Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/3075 E. 2023/355 K. 27.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ:ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 30/09/2022
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 27/02/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili özetle; birleşen dosya davalısı keşideci … tarafından bedeli “ödenmediğinde sorumlu olunmayacağı” yönünde bir şerh yazılmak suretiyle keşide edilen çeke dayalı olarak müvekkili tarafından davalı ciranta aleyhine Antalya 2. İcra Müdür- lüğü’nün …. E. Nolu dosyasıyla takip yapıldığını, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, keşidecinin keşide ettiği çek üzerine belirtilen şekilde bir kayıt koymasının bu çekten dolayı sorumluluğu ortadan kaldırmayacağını, süresinde ibraz edildiğinde muhatap tarafından karşılığının olmadığına ilişkin kayıt yazılan çeke dayalı müvekkili hamilin müra- caat sorumlularına gidebileceğini belirterek; davalıların itirazının iptaline ve % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Asıl dosya davalısı vekili özetle; müvekkili hakkındaki takibe dayanak çekin zamanaşımına uğradığı için kambiyo senedi vasfını kaybettiğini, davaya bakmaya görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi, yetkili mahkemenin de davalının yerleşim yeri ve çekin keşide yeri olan Eskişehir Mahkemesi olduğunu, bir yıllık dava açma süresinin de geçi- rildiğini belirterek; davanın reddi ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalısı … özetle; hakkındaki takibe dayanak çek- lerden dolayı kendisinin sorumluluğunun zamanaşımına uğradığı, alacaklı ile arasında hiç bir ticaret olmadığını, hakkındaki takibe dayanak çekleri kendisinin diğer davalı …’a hatır çeki olarak verdiğini belirterek; davanın reddine, %20’sinden az olmamak üzere tazmi- nata hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkeme istinafa konu kararında özetle; TTK’nın 814/1 maddesi uyarınca hami- lin, sahip olduğu başvurma haklarının, ibraz süresinin bitiminden itibaren altı ay geçmekle zamanaşımına uğrayacağı, takibe 08/10/2018 tarihinde geçilmiş olması ve bu 6 aylık zamana- şımını kesen bir işlem yapılmaması sebebiyle davacının, davalı … yönünden müra- caat hakkını kaybettiği;
Yine TTK 814. maddesi gereğince hamilin keşideciye karşı olan müracat hakkına ilişkin zamanaşımı süresi dolduğu gibi TTK. Nun 732. Maddesi gerğince sebepsiz zenginleşmeye dayalı 3 yıllık alacak zamanaşımı süresinin de takip tarihi itibariyle dolduğu gerekçesi ile takibe dayanak çeklerin keşidecisi olan diğer davalı … yönünden de davanın reddine karar verilmiş; davaların birleştirilmiş olmasına rağmen davaların birlikte açılmış olduğu gerekçesi ile de yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden ortak hüküm kurulduğunu belirterek; birleşen ve asıl dava yönünden zamanaşımına ilişkin dava şartı yokluğundan her iki davanın usulden reddine, davalı … un kendisini bir vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle lehine maktu vekalet ücreti tayinine, yargılama masraflarından ve arabulucu ücretinden davacının sorumlu tutulmasına karar vermiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; TTK m. 730/I-b.4, ve TTK m.597. maddesi gereğince, emre yazılı bir çeki temlik cirosu ile devreden kişinin çek bedelinin ödenmemesinden dolayı kendisinden sonra gelenlere karşı sorumlu olduğu halde davanın reddine karar verilmesinin;
Davalılardan …, arabuluculuk görüşmelerine katılmadığı halde davanın reddi sebebiyle kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden bahisle lehine vekalet ücreti veril- mesinin ve aynı sebeple arabuluculuk ücreti ile yargılama masraflarından müvekkilinin sorumlu tutulmasının da doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasına, davanın kabu- lüne, yargılama masraflarından davalının sorumlu tutulmasına davalı …. lehine veka- let ücreti verilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ibraz süresinde bankaya ibraz edildiği halde ibraz tarihinden itibaren 3 yıl içinde takibe konu edilmeyen çeklere dayalı genel haciz yolu ile keşideci ve lehtar hakkında girişilen takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Mahkemece dava takibe konu alacağın her iki davalı yönünden zamanaşımına uğradığından bahisle reddedilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyada mevcut takip dayanağı çeklerin muhatabı …. Şubesi, keşi- decisi davalı …, lehtarı diğer davalı … olan ilki 28/02/2015 keşide tarihli 15.000,00 TL bedelli; ikincisi 31/03/2015 keşide tarihli ve 15.000,00 TL bedelli çekler oldu- ğu, …. ile davacı arasında bir 3. Bir kişinin ciranta sıfatıyla bulunduğu, her iki çekin de bankaya ibrazında karşılıksız olduğuna ilişkin banka tarafından kayıt düşüldüğü, takibe dava- cı alacaklı tarafından 08/10/2018 tarihinde geçildiği, davalı … tarafından 14/10/2018, Mehdi tarafından 13.11/2018 tarihinde borca ve ferilerine yapılan itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür. görülmektedir.
TTK.nun 814. Maddesine göre “Hamilin, cirantalarla düzenleyene … karşı sahip olduğu başvurma hakları, ibraz süresinin bitiminden itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.” Çeklerin ilkinin keşide tarihi 28/02/2015 olup keşide yeri ve muhatap banka adresi Eskişehir olduğundan ibraz süresinin sonu 10/03/2015 dir. Bu tarihten itibaren 3 yıllık süre 10/03/2018 tarihinde dolar. Dolayısıyla takip tarihi olan 08/10/2018 tarihi itibarıyla 3 yıllık zamanaşımı süresi dolmuştur. Mahkemenin davalı lehtar … hakkındaki davanın red- dine ilişkin kararı yerinde ise de zamanaşımına ilişkin red kararlarının esasa ilişkin olduğu- nun gözetilmemesi sebebi ile hatalı bulunmuştur.
Öte yandan TTK.nun 832/1m maddesi gereğince poliçeye ilişkin 732. Maddesine göre “Zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla, düzenleyenin … poliçeden doğan yükümlülükleri düşmüş bile olsa, bunlar poliçenin hamiline karşı, onun zararına zenginleşmiş olabilecekleri kadar borçlu kalırlar.” Yine bu takdirde “Zamanaşımı süresi, poliçenin zaman- aşımına uğradığı tarihi takip eden tarihten itibaren bir yıldır; ispat yükü, sebepsiz zenginleş- mediğini iddia edene aittir.” İlk çek için zamanaşımı süresinin 10/03/2018 tarihinde dolacağı ve bu tarihten itibaren 1 yıl içinde yani 10/03/2019 tarihinden önce takibe girişildiğinin anla- şılması karşısında davacı hamilin keşideciye karşı olan sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak hakkı geçerliliğini korumaktadır. Bu bakımdan mahkemenin davalı keşideci …. yönünden verdiği davanın reddine ilişkin kararı yerinde değildir.
Arabuluculuk kanunun 18/11. Maddesine göre “Taraflardan birinin geçerli bir maze- ret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda … bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez.” Dava dilekçesi ekinde bulunan arabuluculuk son tutanağı incelendiğinde ise davalı …’un arabuluculuk ilk toplantısına katılmadığı görülmektedir. Bu durumda adı geçen davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle lehine vekalet ücreti tayini doğru olmadığı gibi yargılama masraflarından da sorumlu tutulması gerekir.
Son olarak davalı …’ın hakkındaki takibe borç ve ferileri yönünden itiraz etmiş olması, mahkemece sebebsiz zenginleşmediğini ispatlamak için kendisine delil bildirmek üzere süre verildiği, bu sürede herhangi bir delil bildirilmediği gibi davalının cevap dilek- çesinde de bir delile dayanmadığı anlaşıldığından dairemizce işin esasına girilmesi ve …Yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Takibe dayanak çeklerden ilkinin ibraz süresinin sonun 10/03/2015 olması, dava- cının takibinde yıllık %9 oranında faiz talep etmesi takip tarihi itibarıyla ibraz tarihinden itibaren 3 yıl 222 gün geçmesi sebebiyle yapılan hesaplamada bu 15.000 TL asıl alacağın işlemiş faiz miktarı ((3×9)+5,55=32,55) 4.882,50 TL; 2. Sinin ibraz süresinin sonu 10/04/2015 olup takip tarihi itibarıyla 3 yıl 191 gün geçmese sebebiyle yapılan hesaplamada bu 15.000 TL alacağın işlemiş faiz miktarı ((3×9)+4,775=31,775) 4.766,25 TL etmektedir. Davacı ise ilk çek için 4.863,70 TL, 2. Çek için 4.749,04 TL işlemiş faiz talep etmiştir. Davacının talebi yapılan hesaplamadan daha azdır. Öte yandan her iki çekin de süresinde bankaya ibraz edildiğinin anlaşılması karşısında davalının temerrüde düştüğünün de kabulü gerekir. Belirtilen bu gerekçelerle davacının istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerek- miştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince esastan kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİnin 30/09/2022 tarih ve …. Esas ….Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
a-Asıl dosya davalısı …a karşı açılan itirazın iptaline ilişkin davanın esastan REDDİNE,
Davanın zamanaşımı sebebiyle reddedilmiş olması karşısında davalının tazminat talebinin REDDİNE,
Arabuluculuk Kanununun 18/11 maddesi gereğince davalı … vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
b-Birleşen Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas …. karar sayılı dosya davalısı … yönünden davanın KABULÜNE,
Davacı tarafından davalı … hakkında Antalya 2. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası üzerinden girişilen takibe adı geçen davalının yaptığı itirazın iptali ile takibin takipte belirtilen şartlar ile aynen devamına,
Kabul edilen miktar üzerinden alacağın likid, itirazın haksız olması gözetilerek (39.612,74 TL %20) %20 oranındaki 7.922,54 TL tazminatın adı geçen davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.705,95 TL harçtan peşin olarak yatırılan 526,49 TL harcın mahsubuyla bakiye 2.179.46 TL harcın davalı …’dan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ile 526,49 TL peşin harç olmak üzere toplam 580,89 TL harcın davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafından yapılan davetiye gideri 434,50-TL davetiye, 92,00-TL posta mas- rafı olmak üzere toplam 526,50 TL yargılama masrafının davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 23/12/2022 tarih ve …. Esas – …. Karar sayılı, …. Harç sayılı Harç Tahsil Müzekkeresinin ilk derece mahke- mesince İPTALİNE,
Arabuluculuk aşamasında sarf edilen 1.320 TL’nin yargılama gideri olarak 6183 sayılı kanuna göre tahsil edilmek üzere davalıdan alınarak Hazineye İRAT KAYDINA,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince davacıya İADESİNE,
3-İstinaf incelemesi yönünden;
a-Davacının istinaf başvurusu kabul edildiğinden 492 Sayılı Harçlar Kanunu gere- ğince peşin olarak yatırılan 80,70 TL maktu istinaf karar harcının talebi halinde davacıya İADESİNE,
b-Davacı tarafından istinaf incelemesi için yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 52,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 272,70 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
c-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
d-İstinaf gider avansından kullanılmayan kısmının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
4-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi. 27.02.2023
….