Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/309 E. 2022/94 K. 24.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/09/2020
DAVANIN KONUSU: MENFİ TESPİT
İSTİNAF TALEP TARİHİ: 07/12/2020
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/01/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ: 24/01/2022

Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı 14/09/2020 tarihli kararı aleyhine davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davalının bayisi olan … A.Ş ile dijital televizyon içerik hizmetleri iş yeri kullanma sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşme doğrultusunda … yayınlarını temin ettiğini, bu sözleşme gereğince 5 adet her biri 5.220,00-TL bedelli bono düzenlendiğini, bilahare sözleşmenin 30/12/2018 tarihinde müvekkili tarafından davalıya faks çekilmek suretiyle feshedildiğini, fesih tarihinden sonraki döneme ilişkin davalının sonraki 4 adet bonoyu takip konusu edemeyeceğini, davacının sözleşmedeki muacceliyet şartına dayanamayacağını belirterek, hakkındaki takibe konu borçtan dolayı borçlu olmadığının tespiti ile tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle;müvekkilinin … ticari işyeri üyeliği satışı konusunda yetkilendirildiğini, icra takibine girişip ödeme emri gönderilmesinin muacceriyet ihbarı niteliğinde olduğunu, kaldı ki davacı ile muacceliyet sözleşmesi de yaptıklarını, davacının 5 adet bonodan ilkini ödediğini, ikincisini ödemediğini ve temerrüde düştüğünü, hem sözleşmeye hem de 6502 sayılı kanunun 19. maddesine göre borcun en az 1/4 ünün ödenmemesi halinde temerrüde düşüleceğinden muacceriyet şartının gerçekleştiğini, davacının sözleşmeyi fesh ettiğinden bahisle kendisinden diğer senetlerinin bedelinin tahsi- linin talep edilemeyeceğini iddia etmesine rağmen aralarındaki sözleşmenin 5. maddesine göre sezonluk olarak yapılan sözleşmenin davacı tarafından fesh edilmesine rağmen müvek- kilinin bedelinin tamamını hak etmiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YEREL MAHKEME KARARI: Antalya 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı 14/09/2020 tarihli kararı ile; “davanın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili 07/12/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile; davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğunu, takibe konu bonoların vadesi gelmediği halde takibe konulduğunu, senetler üzerindeki muacceliyet şartının geçersiz sayılması gerektiğini, taraflar arasındaki sözleşmesinin taksitli satış niteliğinde olduğunu, 6502 Sayılı yasanın 19.maddesinde öngörülen muacceliyet ihtarnamesinin davacıya gönderilmediğini, TBK hükümlerinin uygulanması gerektiğinin kabulü halinde dahi 259/1 maddesi uyarınca peşinatı isteme yada sözleşmeden dönme hakkının bulunduğunu, tüm taksitlerin davalıdan istenemeyeceğini, TBK 259/2 maddesinde öngörüldüğü şekilde davacının temerrüde düşürülmediğini, TBK 260/1 maddesi uyarınca davalının sözleşmeden dönmesi halinde her iki tarafın aldığını geri vermekle yükümlü olduğunu, TBK 260/2 maddesine göre davalının sözleşmeden dönmesi durumunda sadece ödenmeyen peşinat üzerinden sözleşmeden döndüğü tarihe kadar yasal faiz ile sözleşmenin kurulmasından sonra satılanın uğramış olduğu değer kaybı sebebiyle tazminat isteyebileceğini, şayet ceza koşulu kararlaştırılmışsa bunun da peşin satış bedelinin %10’unu aşamayacağını, bu yönlerden de ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tarafından feshedildiğini, fesih işlemi uyarınca davalının işlem yapmadığını, bu ihmalinden sorumlu tutulması gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK’nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda;
Dava; abonelik sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılmış icra takibine yönelik menfi tespit istemlidir.
Davanın ilk olarak Antalya 2.Tüketici Mahkemesinde … Esas sayılı dosya ile açıldığı, adı geçen mahkemece görevli mahkemenin Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan bahisle görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği, kararın kesinleşmesine müteakip Antalya 2.Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece;… Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama neticesinde … Karar sayı ve 14/09/2020 tarihli karar ile; “davanın reddine,” karar verilmiş, karar süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin işyeri kullanma sözleşmesinden kaynaklanmasına göre davacının tüketici sayılamayacağı tartışmasızdır. Bu bağlamda davacı vekilinin Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu ve somut olaya 6502 sayılı yasa hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki istinaf itirazları yerinde değildir.
Uyuşmazlığın çözümü yönünden taraflarca imza altına alınmış abonelik sözleşmesi hükümlerinin değerlendirilmesi gerekir.Ancak dosya içeriğindeki abonelik sözleşmesi suretinin bazı kısımlarının silik olduğu,abonelik sözleşmesinin tamamının dosya kapsamında bulunmadığı görülmüştür.Buna göre abonelik sözleşmesinin taraflardan temini ile tüm hükümleri birlikte sözleşme incelenip değerlendirilmeden,davacının aboneliği iptal ettirdiği yönündeki iddiası üzerinde durularak davalı şirketten aboneliğin iptal ettirilip ettirilmediği sorulup tespit edilmeden,buna ilişkin başvuru,ilgili kayıt ve belgeler getirtilip incelenmeden,davalı şirket tarafından ne kadar süreyle hizmet verildiği belirlenmeden eksik tahkikat ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen yönlerden kabulü ile delillerin gereği gibi toplanmamış olması karşısında HMK’nun 353/1-a.6 maddesine göre ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-HMK’nun 353/1.a-6 maddesi uyarınca Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 14/09/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren yerel mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacıdan peşin alınan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
5-Davacıdan peşin alınan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcının hazineye irad kaydedilmesine,
6-İstinaf eden davacının istinaf aşamasında yaptığı yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince nihai kararla değerlendirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 24/01/2022