Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1487 E. 2023/1281 K. 07.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 25/04/2023
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 07/07/2023
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Talep eden vekili, müvekkili şirketin ……adında galeri işlettiği, müvekkili şirket çalışanı …’ ın 02/04/2023 tarihinde … sitesindeki … numaralı ekte görüntüsü sunulan … plakalı … marka … model araca ilişkin ilanda yazan … numaralı telefonla iletişime geçtiği, ilanda adı … olarak gözüken daha sonraları banka hesabına havale yapılırken isminin … olduğunu öğrendikleri şahsın aracın Kumluca’ da bulunduğunu aracı görmek isterlerse … ismindeki şahsın aracı gösterip satış işlemlerini yapabileceğini anlattığı, Müvekkili şirketin çalışanlarından …’ nun 03/04/2023 te … giderek … isimli şahısla buluşup aracın eksperini yaptırarak ilandaki şekle uygun olduğunu görerek 875.000,00 TL bedelle aracın satın alınması noktasında anlaşma yapıldığı, anlaşmanın ardından Kumluca 3. Noterliğine gidildiğinde karşı taraflardan …, aracın babası …’ ya ait olduğunu, onun vekaletiyle satışı yapacağını söylediği, karşı taraf …’ nun paranın …’ a ait hesaba gönderilmesi durumunda devir için gerekli imzayı atacağını teyit etmesi üzerine müvekkilinin iki ayrı ödeme ile 875.000,00 TL gönderdiği, paranın karşı taraf …’ ın hesabına geçtikten sonra müvekkilini oyalamaya çalışıldığı, müvekkilinin polis çağırdığı, bununla ilgili suç duyurusunda da bulunulduğu, aracın hala … sitesinde satış ilanında olmasından dolayı üçüncü kişilere devir ve temliğini önler şekilde ihtiyati tedbir konulmasını, araç hakkında yakalama kararı verilerek yediemin deposuna kaldırılmasını, paranın gönderildiği hesaba ihtiyati tedbir olarak bloke konulmasını, tüm davalılar yönünden 875.000,00 TL kadar ihtiyati haciz kararı verilmesini, karşı taraf aleyhine lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, “… Görev hususu kamu düzeninden olup yargılamanın her aşamasında resen değerlendirilmesi gerekir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Buna göre, bir uyuşmazlığın ticari dava nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir. 6102 sayılı yeni TTK 11.maddesine göre ticari işletme tanımı yapılmış olup, ticari işletme ile esnaf arasındaki sınır Bakanlar Kurulunca çıkartılacak kararnamede gösterilir hükümleri bulunduğundan, 21/07/2007 tarih 26589 sayılı resmi gazetede yayınlanan 2007/12362 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile esnaf, sanatkar ve tacir sanayici ayrımı belirlenmiştir. Bu belirlemeye göre VUK 177.maddesinde belirtilen hadlerden 1. ve 3. bendindeki konularda faaliyette bulunanların yarısını, 2.bendindeki faaliyetlerde bulunanların tamamı dikkate alınarak bu rakamları aşanlar Tacir olarak kabul edilmiştir. Uyap vergi kayıtları, SGK kayıtları ve yapılan işin kapsamı da birlikte değerlendirildiğinde karşı tarafların tacir olmadığı kabulüne göre TTK 4 uyarınca mahkememizin görev alanına giren işlerde uyuşmazlığın taraflarının her iki tarafının da tacir olması gerektiği” gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, talep eden vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ticari işletme olduğunu, araç satışının müvekkilinin ticari faaliyetiyle ilgili olduğunu, asliye hukuk mahkemesinin ticaret mahkemesi sıfatıyla dosyaya bakılması gerektiğine işaret ettiğini, görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, talebin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, HMK’nın 390. Maddesine göre ihtiyati tedbirin dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili mahkemeden istenebileceğine, somut davada davacı tacir ise de, davalı tarafın tacir olmayıp, uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmamasına ve satıma konu aracın özel araç niteliğinde bulunmasına (Skoda Super B) görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olmamasına, bu nedenle tedbir talebinin görevsizlik nedeniyle reddine dair kararın hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; talep eden vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Talep eden vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Talep edenin istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından karşı taraflar lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f. maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.07/07/2023

….