Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2638 E. 2022/1874 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 26/05/2022
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 23/12/2022
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili aleyhine alacaklı tarafından Başlatılan ve Antalya Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile açılan takibe itiraz ettiklerini, alacak firmanın 09/03/2021 tarihli Ankara 47. Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnameyi dayanak göstererek haksız şekilde icra takibi başlatmış olup, bu dayanak ihtarnameye karşı taraflarınca düzenlenen Antalya 3. Noterliğinin 12/04/2021 tarihli ihtarname ile cevap verildiğini, iadeye hazır olunduğu ve iade için devdi yeri belirtilmesi istenildiği halde alacaklı firmanın haksız icra takibine giriştiğini ve alacaklı firmanın yaptıkları ödemelerle ve iadelerle borcu bittiği halde bu işlemleri icra dosyasına bildirmediğini ve kötüniyetli olarak ipotek altına alınan taşınmazın Korkuteli İcra Dairesinin … TLMT nolu dosyası ile satış işlemlerine girişildiğini ve kötüniyetli olarak icra Dosyasının devam ettirildiğini, bu sebeplerle davanın kabulü ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, iş bu davanın yetkisiz mahkemede açıldığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkemece, “…taraflar arasında imzalanan 18/05/2020 tarihli sözleşmenin 10. maddesinde uyuşmazlık halinde Ankara Mahkemelerinin yetkili olacağına dair yetki sözleşmesi yapıldığı, tarafların tacir olması nedeni ile HMK’nın 17. maddesine göre yetki sözleşmesi ile belirlenen mahkemenin yetkili mahkeme olduğu nazara alınarak , mahkememizin yetkisizliğine ve dosyanın talep halinde yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret mahkemesine gönderilmesine…” şeklinde karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında İİK 72/8.madde gereğince takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğunu, emredici nitelikteki kanun maddesi gereği davacıya yetki konusunda seçimlik hakkı tanındığını, davaya konu icra dosyasının Antalya Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin bu hususa aykırı olarak konuyu ticari ilişki olarak değerlendirip HMK 17.maddesi gereği yetkisizlik kararı vermesinin hatalı olduğunu, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın yetkisizlik sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Menfi tespit davasına bakmaya İİK 72. maddesi gereğince alacaklının/davalının yerleşim yeri veya varsa icra takibinin yapıldığı yer mahkemeleri yetkilidir.
Taraflar arasındaki … Satım Sözleşmesi başlıklı 18/05/2020 tarihli sözleşmenin 10.4 maddesinde bu sözleşmeden doğan ihtilaflarda uyuşmazlıkları çözmede Ankara mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili kılındığı, davacının borçlu olmadığının tespitini talep ettiği icra takibine dayanak alacağın bu sözleşmeye ilişkin ticari alış verişe dayandığı, HMK’nın17. maddesi gereğince tacir olan tarafların yetki sözleşmesi yapma hakkına sahip olup böyle bir durumda doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilecekleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılabileceğinin belirtildiği, davalının yasal süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesinde Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair yetki itirazında bulunduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.23/12/2022

….