Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/3100 E. 2023/85 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 25/11/2022
DAVANIN KONUSU : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 19/01/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili şirketin kurulduğu tarihten bu yana tarım sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkil kendisine ait … isimli şirketin merkezinin bulunduğu İtalya, Benevento Ticaret Sicil Müdürlüğünde 25/05/2004 tarihinde tescil ettirdiğini, müvekkilinin davalı ile distribütör olarak çalıştığını, davalı tarafın müvekkilden ürün aldığını, müvekkili ile davalı şirket arasında 06/11/2020 tarihli Satış Hakkı sözleşmesi akdedildiğini, davalı şirket tarafından müvekkilinin ürettiği … isimli ürüne benzer bir seri ürün üretildiğini, satışının ve tanıtımının yapıldığını, akdedilen sözleşmeye karşı aykırı davranıldığını, müvekkili tarafından üretilen ürünün izinsiz ve habersiz bir şekilde kullanıldığını, müvekkil tarafından sözleşmeyi ihlal etmesi ile ilgili olarak davalı tarafın anlaşmaya davet edildiğini, sonuç alınamadığını, İzmir 38. Noterliğinin 22/09/2022 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cezai şartın ödenmesinin talep edildiğini, davalı tarafça hiçbir ödeme yapılmadığını, sözleşmeye aykırılıkların tespit için Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını, uyuşmazlığın çözümü için arabulucuya başvurulduğunu, anlaşma sağlanamadığını, sözleşmeye göre yetkili mahkemelerin Antalya mahkemeleri olduğunun kararlaştırıldığı, taraflar arasındaki 06/11/2020 tarihli sözleşmenin ve ticari ilişkinin varlığının ihtilafsız olduğu, davalı tarafça sözleşmeye aykırı davranıldığının ikrar edildiği, davalının gönderilen ihtara rağmen ödeme yapmadığı ve temerrüde düştüğü, tarafların konumları ve davalının sözleşmeye aykırı davrandığının sabit olduğunu belirterek müvekkilinin alacağının tahsilinin imkansız hale gelmesini sağlayacak işlemlerde bulunmasını önlemek amacıyla davalı adına kayıtlı taşınmaz, araç, menkuller ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının dava değeri kadar teminatsız olarak yada uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyati haciz karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 25/11/2022 tarihli ara karar ile, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiği, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki hususları tekrarla taraflar arasında 06/11/2020 tarihli “satış hakkı sözleşmesi” imzalandığını, davalı tarafça müvekkiline hiçbir bildirim yapılmadan ve müvekkilinin haberi ve izni olmaksızın haksız ve kötü niyetli şekilde “… ” adını kullanarak benzer bir seri ürün üretildiğini, satışının ve tanıtımının yapıldığını, davalının bu şekilde sözleşmeye açıkça aykırı davrandığını, davalının Serik 1.Noterliğinden keşide edilen 28/09/2022 tarih ve … yevmi no’lu ihtarnamesi ile “… ” isimli ürünleri ürettiklerini ve satışını yaptıklarını ikrar ettiğini, davalının sözleşmeyi ihlal etmesi nedeniyle müvekkilinin sözleşme uyarınca belirlenen cazai şart alacağına hak kazandığını, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiğini istinaf sebebi olarak bildirmiştir.
Dava cezai şart alacağı istemine ilişkin olup, istinafa konu karar ihtiyati haciz talebinin reddi kararıdır.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence altına almak için mahkeme kararı ile, borçlunun mallarına geçici olarak el konulması olarak tanımlanmaktadır. İhtiyati haciz talep edebilmek için, İİK’nın 257/1. maddesine göre alacağın para alacağı olması, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş olması ya da İİK’nın 257/2. maddesindeki şartların gerçekleşmiş bulunması gerekir.
İİK’nın 258/1. maddesinin ikinci cümlesinde “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebebi hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.” şeklinde yapılan düzenleme ile alacaklının ihtiyati haciz talep edebilmesi ve ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı ve istenebilir olduğunun tam ve kesin olarak ispat edilmesi gerekliliği aranmamış, bu konuda mahkemeye kanaat getirecek delillerin sunulması yeterli kabul edilmiştir.
Somut olayda, talep edenin alacağının dayanağı taraflar arasında düzenlenen 06/11/2020 tarihli sözleşmeye dayanmakta olup, cazai şart alacağının varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden bu aşamada yaklaşık ispatın gerçekleştiğinden bahsetmek mümkün değildir. İlk Derece Mahkemesinin de bu gerekçelerle talebi reddetmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi ara kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-f. maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.19/01/2023