Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/6 E. 2022/145 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 24/11/2021
DAVANIN KONUSU : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 31/01/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Başkanın inceleme raporu okundu ve değerlendirildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
Davacı vekili dilekçesinde özetle “…..dava tarihi olan 30/09/2020 tarihi ile müvekkil tarafından mahkemenin takdir ettiği teminat dosyaya yatırıp ihtiyati tedbir kararının uygulandığı 06/10/2020 tarihi arasında davalı şirket yetkilisi/ortağı …, şirkete ait …, …, … plakalı araçları yakın arkadaşı olan 3.şahıslara devrederek şirket malvarlığını azaltarak müvekkilden mal kaçırdığını, … daha öncede Denizli Asliye Ticaret … D.İş Tespit dosyasından 03/09/2020 tarihli yapılan keşifte şirketin işyerine mahkeme heyeti ile yapılan keşifte yaklaşık 37 kilo (piyasa değeri 14.257,698 TL olan) altın diğer ortak tarafından bir gece kaçırılmış ve ertesi gün tekrardan keşif mahalline gidildiğinde işyerinin bomboş olduğu tutanak altına alınarak tespit edildiğini, bir gecede 37 kilo altını kaçırabilecek kadar gözünü kararttığını, müvekkile karşı cephe almış olan diğer ortak … şirkete ait araçları davanın açılmasından hemen sonra 3.şahıslara devrettiğini, müvekkilden mal kaçırmaya çalıştığını beyanla müvekkilin davadaki emek ve hakkının zayi olmaması ve şirket malvarlığının kaçırılmaması ve müvekkilin ileri de telafisi imkansız zararlar ile karşı karşıya kalmaması için şirketin dava tarihinden sonra devrettiği … , … , … plakalı araçlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını..” talep ve dava etmiştir.
B-) İlk Derece Mahkemesinin İhtiyati Tedbir Kararı :
İlk derece mahkemesi tarafından tensip zaptı ile
Davacı yanın ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; Davacının ekli ticaret sicil gazetesindeki şirket pay bedeline göre 920.000,00 TL nin % 15’i oranında 138.000,00 TL teminat yatırıldığında;
a- Davalı şirket adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde, ileride davacı ortağa ortaklık payının gerçek değerinin ödenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına,
b- Davalı şirket adına kayıtlı araçlar üzerine, ileride davacı ortağa ortaklık payının gerçek değerinin ödenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına,
c-Davalı şirket adına kayıtlı banka hesaplarına, ileride davacı ortağa ortaklık payının gerçek değerinin ödenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına,
d-Davalı şirketin 16 adet taşınmazdan kira geliri olması nedeniyle kira bedellerinin Vakıflar Bankası Bereketli Şubesinde açılacak hesabın tevdii mahalli olarak belirlenmesine,
Şeklinde ihtiyati tedbir konulmuştur.
C- İhtiyati tedbire itiraz :
Davalı şirket vekili itirazında “….davacının, haklı sebep olmaksızın ortaklığın feshini talep ettiği;işyerinin davacının işgalinde olması nedeniyle gerçekte yasal kanuni temsilcinin işyerine bugün dahi giremediği,davacının fesih için ileri sürdüğü sebeplerin kendisinden sadır eylemler olduğu,davalı şirketle ilgisi bulunmadığı gibi diğer pay sahibinin menfaatini aşan sebeplerde olmadığı,asılsız isnatlardan ibaret olduğu,kaldı ki tek ortaklı da şirketin devam edebileceği,iş bu davada davacının usule aykırı dosya tekemmül girişimlerine Mahkemenizce itibar edilmemesini ve davacının ayrılma akçesine konu payı muvazaalı ve şirket kanuni temsilcisi diğer pay sahibinin zor durumunun davacı tarafından istismarı ve güvenini kötüye kullanması suretiyle edinildiği,bu sebeple de hisse devir sözleşmesinin iptali istemiyle açılacak davanın şu an zorunlu olan arabuluculuk safhasında olduğu bilgisi ile anlaşma sağlanamaması durumunda şimdiden iş bu davadan önce anılan ihtilafın karara bağlanmasının beklenilmesi gerekeceği (bekletici mesele),bu arada şirket tüm malvarlığı üzerine konulan ihtiyati tedbir kararının ölçülülükten uzak olduğu,davacının ayrılma akçesinin şirketin tüm malvarlığı nispetinde olmadığının aşikar olduğu, şirketin piyasada iş yapabilmesine imkan bırakmadığı,tedbir kararınızın faal şirketi gayrifaal konuma zoraki sokmakta olduğu için de ticari hayatı sürdürülemez kılındığı,kanun koyucunun bu sonuçlara yol açması için mevzuatta yer vermediği anılan önleyici tedbirde maksadın ve ölçülülüğün aşıldığı,tedbir kararının kaldırılmasını…” talep etmiştir.
Feri müdahil itirazında 09/11/2020 tarihli itirazında ihtiyati tedbir koşullarının bulunmadığı ve tedbir nedeni ile şirketin iş göremez hale geldiğinden bahisle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
D-)İlk Derece Mahkemesinin İtiraz Hakkındaki Kararı :
İlk derece mahkemesince itiraz ve talepler hakkında uygun bir süre içinde murafaa duruşması yaparak bir karar vermesi gerektiği halde gerek UYAP taki tüm ara kararlar incelendiğinde ve gerekse UYAP ‘tan tüm duruşma zabıtları incelendiğinde bir karar vermediği, ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik feri müdahilin ikinci başvurunun son celse reddedildiği görülmüştür.
E-) İSTİNAF BAŞVURUSU:
Feri müdahil itirazları hakkında gerekçeli bir karar verilmediğinden kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :
Dava ;ortaklığın feshi ve ayrılma payına ilişkindir.
İstinaf edilen husus ise ihtiyati tedbire itiraz hakkındadır.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK 394. Maddeye göre üçüncü kişinin menfaati etkilendiği hallerde ihtiyati tedbire itiraz hakkı vardır.
Davalının da ihtiyati tedbire itiraz hakkı vardır.
Mahkemenin ihtiyati tedbire itirazı duruşmalı olarak incelemediği , gerekçeli olarak da bir karar yazmadığı görülmektedir. UYAP taki ara kararların başka hususlara ilişkin olduğu , duruşma tutanaklarında da itiraz hakkında değerlendirme yapılmadığı ve son celseki kararın ilk yapılan itiraza ilişkin olmadığı görülmüştür.
Oysaki ihtiyati tedbire veya hacze itiraz hakkında mümkün olan en kısa sürede murafaa duruşması açılara inceleme yapılmalıdır. Teftiş raporlarında bu sürenin üç haftayı aşması tenkid nedeni yapılmaktadır. Eldeki davada ise yaklaşık 1 yılı aşkın zamandır murafaasının yapılmadığı görülmüştür.
Mahkememizce istinaf başvurusunun incelenebilmesi için öncelikle itiraz üzerine bir karar verilmesi gerekmekte olup, bu yönde karar verilmediğinden incelenebilecek bir karar da yoktur. Bu nedenle dosyanın usul eksikliklerini tamamlamak için ilk derece mahkemesine iade edilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile
1-İhtiyati tedbire itiraz hakkında duruşmalı inceleme yapılmadan ve karar verilmeden dosyanın istinafa gönderildiği anlaşılmakla HMK 341 ve 355. Maddesi gereğince GERİ ÇEVRİLMESİNE
2-İstinaf eden feri müdahil tarafından yatırılan peşin harcın inceleme yapılmadığından talep halinde yatırana ilk derece mahkemesince İADE EDİLMESİNE
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28/01/2022 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.

……