Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1786 E. 2023/1475 K. 18.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 20/06/2023
DAVANIN KONUSU: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 18/09/2023

İlk Derece Mahkemesinin ara kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili ihtiyati haciz talepli dava dilekçesinde özetle; Davalıların sözleşmeden doğan edimleri yerine getirmemeleri nedeniyle müvekkillerinin oluşan 75.000 TL ve 9455 Dolar zararının ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacılara ödenmesini, davalıların müvekkillerle akdettiği danışmanlık sözleşmesinden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemesi ve sözleşmenin davalı tarafından eylemli olarak feshedilmiş olması nedeniyle müvekkilinin sözleşmenin hükümsüz kalmış olması sonucu uğradığı zararların uzman bilirkişiye hesaplattırılarak müvekkiline ödenmesini (müvekkilinin davalı ile akdettiği sözleşme konusu işin yapılması için başkasına ödemesi gerekli varsayılan bedel ile davalının akde aykırı davranışı nedeniyle hükümsüz kalan sözleşme kapsamında davalıya ödediği bedel arasındaki fark, bilirkişi raporu soncu belirlenecek miktara artırılmak üzere HMK’ nın 107. Maddesi uyarınca şimdilik 1.000 TL belirsiz alacak), davalıların hileli hareketleri, ticari sicil kayıtlarına aykırı olarak sosyal medya hesaplarında kendilerini şirket ortağı ya da müdürü olarak göstermeleri, sürekli şirket pay devri yapmaları ve adreslerini değiştirmeleri, resmi adreslerinde bulunmamaları, davalılardan … şirketine ulaşılamaması ve kapanmış olması nedenleriyle mal kaçırma ihtimallerinin kuvvetle muhtemel olduğu görüldüğünden davalıların dava değeri kadar malvarlığı üzerine tercihen teminatsız, Mahkeme aksi kanaatte olması durumunda uygun görülecek bir teminat karşılığı ihtiyati haciz konulmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkemece 20/06/2023 tarihli ara kara ile, yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden davacılar vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının gerekçesiz olduğunu, davacı müvekkil şirketler ile davalılar arasında danışmanlık hizmet sözleşmesi yapıldığını, müvekkil şirketlerin davalılara doğrudan 45.000,00 TL ödeme yaptığını, yine davalıların yönlendirmesi sonucunda müvekkil şirketlerin okula 30.000,00 TL ayni yardım yaptığını, ayrıca müvekkil şirketlerin danışmanlık hizmet sözleşmesi uyarınca Türkiye’ye ithal edip kullanacağı ve piyasaya arz edeceği greftlerin ilk kısmı için 9.455,00 USD ödeme yaptığını, greftlerin davalılar tarafından teslim alınmaması nedeniyle iade döndüğünü ve bozulduğunu, müvekkil şirketlerin alacaklı olduğunu ve yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Talep, ihtiyati haczin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirmesine, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmemesine, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacılar vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar vekilinin İlk Derece Mahkemesi ara kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 269,85 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL istinaf karar harcının davacılardan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacıların istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-f. maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.18/09/2023