Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2928 E. 2022/1841 K. 19.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 24/10/2022
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 19/12/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalının … Limited Şirketinin tek başına temsil ve ilzam yetkisine sahip olduğu 15.09.2022 tarihinde müvekkili şirkete ait olan ve yaklaşık 900.000,00 TL değerindeki … plaka sayılı aracı diğer şirket ortaklarının rızası ve bilgisi dışında 174.000,00 TL satış bedeli göstererek noterde devrettiğini, devir alan ile birlikte aynı irade içinde müvekkili şirkete ait aracı devir işlemi ile müvekkili şirkete zarar verecek şekilde kendi menfaatlerine göre devir işlemi yapıldığını, bu nedenlerle yaklaşık ispat kuralı gerçekleşmiş olup, şirkete tazmini gereken bedelin dava sonunda semeresiz kalmaması için Denizli … İlçesi ve … İlçesi Tapu Müdürlüğünde davalı adına kayıtlı olan tüm gayrimenkuller üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 24.10.2022 tarihli ara karar ile, İİK 257 ve devamı maddeleri gereğince davacının dava dilekçesine eklediği belgelerin alacağın varlığı, miktarı, istenebilir olduğu hususunda kanaat uyandırıcı nitelikte olmadığı, alacağın varlığının yargılamaya muhtaç olduğu ve davalının mal kaçırmaya yönelik tasarruflarının bulunduğuna dair dosyada bir delil bulunmadığı gerekçeleriyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki hususları tekrarla sundukları belgelerle alacağın varlığı ve muaccel olduğunu yaklaşık olarak ispat ettiklerini, davalı ve devralan hakkında Denizli Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını, Denizli Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma nolu dosyası üzerinden soruşturmanın devam ettiğini, devralanın aracı başka birisinin üzerinden … adresinden 900.000,00 TL bedelle ilana koyduğunu istinaf sebebi olarak bildirmiştir.
Dava şirket yöneticinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin olup, istinafa konu karar ihtiyati haciz talebinin reddi kararıdır.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, yasal şartlar oluşmadığından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence altına almak için mahkeme kararı ile, borçlunun mallarına geçici olarak el konulması olarak tanımlanmaktadır. İhtiyati haciz talep edebilmek için, İİK’nın 257/1. maddesine göre alacağın para alacağı olması, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş olması ya da İİK’nın 257/2. maddesindeki şartların gerçekleşmiş bulunması gerekir.
İİK’nın 258/1. maddesinin ikinci cümlesinde “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebebi hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.” şeklinde yapılan düzenleme ile alacaklının ihtiyati haciz talep edebilmesi ve ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı ve istenebilir olduğunun tam ve kesin olarak ispat edilmesi gerekliliği aranmamış, bu konuda mahkemeye kanaat getirecek delillerin sunulması yeterli kabul edilmiştir.
Somut olayda, talep edenin alacağının dayanağı yöneticinin sorumluluğuna dayanmakta olup, talep edilen tutar tazminat mahiyetinde bir alacaktır. Tazminat talepleriyle ilgili ihtiyati haciz kararı verilmesine yasal bir engel olmamakla birlikte, tazminatı miktarı ve muaccel olduğunun yaklaşık olarak ispat edilmesi gerekmektedir. Talep dilekçesine ekli belgeler nazara alındığında istenen tazminatla ilgili bu aşamada yaklaşık ispatın gerçekleştiğinden bahsetmek mümkün değildir. İlk Derece Mahkemesinin de bu gerekçelerle talebi reddetmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi ara kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-f. maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.19/12/2022

….