likit de olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK’nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda;
Dava, atıksu ücretinin ödenmediğinden bahisle başlatılmış icra takibine yönelik itirazın iptali istemlidir.
Davacı vekili; davalının atıksu hizmet bedelini ödememesi sebebiyle hakkında Antalya 16.İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini ileri sürerek davalının takibe yönelik itirazının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; …. yılı 6-12.ayları arasındaki dönem için su ve atıksu ücretinin taraflarına ödenmesi gerektiği yönünde gerek ….ın gerekse davacının taraflarına ihtarname ve fatura düzenleyip gönderdiklerini, bu sebeple oluşan muaraza karşısında tevdi mahalli tayin ettirerek faturalardan yüksek olanı esas almak suretiyle ödeme yaptıklarını, ödeme yapılırken belli bir kurumun faturasının esas alınmadığını, su ve atıksu ücreti ayrımı yapılmadığını, … tarafından aleyhlerine açılan davada mahkemece su ve atıksu hizmet bedelini tahsil yetkisinin …..a ait olduğunun kabul edildiğini ve kararın kesinleştiğini, tevdi mahalline yatırılan paranın …. tarafından tahsil edilmekle borçlarını ödediklerini, davacının atıksu ücreti isteme hak ve yetkisinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece talep üzerine ….a davanın ihbarı sağlanarak ….. ile yazışmalar yapılmış dosyanın makine mühendisi ve mali müşavir bilirkişiye tevdi sağlanarak bilirkişilerden rapor ve ek rapor alınmış, neticeten; taraflar arasında uyuşmazlık konusu dönemde su ve atıksu hizmetlerinin verilmesine ilişkin abonelik sözleşmesi bulunduğu, davalının tevdi mahalline yatırdığı tutarların … tarafından düzenlenip gönderilen su kullanım bedelini karşıladığı, …. tarafından gönderilen faturalarda atıksu ücretine ilişkin bir talebin bulunmadığı, …. ile davacı tarafından gönderilen su kullanım bedeline ilişkin farkın ….ın tarifesinden kaynaklandığı, Antalya 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin kararında tevdi mahalline yatan paranın su bedeli yanında atıksu bedelini de karşıladığı yönünde bir tespitin bulunmadığı, davalının atıksu bedelini ne …. ne de davacıya ödemediği gerekçesiyle; “davanın kabulü ile; Antalya 16. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takibine yapılan itirazın iptaline, davalı aleyhine takip tutarının %20’si oranın da icra inkar tazminatına hükmedilmesine” şeklinde karar verilmiş, karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Somut uyuşmazlığın çözümlenmesi açısından taraflar arasındaki hukuki sürecin ayrıntılı izahında fayda bulunmaktadır.
Davacı kurum ile ….. arasındaki kira sözleşmesi uyarınca davacının, davalının otelinin de bulunduğu bölgede su ve atıksu hizmeti verdiği, 6360 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesiyle …. kapatılarak tüzel kişiliğinin sonlandırıldığı ve su ve atıksu hizmetlerinin …a devredildiği, Antalya Valiliği Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonunun …. tarihli kararı ile içme suyu tesisleri ve kuyuların işletilmesinin,su ve atıksu hizmetlerine ilişkin tüm hak, mal , borç ve alacakların aynı şekilde ….a devredildiği, …. Bakanlığınca 28/04/2015 tarihinde sözkonusu karara olur verildiği, böylece …ın kapatılan ….. halefeten bahsi geçen kira sözleşmesinin tarafı haline geldiği, …. Valiliğinin bahsi geçen komisyon kararının iptali için davacı kurum tarafından Antalya 2.İdare Mahkemesinde … Esas sayılı dosya ile açılan davanın ….. Karar sayı ve 27/04/2016 tarihli kararı ile reddine karar verildiği, söz konusu kararın Danıştay incelemesinden geçmekle 01/06/2018 tarihi itibariyle kesinleştiği, …..ın tarafı haline geldiği kira sözleşmesinde yer alan hükme istinaden … ile aralarındaki kira sözleşmesini feshederek içme suyu tesisleri ve kuyuları tahliye etmesini istediği, davacının kabul etmemesi üzerine …. Kaymakamlığı’na yapılan müracaat sebebiyle tesislerin tahliyesi yönünde davacıya gönderilen ihtarın iptali için davacının Antalya 2.İdare Mahkemesinde ….. Esas sayılı dosya ile ayrıca dava açtığı ve bu davanın da ….. karar sayı ve 27/04/2016 tarihli karar ile reddine karar verilmekle söz konusu kararın Danıştay incelemesinden geçerek 20/10/2021 tarihi itibariyle kesinleştiği, … ile davacı arasında su ve atıksu hizmet bedelinin tahsili hususunda muarazanın çıktığı , her iki kurum tarafından davalı aboneye su ve atıksu bedellerinin taraflarına ödenmesi gerektiği yönünde ihtarname gönderildiği, ….. tarafından gönderilen ihtarnamede 01/05/2015 tarihinden itibaren kullanılan su parasının kurumlarına ödenmesi gerektiğinin de belirtildiği, bunun üzerine davalının Antalya 2.Sulh Hukuk Mahkemesine başvurarak oluşan muarazanın giderilmesi için tarafına gönderilen faturaları yatırmak üzere tevdi mahalli tayini istediği, adı geçen mahkemece ….. D.İş, ….. Karar sayı ve 20/08/2015 tarihli karar ile su fatura bedellerinin yatırılması için tevdi mahalli tayin edildiği, davalının beyanlarına göre her iki kurum tarafından gönderilen faturalardan yüksek olan tutarın esas alınarak tevdi mahalline ödeme yapıldığı, ….. Antalya 6.Asliye Hukuk Mahkemesinde …. Esas sayılı dosya ile davalı aleyhine Antalya 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D.İş sayılı dosyası üzerinden verilen tevdi mahalli tayinine ilişkin kararın kaldırılması ve tevdi mahalline yatan paraların nemalarıyla taraflarına ödenmesi talepli dava açtığı, mahkemece su ve atıksu hizmetlerini yürütme yetkisinin ……a ait olduğu gerekçesiyle …. Karar sayı ve 31/05/2019 tarihli karar ile davanın kabulüne karar verilmekle birlikte tevdi mahalli tayinine ilişkin kararın kaldırılması yönündeki taleple ilgili hüküm kurulmadığı, sadece bahsi geçen tevdi mahalli olarak tayin edilen hesaba yatan paranın tüm ferileriyle birlikte …..a ödenmesine karar verildiği, söz konusu karar aleyhine kanun yoluna gidilmediğinden kararın 10/09/2019 tarihi itibariyle kesinleştiği,tevdi mahalline yatan ve …. tarafından tahsil edilen tutarın 154.984,68 TL.olduğu, …..ın yanıtına göre tüm içme suyu hizmetlerinin tesisleri ve kuyuları ile birlikte işletilmesinin davacıdan alınarak fiilen 28/05/2015 tarihinden itibaren,… arıtma tesislerinin ise 29/12/2015 tarihinden itibaren ….a devredildiği, davacı ile …. arasında 18/12/2018 tarihinde sulhun gerçekleşerek protokol düzenlendiği, bu protokole göre içme suyuna ilişkin tüm hizmetlerin tesisleri, taşınır taşınmaz malları, su kuyuları, hak ve alacakları ile birlikte 28/05/2015 tarihinde …a devredilmiş olması sebebiyle bu tarihten itibaren içme suyu faturalarını talep yetkisinin ….a ait olacağı,…. arıtma tesisinin 29/12/2015 tarihinde …a devredilmesi nedeniyle de 28/05/2015 ile 29/12/2015 tarihleri arasındaki ihtilaflı döneme ait atık su faturalarının talep takip ve tahsil yetkisinin …. ait olacağı, 29/12/2015 tarihinden itibaren ise …a ait olacağının kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı …. , atıksu hizmeti verdiği halde abonelik kapsamında atıksu ücretinin davalı tarafından ödenmediğinden bahisle 25/06/2015 ile 31/12/2015 tarihleri arasındaki döneme ait fatura alacaklarının ödenmesi talepli icra takibi başlatmış, akabinde eldeki itirazın iptali davasını açmıştır.
Uyuşmazlığın ayrıntılı olarak yukarıda izahından anlaşılacağı üzere; davacı kurumun … ile arasındaki kira sözleşmesine istinaden içme suyu ve atıksu hizmetlerini vermesi kapsamında davalı ile aralarında içme suyu ve atıksu aboneliği ilişkisi kurulmuş ve davacı kurum tarafından bu hizmetler verilmekteyken 6360 sayılı yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte …. tüzel kişiliği son bulmuş, içme suyu ve atıksu hizmetleri ve bu hizmetlere ilişkin tüm tesisler hak ve alacaklar yukarıda belirtilen Valiliğin komisyon kararı ile …a devredilmekle …., …. halef olarak kira sözleşmesinin tarafı haline gelmiş, akabinde de sözleşmedeki hükme istinaden kira sözleşmesini feshederek içme suyu ve atıksu hizmetlerinin bundan sonra …. tarafından ifa edileceği, su faturalarının da … tarafından tahsil edileceği davacı ….a bildirilmiştir. İçme suyu tesisleri ve kuyuların fiilen 28/05/2015 tarihinde, …. arıtma tesisinin ise 29/12/2015 tarihinde fiilen davacı …. tarafından …..a devredildiği , adı geçen kurumla yapılan yazışmalardan anlaşılmakla atıksu hizmetinin 29/12/2015 tarihinden itibaren … tarafından ifa edildiği sonucuna ulaşılmaktadır. Dolayısıyla belirtilen tarihe kadar atıksu hizmetinin davacı ….. tarafından yerine getirildiği her iki kurumun da kabulündedir.
Antalya 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayı ve 31/05/2019 tarihli kesinleşmiş bulunan kararında her ne kadar içme suyu ve atıksu hizmetlerinin ve bu hizmet bedellerinin tahsil yetkisinin ….a ait olduğu kabul edilerek tevdi mahalline yatan paraların …..a ödenmesine hükmedilmiş ise de, davacı …..ın söz konusu dosyada taraf bulunmaması nedeniyle bu kararın eldeki uyuşmazlık yönünden kesin hüküm oluşturmayacağı ve davacı …..ı bağlamayacağı her türlü şüpheden uzaktır.
Davacı ….. tarafından icra takibine konu yapılan faturalandırma dönemi itibariyle …. tarafından düzenlenerek davalıya gönderilen su faturaları incelendiğinde ise sadece içme suyuna ait faturalandırmanın yapıldığı, atıksu ücretinin istenmediği, tevdi mahalline yatan ve …. tarafından tahsil edilen tutarların, … tarafından ihtilaflı dönemde tahakkuk ettirilen içme suyu bedellerine tekabül ettiği görülmüştür. Buna göre davalının tevdi mahalli tayin ettirmekle birlikte içme suyu bedeline tekabül eden tutarları tevdi mahalline yatırdığı, atıksu ücretini yatırmadığı sonucuna ulaşılmıştır. İçme suyu hizmetinin ….a devredilmesiyle birlikte içme suyu bedelinin belirlenmesinde …., kendi tarifesini uygulayarak tahakkuk yapmıştır. İhtilaflı döneme ilişkin davacı …..ın,atıksu ücretini talep etme hak ve yetkisine haiz olduğu,….ın kendi tarifesine uygun olarak içme suyu bedelini tahakkuk ettirebileceği yönündeki dairemizin benzer nitelikteki muarazanın giderilmesi talepli uyuşmazlıklarla ilgili istinaf incelemesi sonucunda verilmiş bulunan kararları, Yargıtay tarafından da onanmıştır. (Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin 2022/4231 Esas, 2022/5795 Karar sayı v.b.)
Dosya kapsamındaki hüküm kurmaya elverişli yeterlilikte bulunan bilirkişi ek raporunda hesaplandığı üzere davacı … tarafından atıksu ücreti olarak 25/06/2015 ile 31/12/2015 tarihleri arasındaki dönem için talep edilen atık su ücreti ve ödenmemesinden kaynaklı işletilen gecikme zammının hukuka uygun olduğu anlaşılmaktadır.
Tüm bu nedenlerle; dosyadaki yazılara, toplanan delillere , mahkemece kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre mahkemece tesis edilen kararda herhangi bir hukuka aykırı yön görülmediğinden davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün istinaf sebeplerinin HMK’nun 353/1.b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İncelenen kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla; davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 5.363,27 TL istinaf karar ve ilam harcından, istinaf eden davalı tarafından peşin olarak yatırılan 1.394,85 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.968,42 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydedilmesine,
3-Davalıdan peşin alınan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcının hazineye irad kaydedilmesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davalının üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının ilk derece mahkemesince istinaf talebinde bulunan davalıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi. 17/02/2023

..