Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/711 E. 2023/1005 K. 29.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 29/05/2023
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin Mersin ili … İlçesinde … isimli iş yerinde iklimlendirme cihazlarına ilişkin satış işlemi yapmakta olduğunu, davalı şirket ile 120.000,00.-TL tutarında iklimlendirme cihazı alımı konusunda 10/07/2021 tarihinde anlaştıklarını, müvekkilinin 50.000,00.-TL ödemeyi aynı gün kredi kartı ile, geri kalan bedeli ise 15/11/2021 tarihli 35.000,00.-TL bedelli çek ile yaptığını, davalı tarafın sadece 31/08/2021 tarihinde 45.147,25.-TL tutarındaki iklimlendirme cihazını müvekkiline teslim ettiğini, sözleşme gereği vaadettiği diğer cihazları teslim etmediğini, davalı şirket hakkında Antalya 1. ATM’ nin … E. Sayılı dosyası ile konkordato sürecinin başlamış olduğunu, bu dosyada görevlendirilen konkordato komiseri ile yaptıkları şifahen yaptıkları görüşmede şirket kasasında müvekkiline ait çeklerin bulunmadığı bilgisini aldıklarını, konkordato sürecine gören şirketin sözleşmede belirtilen edimi olan mal verme borcunu yerine getirmemiş olmasının ve çeklerin de iade edilmemesinin ve kasada da bulunmamasının davalı tarafın kötü niyetli olarak hareket ettiğini göstermekte olduğunu ileri sürerek çeklerin bedelsiz kaldığının tespiti ile karşı tarafa müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, konkordato başvurusunda bulunan müvekkili şirket hakkında mühlet kararının verilmesiyle birlikte borçlu hakkında takip yapılmasının kural olarak yasaklanmış olduğunu, bu nedenle tedbir kararının uygulanamayacağını, davacının menfi tespit açarak borçlu olmadığının tespitini isterken aslında müvekkili şirkete zaten borçlu olmayıp alacaklı olduğunu, bu konuda gerekli beyanları konkordato dosyasına sunduklarını, davacının eldeki menfi tespit davası açmasına usulen gerek bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, “…Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında; 30/09/2021 tarihli tensip zaptı ile birlikte mahkememiz dava dosyasının davalısı olan … Tic. Ltd. Şti hakkında İ.İ.K md.288/1, md.294, md.295, md.296 ve md. 297 uyarınca tüm takip işlemlerinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verildiği, 28/12/2021 tarihinde yapılan duruşma ile tensip zaptı ile birlikte verilen üç aylık geçici mühletin İ.İ.K mad.287/4 uyarınca iki ay süre ile uzatıldığı, 25/02/2022 tarihli verilen hükümle mahkememiz dava dosyasının davalısı olan … Tic. Ltd. Şti’ nin konkordato talebinin reddedildiği ve davacı yönünden verilen ihtiyati tedbir kararlarının kaldırıldığı ve konkordato komiserinin görevine son verildiği, dava dosyasına konu davanın ise; konkordato talebi reddi karar tarihinden sonra 09/08/2022 tarihinde açıldığı, davalının davacıdan alacaklı olmadığını, aksine borçlu olduğunu beyan ettiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı menfi tespit açarak borçlu olmadığının tespitini isterken aslında müvekkili şirkete zaten borçlu olmayıp alacaklı olduğunu, zamansız açılan dava için ilk derece mahkemesi konkodato davalarının reddinden sonra açılması nedeniyle usulüne uygun olduğu yönünde kanaat getirdiğini, davanın zamansız ve usulüne aykırı olarak açıldığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 4.781,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.195,42 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭3.586,28‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazine gelir kaydına, Harç tahsil müzekkeresinin İlk Derece Mahkemesince yazılmasına,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.29/05/2023

……