Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/2010 E. 2023/1706 K. 25.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
KARAR TARİHİ : 25/10/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 09/05/2023
DAVANIN KONUSU : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 25/10/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı … Ham. Sauna Sağlık ve Spor Tur. Tic. A.Ş.’nin Antalya 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından dava dışı … Tur. Sey. Tanıtım Org. Ve Tic. Aş. aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlattığını, davalı şirketin işbu takip kapsamında …’ye gönderdiği haciz ihbarnameleri kesinleştiğini, davalı şahıstan dolayı müvekkiline 89/1 Haciz İhbarnamesi gönderildiğini, müvekkilinin bu duruma itiraz ettiğini, müvekkiline gönderilen haciz ihbarnamelerinin hukuka aykırı olduğundan iptaline karar verilmesi ve aksi kanaatte olunması halinde ise ve 89/2 haciz ihbarnamesi usulsüz tebliğ edildiğinden 89/2 haciz ihbarnamesini ihtiva eden tebligatın ıttıla tarihinin 18.06.2021 günü olarak tespit edilmesi talebiyle 25.06.2021 günü Antalya 7. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı şikayet davası açıldığını, borçluya karşı açılan menfi tespit davası İİK 89/3 bakımından ön sorun olacağından usul ekonomisi gereği işbu davanın borçluya yöneltilmesinde müvekkilinin hukuki menfaati olduğunu, İİK 89/3’e dayalı menfi tespit davasının alacaklıya karşı açılsa da takip borçlusunu davalı olarak göstermesine engel bir durum olmadığını, müvekkiline gönderilen 89 haciz ihbarnamelerinin hukuka aykırı olduğundan merci şikayeti yapıldığını, bu şikayet neticesinin beklenmesi gerektiğini, ilgili icra dosyasının direkt olarak davalı şahsa karşı başlatılmadığını, esas takip borçlusu dava dışı … Tur. Sey. Tanıtım Org. Ve Tic. A.Ş. olduğunu ve davalı şahsın kendisine gönderilen 89 ihbarnamelerine itiraz etmediğinden ilgili borcun zimmetinde sayıldığını ve dosyaya borçlu olarak eklendiğini, yetki belgesinde ise vekil edenin … Petrol Ürünleri Tur. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin olduğunu, dosya alacaklısı davalı … Ham. Sa. Sağ. Ve Spor Tur. Tic. A.Ş. olduğunu, vekaletname bilgilerinin … Ham. Sa. Sağ. Ve Spor Tur. Tic. A.Ş.’nin çıkarttığı vekaletnameye ait olmadığını, müvekkilinin 89/1 Haciz İhbarnamesine itiraz ederek borçlu olmadığı yönünde iradesini ortaya koyduğunu, 89/2 haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğ edildiğinden müvekkilinin itiraz edemediğini ancak muttali olunması akabinde süresinde itiraz edildiğini, müvekkilinin dosya borçlusu davalı şahsa borcu olmadığı gibi 89 gereği şeklen borçlu da olmadığını, bu nedenlerle müvekkilinin icra dosyasına borçlu olarak eklenen davalı şahsa ve bu sebeple de İİK 89/1,89/2 ve 89/3 maddeleri esas alınarak gönderilen haciz ihbarnameleri sebebiyle davalı şahsa herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine, Antalya 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından müvekkiline gönderilen haciz ihbarnamesi suretiyle doğacak olan borçluluk sıfatının önlenmesine, yargılama masraf ve giderleri ile vekalet ücretine davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 08/12/2021 tarihli cevap dilekçesi ile, davacıya gönderilen İİK’nın 89/1 – 2 – 3 haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz edilmediğini, davacının …’ye borcu olup olmadığının müvekkili tarafından bilinemeyeceği için davacının borcun bulunmadığına ilişkin beyanını doğru kabul ettiklerini ve davayı kabul ettiklerini, davanın açılmasına davacının kendisinin sebebiyet verdiğini belirterek, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacının üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkemece, “… Antalya 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ve Antalya 7. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas – … Karar sayılı dosyası celp edilmiş, yapılan incelemede Antalya 2. İcra Dairesinin belirtilen dosyasında … A.Ş. Tarafından … Tur. A.Ş. Aleyhine 53.600,00.-TL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe girişildiği, takibin kesinleştiği, borçlunun borçlusu olan … isimli şahıs için alacaklının talebi üzerine haciz ihbarnameleri gönderildiği, sürelerin geçmesi üzerine İİK’nin 89. Maddesi uyarınca borcun …’nin zimmetinde sayıldığı, sonrasında alacaklının talebi ile bu kez …’nin borçlusu olduğu gerekçesiyle davacı …’e haciz ihbarnameleri gönderildiği, davacının eldeki dava ile İİK 89/3 maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespitini istediği anlaşılmıştır. Davacı haciz ihbarnamelerinin iptali ve ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi talepli şikayet yoluyla Antalya 7. İcra Hukuk Mahkemesine başvurmuş, yapılan yargılama sonucu 05/07/2021 tarih, … Esas – … Karar sayılı ilam ile şikayetin reddine karar verilmiş, kararın istinaf edilmesi sonucu Antalya Bölge Adliye Mahkemesin 12. Hukuk Dairesinin 12/10/2021 tarih, … Esas – … Karar sayılı ilamı ile …’nin alacağı nedeniyle şikayetçi …’e gönderilen 1. Haciz ihbarnamesinin 25/07/2018 tarihinde tebliğ edildiği, …’in 27/08/2018 tarihinde yaptığı itirazın süresinde olmadığı, 2. Haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin talebin reddine ilişkin kararın hatalı olduğu, dosyada 3. Kişiye borçluya borcundan dolayı haciz ihbarnamesi gönderildikten sonra borcun bu şekilde kesinleşmesi üzerine 3. Kişinin bu borcundan dolayı başka 3. Kişilere tekrar haciz ihbarnamesi gönderilmesinin hukuki sonuç doğurmayacağı, bu nedenle şikayetin kabul edilmesinin gerektiği gerekçeleriyle haciz ihbarnamesi borçlusu …’nin alacağından dolayı …’e gönderilen haciz ihbarnamelerinin iptaline kesin olarak karar verilmiştir. Davalı alacaklının davayı kabul beyanı olmasına rağmen taraflar arasında yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceği uyuşmazlık konusu olduğundan yargılamaya devam edilmiş, yargılama sırasında haciz ihbarnamelerinin iptalinin görüldüğü Antalya 7. İcra Hukuk Mahkemesinin dosyası bekletici mesele yapılmıştır. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermişse de, istinaf incelemesinden geçen karar, burada kaldırılarak haciz ihbarnameleri kesin olarak iptal edilmiştir. Haciz ihbarnameleri iptal edildiğinden eldeki davanın konusu kalmamış olup bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, istinaf mahkemesinin ” 3. Kişiye ( somut olayda … ), borçluya borcundan dolayı haciz ihbarnamesi gönderildikten sonra borcun bu şekilde kesinleşmesi üzerine 3. kişinin bu borcundan dolayı başka 3. Kişilere ( somut olayda davacı … ) tekrar haciz ihbarnamesi gönderilmesinin hukuki sonuç doğurmayacağı,” gerekçesi dikkate alındığında davacıya haciz ihbarnamesi gönderilmesini talep eden davalı alacaklı … A.Ş’nin eldeki davanın açılmasına sebebiyet verdiği ve dava açılırken haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılarak yargılama giderleri bu davalıya yüklenmiş” gerekçeleriyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme ilamının hem avukatlık ücret tarifesine hem de HMK’nın 312. maddesine uygun olmadığını, AAÜT 6. Maddesindeki; anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse bu tarife hükümleri ile belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzaladıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur hükmü uyarınca kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu olduklarının düşünülmesi halinde dahi davanın kabulü nedeniyle 1/2 oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, HMK’nın 312. maddesi uyarınca davanın açılmasına müvekkilinin değil davacının kendisinin sebebiyet verdiğini, bu nedenle müvekkilinin yargılama giderlerine mahkum edilemeyeceğini belirterek yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılarak cevap dilekçesindeki kabul nedeniyle davanın kabulüne, ancak davanın açılmasına sebebiyet verilmediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK’nın 89/3-son maddesi uyarınca üçüncü kişinin açtığı menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 12/10/2022 tarih … Esas … Karar sayılı ilamındaki; “… üçüncü kişiye, borçluya borcundan dolayı haciz ihbarnamesi gönderildikten sonra borcun bu şekilde kesinleşmesi üzerine, üçüncü kişinin bu borcundan dolayı başka üçüncü kişilere tekrar haciz ihbarnamesi gönderilmesi halinde, bu haciz ihbarnamesinin hukuki sonuç doğurmayacağının kabulü gerekir. Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmiş olması hatalıdır…” gerekçesi uyarınca davacı tarafa haciz ihbarnamesi gönderilmesinin hukuken imkansız olmasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından alınmasına yer olmadığına,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.25/10/2023