Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/71 E. 2022/184 K. 04.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 02/11/2021
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 04/02/2022

İstinaf incelemesi için Mahkememize gelen dosya incelendi; Başkan’ın inceleme raporu okundu ve değerlendirildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle “…. Davalı tarafı ile yapıla nanlaşma gereğince 2018 turizm sezonunda davalı müvekkile 100.000,00 TL bedel tutara karşılık ev tekstili ürünlerinin teslimini gerçekleştirdiğini, müvekkilinin de bu bedeli çek ile ödeyeceğini, çek bedellerinin tamamının ödendiğini, davalı tarafın 100.000,00 TL tutarında mal teslim etmesi gerekirken 84.787,46 TL fatura tutarında malları müvekkiline teslim edildiğini, 2018 turizm zesonu sırasında ve sonrasında müvekkilinin bir çok kez davalı taraftan malların teslimini talep etse de geri alamadığını, bu nedenle davalı tarafa bir çok kez ihtarname ihtar edildiğini, icra müdürlüğünde alacak için ilamsız takibe geçildiğini, davalı tarafın borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla borca itirazın kaldırılmasını ve çek bedellerinin davalıdan tahsilini..” talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle “….Kemer İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası üzerinden gönderilen ödeme emrine 28.05.2019 tarihli dilekçe ile itirazlarda da belirttildiği üzere, Ticaret Sicil Gazetesi ilanı uyarınca davalı/borçlu müvekkilimiz …. Tekstil adresi; “… mah. … sok. No:…. …. ” adresi olduğundan takip ve davada yetkili icra daireleri ve mahkemeleri Denizli icra daireleri ve mahkemeleri olduğunu beyanla, davaya dayanak icra takibi ve işbu dava yetkisiz icra dairelerinde ve mahkemesinde açılmış olduğundan yetki itirazı ile davanın reddine karar verilmesini..” talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :
İlk derece mahkemesi tarafından”..Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından dava dosyasında görevsizlik kararı verildiği, kararın taraflara tebliğ edildiği ve kesinleştiği ancak, kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli yada yetkili mahkemeye gönderilmesine taraflardan biri aracılığıyla başvurulduğuna dair dava dosyası içerisinde kayıt bulunmamaktadır. Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Kemer Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 30/09/2021 gün ve … E. … K. sayılı ilamında, HSK’nın 07/07/2021 gün ve 608 s. kararı gerekçeye dayanak yapılmıştır. Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 gün ve 608 s. kararı ile, “Antalya Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin Antalya ilinin mülki sınırları (Alanya ve Manavgat Ağır Ceza Mahkemeleri yargı çevreleri hariç) olarak belirlenmesine ve iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle Mahkememizin görevsiz olduğu sonucuna varılmış ve Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle, davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine..”karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Kararı davacı yan istinaf etmiş ve ticaret mahkemesinin kararının kaldırılmasını istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :
Dava ;itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Öncelikle Kemer Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı bir görevsizlik kararı olmayıp, ” gönderme” ” devir kararı” niteliğindedir. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararına ilişkin usuli işlemlerle ilgili gerekçesi yerinde değildir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1’inci maddesi uyarınca mahkemelerin görevi ancak yasa ile belirlenebilir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir.
Anayasa’nın 37’nci maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” denilerek görev ve kesin yetki kurallarının gücü, tabii hakim ilkesi olarak ifade edilen evrensel bir ilkenin anayasa hükmü haline getirilmesi suretiyle ortaya konmuştur. Tabii hakim ilkesi gereği yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce, yürürlükte bulunan yasalar aracılığıyla görevi, yetkisi ve işleyişi belirlenmiş olan mahkemede görülmesi gereklidir.
Dava açmanın maddi hukuk ve yargılama hukuku bakımından birtakım sonuçları vardır. Dava açmanın yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından biri davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesidir (perpetuatio fori). Bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemez. Bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonuç da mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğmasıdır. Nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemeler görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemezler; bunlara bakıp sonuçlandırmak zorundadırlar.
6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nun 4/1-a ve 7/2-f düzenlemelerine göre Adalet Bakanlığının bir mahkemenin kaldırılması veya yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini karara bağlamak, Kurul Genel Kurulunun görevleri arasındadır.
Ancak yargı çevresi bir mahkemenin hangi coğrafi alandaki davalara bakacağıyla ilgili olup, bir görev kuralı niteliğinde değildir. Bu karar ancak bundan sonra o yerde görülecek davaların yargılamasını yapacak mahkemeyi belirlemek maksatlıdır.
Nitekim karar 07.07.2021 günü alınmış, ancak yürürlük tarihi 01.09.2021 olarak belirlenmiştir. Kurul’un yargı çevresi belirlemeye ilişkin kararı, sadece bu kararın yürürlük tarihinden sonra açılacak davaları ilgilendirir. Aksi fikrin kabulü halinde Kurul’un tabii hakim ilkesini çiğneyerek derdest davaları dilediği mahkemede inceletme yetkisinin bulunduğu yolunda, Anayasa’ya aykırı bir sonuca varılacaktır.
Bu nedenle ilk derece mahkemesi kararı görevsizlik verilmiş olması açısından yerinde olup, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ile
1 -Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE
2- İstinaf eden taraftan alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin olarak alınmış olmakla ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA
3- ….tarafından yapılan istinaf yargılama yargılama giderinin KENDİ ÜZERİNDE BIRAKILMASINA
4- İstinaf incelemesi duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine YER OLMADIĞINA
5- İstinaf incelemesi için yatırılan ve artan istinaf gider avansının yatıranına İlk derece mahkemesince İADE EDİLMESİNE
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-C maddesi gereğince KESİN olmak üzere 04/02/2022 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.