Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2684 E. 2022/1731 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 30/09/2022
DAVANIN KONUSU : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 28/11/2022

Davacı vekilinin, müvekkili şirketin çek karnesinde bulunan şirketin Muhatabı … sanayi şubesi olan … nolu çek yaprağının müvekkili tarafından boş ola- rak kaybedildiğini, bu çek yaprağının doldurulup Denizli 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına dayanak edildiğini, çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, haciz baskısı altında müvekkili tarafından takip bedelinin ödendiğini, belirterek borçlu olma- dığının tespitine icra veznesine yapılan ödemenin istirdatına ve veznedeki paranın tedbiren alacaklıya ödenmemesine karar verilmesini talep etmesi üzerine;
mahkemenin verdiği “Dava değerinin %15 olan 17.921,70 TL teminat yatırılması halinde icra veznesine girecek paranının tedbiren alacaklıya ödenmemesine, teminat mah- keme veznesine depo edildiğinde gereği için ilgili icra dairesine müzekkere yazılmasına,” ilişkin karara itiraz edilmesi üzerine verilen itirazın reddine ilişkin ilk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davalı vekili ihtiyati tedbire itiraz dilekçesinde özetle; iddia edilenen aksine paranın icra veznesine davacı tarafından değil çek lehtarı ve ciranta … tarafından yatırıldığını, müvekkilinin bu çekin meşru hamili olduğunu, bu çekin ödeme için bankaya ibrazında … tarafından Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile zayi nedeniyle iptal talebiyle açılan dava üzerine verilen ödeme yasağına ilişkin tedbir kararı üzerine çek bedelinin ödenmediğini, …’e müvekkiline karşı çek istir- datı davası açmak üzere verilen sürüde de çek istirdatı davasının açılmadığını, müvekkili tarafından davacı keşideci, lehtar … , ondan sonraki ciranta … LTD. ve sonraki ciranta … hakkında alınan ihtiyati haciz kararından sonra takibe geçil- diğini, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının olmadığını belirterek; davanın reddine, tazminata ve tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme istinafa konu kararında özetle; 2004 Sayılı İİK’nın 72/3. Maddesi kapsamında teminat karşılığı icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesine ilişkin bir tedbir kararının verilebilmesi için davacı borçlunun bu yönde bir talebinin olmasının yeterli olduğu, davanın İİK 72/7 maddesinde belirtilen ödenen paranın istirdatına ilişkin olduğu, ve- rilen tedbir kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile ihtiyati tedbirin kaldırılma- sına ilişkin itirazın reddine karar vermiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İcra dosyasındaki mevcut tahsilat makbu- zuna göre ödemenin … tarafından yapıldığı, davacının sunduğu ve ödemenin kendi müvekkili tarafından yapıldığına dayanak gösterdiği dekonta belirtilen ihtirazi kayda konu Denizli 2. İcra Hukuk Mah.nin … Esas sayılı dosyanın davacısının … olduğu, davacının dayandığı dekontda ödemenin davacı tarafından yapıldığına ilişkin bir kayıt olmadığı bu sebeple tedbir kararının kaldırılması gerektiği yine hem davacının hem de …’ün vekillerinin aynı avukat gurubu olduğu belirtilerek; mahkemenin aksi yöndeki 30/09/2022 tarihli gerekçeli tedbire itirazın reddine ilişkin kararın kaldırılmasına ve vezneye yatırılan paranın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; icra hukuk mahkemesinde yapılan yargılama sırasında çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığı yönünde rapor düzenlendiğini, müvekkili ile … arasında bir işbirliğinin bulunmadığını, yapılan ödemenin müvek- kili tarafından yapılmış bir ödeme olduğunu belirterek istinaf talebinin reddine karar verilme- sini talep etmiştir.
Mahkemece 14/03/2022 tarihli duruşmada verilen ihtiyati tedbire itiraz hakkındaki itirazın reddine ilişkin karara karşı davalı vekilinin verdiği 16/03/2022 tarihli dilekçenin isti- naf talebi olarak değerlendirilmesinden sonra dosyanın Dairemize gönderildiği, Dairemizin “mahkemece usulüne uygun olarak 14/03/2022 tarihli duruşma ara kararına ilişkin gerekçeli kararın yazılması, ayrıca davalı vekilinin 16/03/2022 tarihli istemi ile ilgili de karar verilip taraflara tebliğinden sonra dosyanın dairemize gönderilmesi” gerektiğine ilişkin 09/09/2022 tarih ve … esas ve … karar sayılı ilamı üzerine yukarıda belirtilen gerekçe ile karar verilmiştir.
Dava, menfi tespit davası olup, uyuşmazlık bu dava üzerine verilen teminat karşılığı icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmemesine ilişkin tedbir kararının kaldırılmasına dair itiraza ilişkindir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya incelendiğinde mahkemece 03/11/2021 tarihinde gerekçesiz olarak “Dava değerinin %15’i olan 17.921,70 TL teminat yatırılması halinde icra veznesine girecek paranın tedbiren alacaklıya ödenmemesine, teminat mahkeme veznesine depo edildiğinde gereği için ilgili icra dairesine müzekkere yazılmasına,” şeklinde tedbir kararı verildiği, davacının 18.000 TL teminatı mahkeme veznesine 04/11/2021 tarihli tahsilat makbuzu ile yatırdığı görülmektedir.
Dava her ne kadar istirdat davası alarak nitelenmiş ise de davanın istirdat davası olarak görülebilmesi için icra veznesine yatırılan paranın bizzat alacaklıya ödenmesi gerekir. İcra dosyasında depo edilen para için istirdat istenemez. Bu hali ile dava menfi tespit dava- sıdır.
İİK.nun 72/3 maddesi gereğince açılan menfi tespit davasında talep üzerine mahke- me teminat karşılığı ihtiyati tedbir yolu ile icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenme- mesine karar verir. Bu kararı verip vermemekte mahkemenin bir takdir hakkı yoktur. Öte yandan icra veznesine yatırılan paranın kim tarafından yatırıldığının tedbir kararını veren mahkeme açısından bir önemi de yoktur. Davacı veya onun adına yapılan ödeme bu tedbir kararı geçerli olduğu sürece alacaklıya ödenmez. Ödemenin kim tarafından yapıldığı icra işlemlerine ilişkin bir husus olup bu yüzden verilen tedbir kararı hukuken yanlış değildir. Bu sebeple davalının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-f. maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 28/11/2022