Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/534 E. 2023/1035 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
DAVANIN KONUSU : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 01/06/2023
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken kooperatif üyeliğinden usulsüz olarak çıkarıldığını, ihraç kararı tebligatının müvekkilinin bilinen son adresine yapılmadığını, usulsüz tebligat yapıldığını, tebligat yapılan adresin müvekkilinin ikamet etmediği adres olduğunu, müvekkilinin daha önce de davalı kooperatiften ihraç edildiğini, ihraç kararının iptali için dava açtığını, davanın Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı kararı ile müvekkili hakkındaki ihraç kararının iptaline karar verildiğini, müvekkili hakkında 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında kooperatifler kanuna aykırılıktan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğini, kooperatif yönetim kurulunun bu kararı gerekçe göstererek müvekkilinin kooperatiften ihracını karar verdiğini, bu ihraç kararın yasaya aykırı olduğunu belirterek davalı Kooperatif Yönetim Kurulu’nun … tarihli ve … sayılı müvekkilinin kooperatif üyeliğinden çıkarılmasına dair kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ortaklıktan çıkarılma kararının davacının bildirdiği adrese usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, davacının adres kaydındaki değişikliğin düzeltilmesinin kendi sorumluluğunda olduğunu, davacıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde davacının 3 aylık yasal süre içerisinde dava açmadığını, davanın öncelikle hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiğini, davanın esası yönünden ise davacının kooperatif malları ve belgeleri üzerinde işlediği suçlar nedeniyle Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında Görevi Kötüye Kullanma ve 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’na Muhalefet suçlarından yargılanarak ceza aldığını, verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına davacının itirazı üzerine kooperatif malları üzerinde işlediği suçlar sabit görülerek itirazın reddine karar verildiğini ve davacı hakkındaki mahkûmiyet kararının kesinleştiğini, davacının kesinleşmiş mahkumiyet kararı nedeniyle kooperatif ana sözleşmesi uyarınca hakkında alınan ortaklıktan çıkarılması kararında hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek davanın öncelikle hak düşürücü süre yönünden, aksi taktirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece,”…davacının kooperatif üyeliğinden çıkarılmasına ilişkin 06/09/2021 tarihli yönetim kurulu kararının davacıya 24/09/2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davanın ise bu tarihten itibaren yasal üç aylık süre dolduktan sonra 21/03/2023 tarihinde açıldığı, çıkarılma kararının tebliğine rağmen üç aylık süre içinde dava açılmadığı ve genel kurula da itiraz edilmediğinin anlaşıldığı” gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kooperatif Kanunu ve Tebligat Kanunun emredici hükümleri uyarınca üyelere yapılacak tebligatın üyenin kooperatifte kayıtlı adresine yapılmasını gerektiğini ancak müvekkilinin kapı numarasının 27/1 olmasına rağmen mernis kayıtlarına sehven 40/1 olarak kayıt edildiğini, tebligatların usulüne uygun yapılmadığını, 1. İhraç davası devam ederken 2. İhraç kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin kooperatif malı üzerinde tasarruf nedeniyle verilmiş bir mahkumiyet kararı olmadığından ihraç gerekçesinin mutlak butlanla batıl olduğunu, ana sözleşmede ve kooperatifler kanununda yazılı sebepler dışında ihraç kararı verilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1. bendi gereğince aynı kanunun 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.
01/06/2023

….