Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/414 E. 2023/381 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 07/12/2022
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 28/02/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı hakkında Alanya İcra Dairesinin … esas ile 15/08/2014 tanzim, 01/03/2017 vade tarihli, 25.000,00 TL bedelli keşidecisi davalı … olan bononun icra takibi yapıldığını, davalının borca itiraz ettiğini, herhangi bir sebep bildirmediğini ve takibin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu bononun zamanaşımına uğradığını, kambiyo senedi vasfını yitirdiğini, zamanaşımına uğrayan bonunun ispat yükünün davacıda olduğunu, bononun müvekkili tarafından teminat olarak verildiğini, müvekkilinin bilgisi dışında doldurulduğunu ve müvekkillerinin dolandırıldığını, ayrıca Alanya İcra Dairesinin …. esas sayılı icra takibine yapılan itiraz için Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas Sayılı dosyası ile itirazın iptali davasının devam ettiğini, Alanya İcra Dairesinin …. Esas sayılı icra takibine yapılan itiraz için Alanya 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas Sayılı dosyası ile itirazın iptali davasının devam ettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava, 22/11/2021 tarihinde Alanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış, anılan mahkemenin 23/11/2021 Tarih …. Esas …. Karar Sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş, karar kesinleşmekle ve talep üzerine dosya Alanya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiştir.
Mahkemece, davanın 22/11/2021 tarihinde açıldığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5/A maddesi gereği arabulucuya başvurulmasının dava şartlarından olduğunu, bu sebeple 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A /2 maddesi doğrultusunda davacıya son tutanağın 1 haftalık kesin sürede ibrazı için süre verildiğini, davacının belirtilen sürede anılan belgeyi sunmadığının anlaşılmasından bahisle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece davanın ticari uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulmadan açıldığı anlaşıldığından dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verildiğini, davalı tarafın cevap dilekçesinde davaya konu bononun zamanaşımına uğradığını, zamanaşımına uğrayan bononun ispat yükünün davacıda olduğunu iddia ettiğini, yerel mahkemece öncelikle bu hususun değerlendirilmesinin gerektiğini, davalının iddiasının yerinde görülmesi durumunda görevsizlik kararı verilmesinin gerektiğini, mahkemece eksik ve hatalı karar verildiğini, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup, zorunlu arabuluculuğa tabi davalardandır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.28/02/2023