Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1151 E. 2023/1160 K. 12.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 28/03/2023
DAVANIN KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 13/06/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; 30/09/2009 tarihli sözleşme ile davalı kooperatifin üyesi olan müvekkilinin aynı tarih itibarıyla da dava konusu taşınmazın maliki olduğu, kooperatifçe tahsisi yapılan ancak mülkiyeti tapuda maliklerine devredilmeyen 9 adet daireden müvekkiline ait olananın da kooperatifin önceki yönetimi tarafından yapılan bir kısım usulsuzlükler yüzünden 04/01/2013 tarihinde yapılan cebri icra satışı ile davalılardan … tarafından satınalındığı, alacakklı şirket ile … arasında organize bir işbirliğinin olduğu, yapılan satışın usulsüz olduğunu belirterek; taşınmazın davalı … adına olan kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline, ve tapunun … Köyü … mevkii 124 ada, 10 parselde A Blok 4 nolu B.B. de kayıtlı taşınmaz üzerine 3. Kişilere devir ve temlikin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir konulmasına, verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … vekili özetle; Müvekkilinin dava kopusu taşınmazı iyiniyetle ve cebri icra yoluyla satınladığı, bu taşınmazın ihalesi ile ilgili açılan davanın red edildiği ve red kararının Yargıtay’ca da onandığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … mirasçıları vekili 21/03/2023 tarihli dilekçesinde özetle; bu taşınmazı müvekkillerin murisinin cebri icra yoluyla yapılan satıştan edindiği, açılan ihalenin feshi davasının reddine karar verildiği ve bu red kararının kesinleştiği, müvekkili hakında yapılan suç duyurusu üzerine verilen takipsizlik kararının da kesinleştiği, davacının zararına sebep olan diğer davalılar hakkında açılan ceza davasının kesinleşmesinin beklen- mesinin müvekkilerinin hukukunu ilgilendirmeyeceğini belirterek; daha önce verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkeme istinafa konu kararında özetle; dava konusu taşınmazın davalı tarafından cebri icra ihalesine girilerek satın alındığı, satıştan sonra icra mahkemesinde açılan ihalenin feshine ilişkin davanın reddine karar verildiği, davalı ihale alıcısı hakkında bir mahkumiyet hükmü olmadığı, davaya konu taşınmaza tedbir konulması için ileri sürülen hususlar ve delillerin tedbir kararı verilmesi için yeterli ve yaklaşık ispatı sağlayıcı nitelikte olmadığı gerekçesi ile daha önce tedbir konulan dava konusu … mahallesi 124 ada, 10 parsel A blok 4 BB üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar vermiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkiline tahsis edilen taşınmazın satışının yapıldığı Denizli 3. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına konu borç- tan dolayı kooperatifin davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine ilişkin kararın kesinleştiği, dosyada mevcut delil durumunda değişen bir husus olmadığı halde mahkemece bunun gerekçe gösterilerek daha önce verilen tedbir kararının kaldırılmasının doğru olmadığı, mahkemenin tedbir konulması için ileri sürülen hususların ve delillerin tedbir kararı verilmesi için yeterli ve yaklaşık ispatı sağlamadığı yönündeki değerlindirmesinin doğru olmadığını belirterek; aksi yöndeki kararın kaldırılarak taşınmaza yeniden ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … mirasçıları vekili istinafa cevabında özetle; açılan ihalenin feshine ilişkin davanın reddedildiği, müvekkilinin bu taşınmazı cebri icra yoluyla yapılan satıştan iyiniyetle satın aldığını belirterek; istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Talep, daha önce açılan tapu iptaline ilişkin dava üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin olup mahkeme davalının tedbirin kaldırılmasına ilişkin talebinin kabulüne karar vermiştir. Uyuşmazlık tedbirin kaldırılması için gereken şartların oluşup oluşmadığı hususundadır.
Mahkeme dosyası uyap üzerinden incelendiğinde, mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebinin 21/01/2013 tarihli ara kararı ile kabulüne karar verildiği, yine uyap kayıtlarından davalı kooperatif tarafından açılan 10/06/2011 tarihli ihalenin feshine ilişkin davanın reddine karar verildiği ve red kararının onandığı anlaşılmaktadır.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK.’nun 341. Maddesine göre “İlk derece mahkemelerinin … İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz (taleplerinin kabulüne ilişkin) kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar.” İstinaf yoluna açık kararlardır. Aynı kanunun 396. Maddesine göre “Durum ve koşulların değiştiği sabit olursa, talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına teminat aranmak- sızın karar verilebilir. İtiraza ilişkin 394 üncü maddenin üçüncü ve dördüncü fıkrası, kıyas yoluyla uygulanır.” Denilmekte olup durum ve koşulların değişmesi halinde mahkemece daha önce verilen ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına ilişkin kararların istinafı 394/5. Maddesinde belirtilen istinaf kanun yoluna atıf olmadığından reddi gerekir.
Dosya içeriğine göre davacının talebi üzerine mahkemece 21/01/2013 tarihinde verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin talep davalı tarafça 21/03/2023 tarihinde yapılmış bu talep üzerine mahkeme ihtiyati tedbiri kaldırmıştır. İhtiyati tedbir kararının verildiği (2013) tarihte itiraz üzerine verilen ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin karara karşı istinaf yolu kapalıdır. Mahkemece daha önce verilen ihtiyati tedbir kararının durum ve koşulların değiştiğinden bahisle kaldırılması halinde de verilen karar kanunun istinaf yolunu gösteren 394/5. Maddesine atıf yapılmadığı için istinaf incelemesine kapalıdır. Bu sebeple davacının istinafının reddine karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak; davacı vekilinin mahkemenin istinaf yoluna kapalı olan kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun HMK m. 352/1-b gereğince usul yönünden reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-b. maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-f. maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 13/06/2023

……