Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1935 E. 2023/1563 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
KARAR TARİHİ : 28/09/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 01/06/2023
DAVANIN KONUSU : Tazminat
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 28/09/2023

İlk derece mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında havlu ve bornoz yapımında kullanılmak üzere ham madde temini yönünde anlaşma yapıldığını, müvekkilinin yeni sezona yetiştirmek üzere üreteceği bornoz ve havluları piyasada daha iyi koşullarda satabilmek gayesiyle ticari pazar yaratmak için basiretli bir tüccar gibi davrandığını, ancak davalı firmanın sürekli hatalı kumaşlar göndermesi sebebiyle müvekkilinin siparişlerini zamanında yetiştiremediğini, bu nedenle sipariş veren birçok firmanın siparişleri iptal ettiğini, davalı firmanın teslim etmesi gereken malların 82.016,00 TL ve 11.404,00 TL tutarındaki kısmının hatalı olduğunu kabul ettiğini, bu yönde herhangi bir itirazları olmadığını, bu tutarın taraflarca cari hesaptan düşüldüğünü, müvekkilinin ciddi bir maddi kayba ve ticari itibar kaybına uğradığını, davanın kabulü ile şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminat ile ticari itibar kaybı nedeniyle 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine tam ve eksiksiz getirdiğini, karşı tarafın malları teslim aldıktan sonra müvekkiline herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığını, davacı yanın taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinden dolayı müvekkiline borcu olduğunu, müvekkilince bu borcun davacıya Denizli 3. Noterliği’nin 22/07/2014 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirildiğini, davacının bakiye borcunu müvekkiline halen ödemediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davacı taraf isteminin davalı tarafından ayıplı olarak gönderildiği iddia olunan ürünler ile bağlantılı olduğu, kesinleşen mahkemeye ait … Esas sayılı dosya ile davalının davacıya ayıplı ürün teslim etmediği hususunun sabit olduğu, davacının ayıptan kaynaklı maddi ya da manevi bir zararından bahsedilemeyeceğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafın ayıplı ve geç teslimatlar yaparak müvekkili şirketi zarara uğrattığını, bu hususun dinlettikleri tanık ifadeleri ile de ayrıca ispatlandığını, müvekkilinin yapılan ve taraflarca kabul edilen anlaşmaya itibar ederek yeni sezona yetiştirmek üzere üreteceği bornoz ve havluları piyasada daha iyi koşullarda satabilmek gayesiyle ticari pazar yaratmak için reklamasyon amaçlı koli, çanta ve kataloglar bastırdığını, davaya dayanak yapılan maddi olguların, malların satışına yönelik reklamasyon giderleri olduğunu, davalı şirketin kusurlu davranışları, gecikmiş ve ayıplı mal teslimatları nedeniyle müvekkili firmanın yapmış olduğu ticari anlaşmaların teker teker iptal edildiğini, mahkemece lehlerine olan delillerin dikkate alınmadığını beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, ayıplı ifa nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK’nın 359/3 maddesi uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK’nın 355/1 maddesi gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, davacı tarafın ayıp iddiasını kanıtlayamaması nedeniyle ayıptan kaynaklı maddi ve manevi zararları talep edemeyeceğinin anlaşılması karşısında mahkemece verilen karar hukuka uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK’nın 353/1-b-1 hükmü uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar vererek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 269,85 TL maktu istinaf karar harcının peşin yatırılan 350,00 TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 80,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa ilk derece mahkemesince İADESİNE,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 bendi gereğince aynı kanunun 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.28/09/2023