Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2842 E. 2023/151 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 14/10/2022
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 02/02/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müflis …A.Ş hakkında Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı kararı ile iflasına karar verildiğini, iflas tasfiyesinin Denizli 5. İcra Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasından yürütüldüğünü, iflas müdürlüğünün müflis şirketin mal varlığı araştırmalarına başladığını, bu süreçte müflis şirketin alacaklısı olduğu çekler tespit ettiğini, bu çeklerin ibraz süreleri yaklaştığından her birini ilgili banka şubelerine teslim ettiğini, bu aşamada müflis şirket emrine keşide edilmiş …bank A.Ş. … Şubesine ait 26/10/2016 tarihli … seri numaralı, keşidecisi … Tekstil olan 15.000,00 TL bedelli çek bedelinin Denizli 5. İcra İflas Müdürlüğü hesabına yatırılması, karşılığı olmaması halinde banka garanti tutarının ödenerek gerekli meşruhatlar işlendikten sonra onaylı suretinin gönderilmesi doğrultusunda davalı bankaya 02/11/2016 tarihli müzekkere yazıldığını, çek aslının aynı gün davalı bankanın Denizli şubesine teslim edildiğini, bankanın tutarsız cevaplar vermesi üzerine iflas masasının alacağının tahsili için davalı banka hakkında Denizli 2. İcra Müdürlüğü … esas sayılı icra takibi başlatıldığını, davalı bankanın yetkiye, borca ve takibe itiraz ettiği için takibin durduğunu beyanla davacının yetkiye ilişkin itirazlarının reddini, takibin devamını, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafının davalıya tahmilini, takibe kötü niyetiyle itiraz eden davalının icra inkar tazminatı yanında HMK 329 uyarınca vekalet ücreti ve disiplin para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, …A.Ş tarafından iflas erteleme başvurusunun henüz kesinleşmediğini, dosyanın İstinaf incelemesi aşamasında olduğunu, şirkete TMSF’nin kayyım olarak atandığının davacının da kabulünde olduğunu, kayyum olarak TMSF’nin atandığı şirketlerde Fon Kurulu tarafından görevlendirilen tasfiye komisyonu, adli işlemler veya davalar bakımından taraf ehliyetine sahip olduğunu, çekin müvekkili bankaya ibraz edildiği tarihte şirketi temsile TMSF’nin yetkili olduğunu, mahkemenin aksi görüşte olması halinde davanın TMSF’ye ihbar edilmesini, dava konusu çekin keşide edildiği tarihte TMSF’nin kayyım olarak atandığına dair ceza mahkemesi kararı bulunması sebebiyle TMSF tarafından ibraz edilmeyen çekin ödenmemesinin hukuka uygun olduğunu, bir an için söz konusu çekin yetkili kişi tarafından ibraz edildiği kabul edilse dahi söz konusu davanın reddi gerektiğini beyanla davacı tarafın çekin hamili olan şirketi temsil yetkisi bulunmaması sebebiyle davanın usulden reddini, asıl alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, davacı taraf hakkında HMK 329 maddesi hükmünün uygulanmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, “… mahkememizin 15/02/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı ile “Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davalı tarafça müflis şirketi temsile yetkili kurumun TMSF olduğu iddia edilerek çek yetkili kişilerce ibraz edilmediği gerekçesi ile ödenmemiş ise de müflis şirket hakkında Mahkememizin … E-… K sayılı ilamı ile iflas kararı verilmiş olup, verilen bu karar Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 10/11/2020 tarihli kararı ile onanarak kesinleşmiştir. TTK’nun 529/1-e.maddesi uyarınca iflas Anonim Şirketler için bir sona erme sebebidir, ve sona eren şirket TTK’nun 533.maddesi uyarınca tasfiye haline girer. TTK’nun 534.maddesi uyarınca ise “İflas halinde tasfiye, iflas idaresi tarafından İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılır. Şirket organları temsil yetkilerini ancak şirketin iflas idaresi tarafından temsil edilmediği hususlar için korurlar.” Buna göre, iflas tasfiyesi kapsamında müflis şirketin alacağı olan çek bedelinin davalı bankaya yazılan müzekkere karşısında ödenmesi gerekmekte olup, davalı tarafın aksi yöndeki işlemi hukuka aykırı olduğundan subut bulan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiş, davacı tarafın davalı aleyhine HMK 329.maddesi uyarınca vekalet ücreti ve disiplin para cezasına hükmedilmesi talebi ise taraflar arasındaki uyuşmazlık hukuki değerlendirmeyi gerektirdiğinden yerinde görülmemiştir. ” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, kararın davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin … E – … K sayılı ilamı ile “…Davacı şirket hakkında; Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyası ile iflas erteleme talebinin reddi ile iflasına karar verildiği, kararın istinaf incelemesinin Mahkememizin … Esas sayılı dosyası üzerinden yapıldığı ve … Karar sayılı karar ile istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın da temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği ve iflas kararının bu şekilde 10/11/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.6100 sayılı HMK’nın 84/1-b maddesine göre; “Davacının daha önceden iflasına karar verilmiş, hakkında konkordato veya uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırma işlemlerinin başlatılmış bulunması; borç ödemeden aciz belgesinin varlığı gibi sebeplerle, ödeme güçlüğü içinde bulunduğunun belgelenmesi” durumunda teminat gösterilir.
Yine 88/1 maddesi “Hâkim tarafından belirlenen kesin süre içinde teminat gösterilmezse, dava usulden reddedilir.” hükmünü içermektedir. Ayrıca HMK’nun 114/1-ğ maddesi uyarınca, teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi dava şartı olarak düzenlenmiştir. Somut olayda, ilk derece mahkemesince esasa ilişkin inceleme yapılmış ise de; öncelikle HMK’nın 84/1-b maddesi uyarınca karşı tarafın muhtemel yargılama giderlerini karşılamak üzere takdir edilecek teminatı depo etmesi hususunda davacı vekiline kesin süre verilmesi gerekli olup anılan husus dava şartı olup mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır.” gerekçesiyle kaldırılarak dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizce istinaf ilamı doğrultusunda tensip tutanağı ile davacı vekiline HMK 84/1-b maddesi uyarınca dava değerinin % 10’u olarak belirlenen teminatı mahkememiz veznesine depo etmek üzere kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde belirlenen teminatın mahkememiz veznesine yatırıldığı anlaşılmıştır. Buna göre Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin … E – … K sayılı ilamı doğrultusunda öncelikle teminata ilişkin dava şartı eksikliği tamamlanmakla mahkememizin 15/02/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamında belirtilen “Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davalı tarafça müflis şirketi temsile yetkili kurumun TMSF olduğu iddia edilerek çek yetkili kişilerce ibraz edilmediği gerekçesi ile ödenmemiş ise de müflis şirket hakkında Mahkememizin … E-… K sayılı ilamı ile iflas kararı verilmiş olup, verilen bu karar Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 10/11/2020 tarihli kararı ile onanarak kesinleşmiştir. TTK’nun 529/1-e.maddesi uyarınca iflas Anonim Şirketler için bir sona erme sebebidir, ve sona eren şirket TTK’nun 533.maddesi uyarınca tasfiye haline girer. TTK’nun 534.maddesi uyarınca ise “İflas halinde tasfiye, iflas idaresi tarafından İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılır. Şirket organları temsil yetkilerini ancak şirketin iflas idaresi tarafından temsil edilmediği hususlar için korurlar.” Buna göre, iflas tasfiyesi kapsamında müflis şirketin alacağı olan çek bedelinin davalı bankaya yazılan müzekkere karşısında ödenmesi gerekmekte olup, davalı tarafın aksi yöndeki işlemi hukuka aykırı olduğundan subut bulan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiş, davacı tarafın davalı aleyhine HMK 329.maddesi uyarınca vekalet ücreti ve disiplin para cezasına hükmedilmesi talebi ise taraflar arasındaki uyuşmazlık hukuki değerlendirmeyi gerektirdiğinden yerinde görülmemiştir. ” gerekçelerle davanın kabulüne” karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava takip yetkisinin bulunmadığını, davanın keşide edildiği tarihte TMSF’nin kayyım olarak atandığına dair ceza mahkemesi kararı bulunması sebebiyle TMSF tarafından ibraz edilmeyen çekin ödenmemesinin hukuka uygun olduğunu, söz konusu çekin yetkili kişi tarafından ibraz edildiği kabul edilse dahi söz konusu kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, alacağın likit olmadığını, müvekkili banka aleyhine 15.000,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı şirket hakkında; Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyası ile iflas erteleme talebinin reddi ile iflasına karar verildiği, kararın istinaf incelemesinin Dairemizin … Esas sayılı dosyası üzerinden yapıldığı ve … Karar sayılı karar ile istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın da temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği ve iflas kararının bu şekilde 10/11/2020 tarihinde kesinleştiği, iflas idaresinin dava ve takip ehliyetine sahip olduğu, takip konusu çekin 02/11/2016 tarihinde bankaya ibrazında karşılığı olduğu ve ödenmesi gerektiği halde bankaca ödenmediği anlaşılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, takip konusu çekin karşılığı olduğu halde ödenmemesine, alacağın likit olup, faiz talebinin de yerinde olmasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.244,85 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 311,22 TL harcın mahsubu ile bakiye 933,63 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.02/02/2023