Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2747 E. 2022/1810 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 20/10/2022
DAVANIN KONUSU: Sıra Cetveline İtiraz
GEREKÇELİ
KARARIN YAZIM TARİHİ: 14/12/2022

İlk Derece Mahkemesinin dava dosyası istinaf yasa yolu incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye Hakimin inceleme raporu okundu.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili … ın Müflis … İnşaat ve Turizm Yat. San. Tic. A.Ş.’ ile aralarındaki Avukatlık Ücret Sözleşmeleri ve bu sözleşmelerin tadiline ilşikin sözleşme gereği müflis şirketten iflasın açıldığı tarih itibariyle 9.368.864,38-TL vekalet ücreti alacağı olduğunu, bu alacağın iflas masasına kaydedilmesi için yapılan müracaatın İflas İdaresi tarafından 30.09.2022 tarihinde red edildiğini, iş bu redde ilişkin …. İflas sayılı kararın hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin alacağının rüçhanlı alacak olduğunu, cetvele 1. Sırada kayıt ve kabul edilmesi gerektiğini belirterek; aksi yöndeki iflas idaresinin 30/09/2022 tarihli kararının iptali ile müvekkili alacağının cet- vele 1. Sıradan imtiyazlı alacak olarak kayıt ve kabulüne; tedbiren müvekkilinin iş bu yargı- lama sonuçlanmadan yapılabilecek 2.alacaklılar toplantısına katılabilmesi, kendisinin İflas dosyasındaki süreçten bilgilendirilmesi ve İflas dosyasına tahsil edilen meblağın itiraza konu cetvele göre alacaklılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme istinafa konu kararında özetle; davaya konu … iflas sayılı dosya- dan hazırlanan sıra cetveli kapsamında davacının davalı müflis şirketten alacaklı olduğu hu- susunu yaklaşık olarak ispatlamadığı gerekçesi ile tedbir talebinin reddine davacının 2. Ala- caklılar toplantısına katılmamasına karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacağının varlığı ve mik- tarının sözleşme, ihtarname ve vekaleletnameler ile ilgili dosya kayıtlarıyla yaklaşık olarak ispatlandığının kabulü gerektiğini, ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmemesi halinde müvek- kilinin telafisi imkansız zararlara uğrayacağını belirterek aksi yöndeki mahkeme kararının kaldırılarak müvekkilin yargılama süresinde yapılması muhtemel olan 2. Alacaklılar Toplan- tısına katılabilmesi, iflas dosyasındaki sürece ilişkin bilgilendirilmesi ve İflas Dosyasına tahsil edilen bir meblağ olması halinde dava konusu sıra cetveline istinaden ödeme yapıl- maması yönünde İHTİYATİ TEDBİR KARARI verilmesini talep etmiştir.
Davalı iflas idaresi memuru istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Talep, davacının açtığı kayıt kabul davasının görüldüğü sırada yapılacak 2. Alacaklılar toplantısına katılmasına, iflas dosyasındaki süreçten kendisinin bilgilendirilme- sine ve dava konusu sıra cetveline dayanılarak iflas idaresince paraların paylaştırılmamasına ilişkindir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkeme, davacının İİK 235/1.maddesi uyarınca yargılama sürecinde tedbiren 2. alacaklılar toplantısına katılmasına karar verilmesi yönündeki talebinin reddine karar vermiştir.
İstem, kayıt kabul davasında müvekkilinin ikinci alacaklılar toplantısına katılması, İflas Dosyasındaki sürece ilişkin bilgilendirilmesi ve İflas Dosyasına tahsil edilen meblağ olması halinde sıra cetveline istinaden ödeme yapılmamasına ilişkindir.
HMK’nun, “İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar” başlıklı 341/1 düzenlemesi “İlk Derece Mahkemelerinde verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” hükmünü içermektedir.
İİK’nın 235’inci maddesine göre sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davasına bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302’nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen on beş gün içinde karar verir. Davacının, İflas Dosyasındaki sürece ilişkin bilgilendirilmesine ilişkin talebinin de bu madde kapsamında değerlendirilmesi gerekir.
İlk derece mahkemesinin (235’inci maddenin atıf yaptığı) aynı Yasa’nın 302/6 mad- desine kıyasen verdiği karar, nihai karar olmadığı gibi ihtiyati tedbir niteliğinde de olmadı- ğından, verildiği anda kesin olduğunun kabulü gerekir.
İstinaf kanun yolu kapalı olmasına rağmen İlk Derece Mahkemesince kararda istinaf kanun yolunun açık olduğunu belirtilmesinin de yasada mevcut olmayan istinaf kanun yoluna başvurma hakkını bahşetmeyeceği değerlendirilmekle HMK’nın 346/(1) ve 352/(1)-b maddeleri uyarınca davacı vekilinin ikinci alacaklılar toplantısına katılması, iflas Dosyasın- daki sürece ilişkin bilgilendirilmesine ilişkin tedbir istemi hakkındaki istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının, İflas Dosyasına tahsil edilen meblağ olması halinde sıra cetveline istina- den ödeme yapılmamasına ilişkin tedbir talebine gelince, İİK.’nun 247. Maddesinde “Satılan malların bedeli tahsil edilip alacaklıların sıra cetveli katileşince iflas idaresi paraların pay cetvelini ve son hesabını yapar.” Denilmektedir. Bu ifadeden anlaşılması gereken ise sıra cetveline itiraz davaları sonuçlanmadan sıra cetvelinin kesinleşmeyeceği, kesinleşmediği için de bir pay cetvelinin hazırlanamayacağıdır. Bunun istisnası İİK.nun 252. Maddesindeki para- nın geçici dağıtımı halidir. Geçici dağıtma ise ihtilaflı alacakla için gereken pay ayrıldıktan sonra yapılabilir. Bu da davacının paranın ödenmemesi yönünde tedbir talebinde bulunma- sında hukuki yararının olmadığı anlamına gelir. Davacının istinaf talebinin bu yönden de reddine karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-f. maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/12/2022