Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/403 E. 2023/281 K. 20.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 19/12/2022
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 20/02/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket ile kumaş, havlu ve bir takım ürünlerin imalatı ve tedariki işi için anlaştığını, dvalı tarafın haksız olarak başlatmış olduğu Manavgat 2. İcra Müdürlüğü’ nün …. Esas sayılı dosyasına ilişkin takibin ekinde göndermiş olduğu faturalardaki ürünlerin bir çoğunun müvekkiline teslim edilmemiş olduğunu, davalı tarafın işbu tutumunu başkaca anlaşılan ürünlerde de sergilediğini, söz konusu takibin bilinçli olarak müvekkilinin otelinin kapalı olduğunu bilmesine rağmen müvekkiline ait otelin UETS adresine göndererek takibe itiraz edilmemesini istediğini, davalı tarafın kötü niyetle hareket ettiğini, haksız kazanç sağlama maksatlı haksız olarak icra takibi başlattığını, davalı tarafın davaya konu haksız icra takibi neticesinde müvekkili şirketin devam eden ticari hayatının sekteye uğramasının söz konusu olduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında gerçekleştirilen kumaş ve bir takım ürünlerin imalatı ve tedariki işi için akdedilen sözleşme gereği müvekkilinin üzerine düşen sözleşme bedeline karşılık çekler verdiğini, çeklerden 30/04/2022 tarihli 500.000,00 TL’ lik, 30/08/2022 tarihli 288.000,00 TL’ lik, 30/09/2022 tarihli 300.000,00 TL’ lik ve 30/10/2022 tarihli 300.000,00 TL’ lik çeklerin davalı tarafından bozdurulduğunu, toplamda bugüne kadar uhdesine 1.388.000,00TL geçtiğini, ancak müvekkiline teslim edilen kumaş ve diğer ürünlerin tutarının verilen ücretin çok altında olduğunu, davalı şirkete müvekkili tarafından sözleşmede kararlaştırılan ürünlerin anlaşılan tarihlere kadar bitirilmesi gerektiğinin defaaten söylendiğini ancak davalının sözleşmeye aykırılığının devam ettiğini beyanla davanın kabulü ile takibe konu edilen işbu icra takibinin teminatsız olarak ihtiyati tedbir ile durdurulmasına, mahkeme aksi kanaatte ise söz konusu takibin uygun bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir ile durdurulmasına, davacı müvekkilinin dava konusu icra takibince davalıya yahut sair 3.kişilere borçlu olmadığının tespitine, haksız olarak davacı müvekkilini borçlandırmaya çalışan davalının %20′ den az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece 28/11/2022 tarihli ara karar ile, davacının takipten sonra açmış olduğu menfi tespit istemli davada ihtiyati tedbir talep ettiğini, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 72/3. maddesi gereğince takipten sonra açılan menfi tespit davasında mahkemenin ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilmeyecek olması, mevcut bir durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın veyahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde ihtiyati tedbir kararı verilebilecek olmasını, ihtiyati tedbir talep eden tarafın dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunluluğu bulunmasını; talep eden tarafından ortaya konulan delillerle geçici hukuki koruma için yaklaşık ispata yeter mahiyette olması, muhtemel menfi tespit davası kazanılsa dahi sonuçsuz kalmasının önlenmesi amacıyla ve gecikmesinde sakınca görülmesi nedeniyle, menfaatler dengesi de göz önünde bulundurularak, teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi şeklinde ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili 08/12/2022 tarihli itiraz dilekçesinde, mahkemece 28/11/2022 tarihinde davacının tedbir talebinin kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğini, takibin durdurulması talebi yönünden talebin reddedildiğini ancak icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde 78.588,06 TL teminat karşılığı tedbirin kabulüne karar verildiğini, işbu kararın verilmesi için gerekli şartların oluşmadığını, davacı tarafın dilekçesinde soyut beyanlarını destekler nitelikte hiçbir belge sunulmadığını, Mahkememiz dosyasına ayıplı olduğu iddia olunan ürünler ile ilgili müvekkil şirkete yapılmış tek bir ihbar, ihtar ya da buna dair bir evrakın davacı tarafça sunulmadığını, ayrıca müvekkil tarafından takip dayanağı yapılan faturalara da yasal süresi içerisinde hiçbir itirazda bulunulmadığını, belirterek; Mahkememizce 28/11/2022 tarihinde verilen tedbir kararına itirazlarının kabulünü ve dilekçelerinde yer alan hususlar dikkate alınmak suretiyle kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkemece 19/12/2022 tarihli ara karar ile, davacını takipten sonra açmış olduğu menfi tespit istemli davada ihtiyati tedbir talep ettiğini, 28/11/2022 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir kararı verildiğini, davalı vekilince ihtiyati tedbire itiraz edildiğini, itirazın murafaalı olarak değerlendirildiğini, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 72/3. maddesi gereğince takipten sonra açılan menfi tespit davasında mahkemenin ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilmeyecek olması, mevcut bir durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın veyahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde ihtiyati tedbir kararı verilebilecek olması, ihtiyati tedbir talep eden tarafın dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunluluğu bulunmasını; talep eden tarafından ortaya konulan delillerle geçici hukuki koruma için yaklaşık ispata yeter mahiyette olması, muhtemel menfi tespit davası kazanılsa dahi sonuçsuz kalmasının önlenmesi amacıyla ve gecikmesinde sakınca görülmesi nedeniyle, menfaatler dengesi de göz önünde bulundurularak, teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi şeklinde ihtiyati tedbir talebinin verilmesi ve aynı gerekçelerle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir.
19/12/2022 tarihli ara karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yaklaşık ispat şartının gerçekleşmediğini, dava konusu hak bakımından bir tehlikenin söz konusu olmadığını belirterek ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Talep ihtiyati tedbirin kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi ara kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, ara kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi 19/12/2022 tarihli ara kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcının peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-f. maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.20/02/2023