Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1421 E. 2023/1291 K. 07.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 13/04/2023
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 10/07/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı vekili, davalının Antalya Genel İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın haksız olduğundan bahisle iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili, icra takibine itirazın davacının iddiasının aksine süresi içinde yapıldığını, davacının davalının sözleşmesini feshetmesinin TMK 2 ile bağdaşmadığını, gecikme faizini dürüstlük kuralına aykırı sözleşmeyi fesheden davacının isteyemeyeceğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, “… İİK 67/1 uyarınca itirazın iptali davası 1 yıllık hak düşürücü süreye tabidir. Somut olayda; davacının, davacıya 27/01/2021 de icra müdürlüğünce tebliğ edilen muhtıra ile takibin durduğunu öğrendiği, bu hususu Antalya 2. İcra Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasında bizzat dava dilekçesindeki anlatımında beyan ettiği arabulucuya ise 15/10/2021 tarihinde başvurduğu, davayı ise 1 yıllık sürenin sona erdiği 09/01/2023 tarihinde hak düşürücü süre dolduktan sonra açmış olduğu” gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava açma süresinin itirazın tebliği ile başlayacağı, nitekim kanunda da itirazın iptali davası açılabilmesi için itirazın tebliğ tarihinin esas alındığını, Yargıtay içtihatlarının da bu yönde olduğunu, itirazın tebliğ edilmemesi nedeniyle hak düşürücü sürenin başlamayacağını, ayrıca takibe konu alacağın 29/12/2022 tarihine kadar müvekkilinin uhdesinde olduğu için bu tarihten önce itirazın iptali davası açmalarında hukuki yararlarının bulunmadığını, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
2004 sayılı İİK’nun 67/1 maddesinde; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Hükmü düzenlenmiştir.
İtirazın iptali davası borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren 1yıllık süre içerisinde açılmalıdır. Bu sürenin hesaplanması İİK’nun 19. Maddesi hükmünün dikkate alınması gerekir. İİK ‘nun 67. Maddesinde gösterilmiş olan bu süre hak düşürücü süredir. Nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 31/01/2006 gün, 2005/755 Esas, 2006/757 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere 1 yıllık bu süre borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren başlayacaktır. Bunun dışında herhangi bir öğrenme şekli yasada öngörülmemiştir. (Seyit Çavdar, İtirazın İptali, Borçtan Kurtulma, Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, Mayıs 2007, sayfa 23,24).
Davalı tarafından icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinin davacıya tebliğe çıkartılmaması nedeniyle 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamamış olması (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 01/12/2016 tarih, …. Esas, …. Karar sayılı ilamı) nedeniyle yargılamaya devam olunması gerekirken davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Davacının istinaf sebebi yerindedir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/04/2023 tarih ve …. Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırıldığından davacı vekilinin diğer istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA,
5-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 179,90 TL maktu istinaf karar harcının ilk derece mahkemesince talebi halinde davacıya İADESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
9-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.10/07/2023