Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2613 E. 2022/1657 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 12/09/2022
DAVANIN KONUSU : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 15/11/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin 22/01/2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısının butlanı için açtığı ve Mahkemenin … Esasında görülen davanın kabulü halinde, müdürlük sıfatını kaybedecek olan …’ın düzenlediği dava konusu 21/05/2022 tarihli genel kurul toplantısının da iptali gerekeceği;
Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kesinleşen 05/02/2015 tarih ve … E. … K. sayılı ilamı ile …’ın davalı şirket müdürlüğünden azline karar verildiği, yine Manavgat 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esasında görülen hisse devrinin iptaline ilişkin davanın kabulü halinde …’ın şirketteki çoğunluk hissesini de kaybedeceği ortada iken,
…’ın müdür sıfatıyla düzenlediği 21/05/2022 tarihli gelen kurul toplantısında … Esas sırasına kayıtlı davada ileri sürülen butlan gerekçelerin tamamının toplantı tutanağına beyan olarak geçirilmesinin ve …’ın kendi oyu ile kendi- sini müdür olarak tayin etmesinin yasal olmadığını belirterek;
21/05/2022 tarihli genel kurul toplantısının ve toplantıda alınan genel kurul kararlarının butlanına ve ihtiyati tedbir yoluyla bu toplantıda alınan genel kurul kararlarının uygulanmasının durdurulmasına, şirket müdürü olarak seçilen …’ın temsil yetklerinin dava sonuna kadar kaldırılmasına, bunun kabul edilmemesi halinde davacı müvekkil ile birlikte çift imza ile temsil yetkisi verilmesine, tedbir mahiyetinde dava sonuçlanıncaya kadar şirkete kayyum heyeti atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekil dilekçesinde özetle; mahkemenin … esasında kayıtla davanın red edildiğini, bu davanın da gerekçesiz kaldığını, iş bu davaya konu toplantının usulüne uygun yapıldığını, Manavgat Asliye Hukuk mahkemesinde görülen davanın bu davaya bir etkssinin olmayacağını, davacı tarafça somut bir iptal gerekçesi ileri sürülmediğini, genel kurul kararının iptali talebi ile birlikte müdürlük temsil yetkilerinin kısıtlanması taleplerinin aynı davada ileri sürülemeyeceğini, davacının ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin genel kurul kararının bu konunun gündem maddesi olarak belirlenmesi üzerine alındığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme istinafa konu kararında özetle; “mevcut bir durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tama- men imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın veyahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde ihtiyati tedbir kararı verilebilecek olması, ihtiyati tedbir talep eden tarafın dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunluluğu bulunması, çağrıda usulsüzlük halinde bunun müeyyidesi yokluk olarak kabul edilemeyeceğinden, çağrı usulsüzlüğü, genel kurul kararlarının tek başına yok hükmünde sayılmasını gerektirmediğinden, limited şirket müdürünü seçme yetkisinin genel kurulda olması, bir şirketin ilelebet kayyım marifetiyle yönetilmesinin talep edilmesi ve bu talebin kabulünün hukuken mümkün olmaması, mahkemenin şirket yönetiminde “yerindelik” denetimi yapamayacak olması, mahkemenin faal olan şirketin işleyişini etkileyecek tarzta tedbir kararı vermesi şirkete ve ortaklaklarına zarar verecek olması, kararın niteliği ve davanın mahiyeti gereğince ihtiyati tedbir kararı şartların bulunmadığı” gerekçesi ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; iptali istenilen genel kurulda toplantı gündeminde yer almayan, çağrı ilanında da belirtilmeyen hususlarda kararlar alındığını, bunlardan ilkinin sermaye arttırım kararı olduğunu, bu kararın nitelikli çoğunlukla alınması gerekirken oy çokluğu ile alındığını, müvekkilinin de nitelikli çoğunlukla değil oy çokluğu ile şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verildiğini, mahkeme kararı ile azline karar verilen …’ın yeniden müdür olarak seçilmesinin yasal olmadığını belirterek; mahkemenin 12/09/2022 tarihli İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve tedbiren genel kurul kararlarının uygulanmasının durdurulması, şirket müdürü olarak seçilen …’ın temsil yetkilerinin kaldırılması bu kabul edilmez ise davacı müvekkil ile birlikte çift imza ile temsil yetkisi tanınması ve yine dava sonuçlanana kadar şirkete kayyım heyeti atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, usul ve yasaya aykırı olarak yapıldığı belirtilen ve yine yasa ve usule aykırı olarak alındığı belirtilen 21/05/2022 tarihli genel kurul kararlarının iptali ve tedbir talebine ilişkindir.
İhtiyati tedbir, davanın kazanılması halinde kazanılan davanın sonuçsuz kalmasını sağlayacak şekilde işlemler yapılmasının engellenmesi amacına dönük geçici nitelikte dava ile elde edilmek istenilen sonuca ilişkin bir koruma önlemidir.
Bu yüzden HMK 389. Maddesinde “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” Denilerek tedbirin amacı belirtilmiştir.
Yine tedbir kararı verilebilmesi için HMK.nun 390. Maddesine göre “ Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır”
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belir- tilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmaması, ileri sürülen hususların tedbir kararı verilmesini gerektirecek nitelikte ve dayanaklara sahip olmaması, yaklaşık olarak ispatlanmaması sebepleriyle ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-f. maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.15/11/2022

….