Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
KARAR TARİHİ : 24/11/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ARA KARAR TARİHİ : 11/01/2023
DAVANIN KONUSU : Sözleşmeden kaynaklı maddi tazminat ve cezai şart alacağı
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 24/11/2023
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, 05.02.2019 tarihlinde taraflar arasında imzalanan devir taahhütnamesi ve sözleşmeye istinaden; müvekkilinin sözleşmeye uygun şekilde üzerine düşen edimleri yerine getirmesi neticesinde Güneş Enerji Santrali (GES) projesinin kabul aşamasına getirildiğini, ancak güneş enerji santralinin de hisse dahilinde olduğu davalı … Enerji San. Tic. Ltd. Şti.’nin hisselerinin %87’lik kısmının müvekkili şirkete devri sağlanmadığını ve muvazaalı bir şekilde davaya konu güneş enerji santralinin üretim tesisini … Enerji İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti’ne devrettiğini, öncelikle sözleşmeye uygun şekilde davalı … Ltd Şti’nin diğer davalı şirkete muvazaalı devir yaptığının tespitini, yapılan muvazaalı devir işleminin iptali ile sözleşmeye uygun şekilde güneş enerji santralinin de dahil olduğu … Enerji San. Tic. Ltd. Şti’nin şirket hisselerinin %87’lik kısmının müvekkili şirkete devrinin sağlanması ve bu devrin gecikmesi sebebiyle müvekkilinin uğramış olduğu zararın tazmini, sözleşmeye aykırılık sebebiyle sözleşmede kararlaştırılan ceza-i şartın ödenmesini bunun mümkün olmaması halinde müvekkilinin güneş enerji santralinin kabul aşamasına getirilmesine kadar ki süreçte yapmış olduğu masrafların, devrin yapılmaması nedeniyle uğradığı zararların tazminini, sözleşmeye aykırılık sebebiyle kararlaştırılan cezai şartın ödenmesine karar verilmesini talep ederek; ihtiyati tedbir kapsamında öncelikle davalının CK Enerji Akdeniz Elektrik’ten elde edeceği gelirlerine tedbir konulmasını talep etmiştir.
Davalı … Enerji Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekili, tasarrufun iptali davalarında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğundan görevsizlik kararı verilmesini, davacının davayı belirsiz alacak davası olarak açtığını ancak hesaplayabildiği asgari tutarı harçlandırmak zorunda olduğunu davacı tarafça eksik harcın tamamlanması gerektiğini, öte yandan dava konusu edilen sözleşmenin, limited şirket hisse devri (devir vaadi) sözleşmesi olduğunu, müvekkili şirketin iktisap ettiği herhangi bir hissesi bulunmadığını, aslında sözleşmenin hissedarla yapılması gerekirken, herhangi bir hissesi bulunmayan müvekkil şirketle yapıldığını, müvekkilinin iktisap ettiği veya devredebileceği bir hissesi bulunmadığını, söz konusu sözleşmede noter onayının olmadığından geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeyle yüklenilen edim ve bu edime bağlı cezai şartın da geçersiz olduğunu, davacının edimlerini tam ve zamanında yerine getirmediğini, sözleşmeye göre; müvekkilin başvuru süreçlerini yürüttüğü ve gerekli onayları alarak sahip olduğu GES bağlantı anlaşmasına konu santralin davacı tarafça tüm finansman maliyeti kendisine ait olmak üzere inşa edilip, süresinde geçici kabulünün yapılması karşılığında şirket hissesinin %87’sinin davacı şirkete devrinin düzenlendiğini, santralin kurulacağı Burdur ili, … Köyü, … ada, … parsel sayılı taşınmazın mülkiyetinin mülk sahibinden satın alınabilmesi için davacı tarafın, sözleşmenin akdedildiği günden itibaren 5 iş günü üçerisinde müvekkil şirkete 200.000,00.-TL ödeme yapması gerekmesine rağmen davacının bu ödemeyi yapmadığını, GES projesinin 2 yıl içerisinde bitirilip geçici kabulünün yapılması gerektiğini, aksi takdirde projenin kabulünün yapılmadığını, proje ile ilgili yürütülecek tüm faaliyetleri davacının devralmış olup projenin bitirilip geçici kabulünün yapılmasından davacının sorumlu olduğunu, proje ile ilgili tüm mühendislik, montaj, kurulum ve devreye alma işlemlerini ilgili mevzuata uygun olarak yerine getirmenin davacının edimi olmasına rağmen tüm bunlarla müvekkili şirket ilgilendiğini, davacının ödemesi gereken bedelleri müvekkilinin ödediğini, müvekkili şirketin doğrudan davacıya toplamda 155.399,77.-TL ve 114.621,98.-USD ödeme yaptığını, yine projeyi tamamlamak ve geçici kabulünü süresinde yapmakla yükümlü davacının edimlerini yerine getirmemesi ve projeyi takip etmemesinden dolayı müvekkili şirketin Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş.’ye toplamda 34.829,73.-TL güç aşım cezası ve yine davacının ödemesi gereken toplamda 141.241,30.-TL vergi ödemesi yaptığını, asıl mağdur olan tarafın müvekkili şirket olduğunun beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Enerji İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekili, tasarrufun iptali davası için mevzuatta öngörülen özel dava şartının huzurdaki davada bulunmadığını, huzurdaki dava için borçlu hakkında kesin veya geçici aciz vesikasının bulunması gerektiğini, icra takibi konusu edilen alacağın borçlusu hakkında aciz vesikasının alınması gerektiğini, ancak davanın açılması aşamasında aciz vesikasına ihtiyaç olmadığını, aciz vesikasının sonradan ikame edilebilen dava şartlarından olduğunu, alacaklının yani tasarrufun iptali davasında davacı olan kişinin davanın her aşamasında, temyiz süreci de dahil olmak üzere, aciz vesikasını mahkemeye sunabileceğini, borçlu hakkında başlatılmış olan icra takibinin kesinleşmiş olması gerektiğini, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, öncelikle davanın harç eksikliği nedeniyle reddine, bu mümkün olmadığı halde dava şartı eksiklikleri nedeniyle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 11/01/2023 tarihli ara kararı ile; “Dava konusu sözleşme gereği geç teslime dayalı maddi tazminat ve ceza-i şart istemine ilişkin olduğu ihtiyati tedbir talep edilen hususun uyuşmazlık konusu ve CK Enerji Akdeniz Elektrikten gelirlerinin dava konusu olmadığı anlaşıldığından, kaldı ki davacı tarafça dava konusu edilen talepler yönünden dava değerinin dahi belirlenmediği anlaşılmakla; davacı tarafın tedbir talebinin reddine” karar verilmiştir.
Ara karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın konusunun sözleşme gereği geç teslime dayalı maddi tazminat ve cezai şart istemine ilişkin olduğunu, 05/02/2019 tarihinde taraflar arasında imzalanan devir taahhütnamesi ve sözleşmeye istinaden müvekkilinin sözleşmeye uygun şekilde üzerine düşen edimlerini yerine getirerek geçici kabulün müvekkili şirket tarafınca yapıldığını ve tesisin bu şekilde gelir elde ettiğini, buna rağmen güneş enerji santrali projesinin kabul aşamasına getirildiğini ancak güneş enerji santralinin de hisse dahilinde olduğu davalı … Enerji San. Tic. Ltd. Şti. hisselerinin %87’lik kısmının müvekkili şirkete devrinin sağlanmayarak muvazaalı bir şekilde davaya konu güneş enerji santralinin üretim tesisini … Enerji İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne devrettiğini, öncelikle sözleşmeye uygun şekilde davalı … Ltd. Şti.’nin diğer davalı şirkete muvazaalı devir yaptığının tespitini, yapılan muvazaalı devir işleminin iptali ile sözleşmeye uygun şekilde güneş enerji santralinin de dahil olduğu … Ltd. Şti.’nin şirket hisselerinin %87’lik kısmının müvekkili şirkete devrinin sağlanması ve bu devrin gecikmesi sebebiyle müvekkilinin uğradığı zararın tazmini ve sözleşmeye aykırılık sebebiyle sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın ödenmesini, bunun mümkün olmaması halinde müvekkilinin güneş enerji santralinin kabul aşamasına getirilmesine kadar ki süreçte yapmış olduğu masrafların devrin yapılmaması sebebiyle uğradığı zararların tazminini, sözleşmeye aykırılık sebebiyle kararlaştırılan cezai şartın ödenmesine ilişkin taleplerinin bulunduğunu, ihtiyati tedbir kapsamında öncelikle CK Enerji Akdeniz Elektrik’ten muvazaalı olarak devredilen GES enerji gelirlerinin %87’lik kısmına tedbir konulmasını talep ettiklerini, nitekim müvekkiline devrin yapılmadığı süreçte 2020 yılı temmuz ayından 2021 yılı mayıs ayına kadar … Ltd. Şti. tarafından enerji gelirinin %87’lik kısmının müvekkili şirkete davalı … Ltd. Şti. tarafından gönderildiğini, ancak davalı taraf buna rağmen enerji bedelini sözleşmeyi feshettiğine ilişkin ihtarnameyi gönderdikten sonra da şirket hesabına göndererek iddialarının gerçek dışı olduğunu ortaya koyduğunu, GES projeleri için belirli bir yıl kapsamında ödeme yapıldığı gözönüne alınarak müvekkilinin uzun süren yargılama süreci sonunda davalılardan tahsil etmesinin imkansız olacağını, müvekkilinin zararının dolar ve euro kurundaki artıştan dolayı gittikçe katlandığını belirterek, mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, şirket hisselerinin devrine ilişkin sözleşmeden kaynaklı maddi tazminat ve cezai şart istemine ilişkin olup, talep, ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, ara kararın usul yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi ara kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL istinaf karar harcından mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-f. maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.24/11/2023
…