Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
KARAR TARİHİ : 15/12/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 06/10/2023
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 15/12/2023
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, ; Davalı tarafın … AŞ aleyhine Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasıyla alacak takibi başlattığını, davalı tarafın 3. Şahıs olan müvekkili şirketin şirket adına İİK 89. Madde uyarınca 1., 20., 3. Haciz ihbarnamesi gönderildiğini, müvekkili şirketin 1. ve 2. haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz ettiğini, 89/2 cevapta … AŞ tarafından müvekkili şirket aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine dayalı Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas ve … Esas sayılı takip dosyalarının kesinleştiğini ve derdest olduğundan bu takip dosyaları üzerinde başkaca dosyalardan konulmuş hacizler bulunduğunu ayrıca 89/2 itiraz dilekçelerinde borçlunun üçüncü kişilerden alacaklı olduğu dosyalarına haciz müzekkeresi ile haciz konulabileceği 89 madde usulü ile haciz konulamayacağını kararında açıkça belirttiğini, Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas ve … Esas sayılı takip dosyalarına haciz müzekkeresi ile haciz alacaklısı … bankın hacizlerinin de bulunduğunu, bu hacizler varken tekrar 89 işleminin yasaya uygun olmadığını, davacı tarafın İcra Müdürlüğü tarafından düzenlenen 04.07.2023 tarihli şikayet konusu tensip zaptı ile 3. Şahsın ikinci haciz ihbarnamesine açıkça itiraz ettiği ve talepte belirtilen hususların yargılamayı gerektirdiği açıklaması ile üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmesi taleplerinin reddine karar verildiğini Antalya 2. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyası ile icra memurunun şikayet yoluna gidildiğini, dava konusu Bölge İdare mahkemesine taşındığını belirterek davanın kabulü ile, 89/3 haciz ihbarnamesi kapsamında müvekkilinin dosya borçlusu … A.Ş firmasına borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, 6100 sayılı HMK’nın 1. maddesindeki göreve ilişkin kuralların kamu düzenine ilişkin olduğu ve mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetileceği, İİK’nın 89/3. maddesine dayalı olarak açılan davada, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle, HMK’nın 114/(1)-c ve 115/(2). maddeleri uyarınca mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı, davalı ve dosya alacaklısı olmak üzere dosyanın tüm taraflarının tacir olduğunu, somut olayda, verilen senetlerin borca karşılık olup olmadığı, kayyımın görevli olduğu zamanda bulunduğu beyanının ticari teamüllere göre uygun olup olmadığı, ticari defterlerin usulünce tanzim edilip edilmediği ve sair hususlara ilişkin uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu, hükme esas alınan kararların somut olaya uymadığını istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 89. maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine, davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir.
Dairemizce İstinaf İncelemesi, 6100 Sayılı Hmk’nın 355. Madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İİK’nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi, “..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur…” hükmünü içermektedir. Bu hükümde belirtilen mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/3568 esas, 2016/6425 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere “İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir.”
Bu durumda İlk derece Mahkemesince, kambiyo ilişkisinin taraflarının davacı ile davalı olmaması, davacının takip borçlusu olmaması bu nedenle davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması gözetilerek HMK’nın 114/(1)-c ve 115/(2). maddeleri uyarınca mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunup, davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerek harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-c. maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.15/12/2023
…