Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2605 E. 2022/1930 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 01/09/2022
DAVANIN KONUSU : Haksız rekabetin tespiti ve men’i
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 30/12/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı tarafın müvekkili oda mensupları ile aynı kategoride faaliyette olduğunu, döner satışı yapan bir firma olduğunu, müvekkilinin aynı ürünü satan diğer üyelerinin aksine davalı tarafın 60 gr et döneri 6 TL, 100 gr et döneri ise 8 TL karşılığında sattığını, aynı ürünü satan diğer satıcıların ise 100 gr et döneri 20,00 TL, 15,00 TL, 21,00 TL, 24,00 TL, 19,00 TL karşılığında sattığını, aynı bölgede faaliyet gösteren firmaların dükkan giderlerinin personel giderlerinin aynı olduğunu, tüketiciye uygun nitelikte sunulacak 100 gr et döner için et maliyetinin de yaklaşık aynı olduğunu, davalının sattığı bedel karşılığında ürün satmasının durumunda kar elde etme ihtimalinin bulunmadığını, rakip firmaların bu durumu katlanmasının ve ticaretlerine devam etmesinin olanaksız olduğunu, rakip firmaların şikayetlerinin günden güne arttığını, 2018 yılında müvekkili odanın ön gördüğü fiyat listesinin 100 gr et dönerin 24,00 TL olduğunu, ancak piyasa rekabet ortamı uygulamada asgari fiyatın altına düşüremeyeceğini, bu nedenlerle haksız rekabetin tespiti ve men’ine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalının üzerine bırakılmasını talep ve dava ettiği görüldü.
Davalı vekili, müvekkilinin bir ticari şirket olduğunu, esnaf ya da sanatkar olmadığını, davacının esnaf odası olduğunu, davacının bir topluluğu temsil ettiğini, davacı tarafın emsal olarak gösterdiği dosyada davalı tarafın bir esnaf olduğu konudaki usul itirazlarının desteklendiğini, müvekkilinin hukuka aykırı bir eylem gerçekleştirdiğine dair bir tespit olmadığını, müvekkili şirketin satışını yaptığı et döneri etin üreticinden direkt olarak aldığını, müvekkilinin sektöre yeni giriş yaptığını ve tanıtım amacıyla bu fiyata satış yaptığını, davacının iddialarının ticari hayatın akışına ve teamüllere aykırı olduğunu, müvekkilinin tüketicinin haklarını koruduğunu, müvekkilinin vatandaşın içerisinde bulunduğu ekonomik darboğaz nedeniyle insiyatif alarak enflasyon ile topyekün mücadele rüzgarına katkı sunma gayretinde olduğunu, davacı tarafın bu uygulamasının rekabet ihlali oluşturması ihtimalinin mevcut olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini talep ettiği görüldü.
Mahkemece, bilirkişi heyetinin yapmış olduğu değerlendirmelerde et ve ekmek verilerini resmi kurumlardan aldığı, firesini sebze ve kira, stopaj, sigorta, çalışanların maaşı gibi genel giderleri dikkate alarak belirlediği nazara alınarak bulduğu tutarlar hakkaniyetli görülmüş, buna göre davalının sattığı dönerin birim fiyatının maliyetin altında olmadığı kabul edilmiştir. Bu nedenle davacının eyleminin salt oda fiyatlarının altında döner satışı yaptığı için haksız rekabet teşkil ettiği anlamına gelmeyeceği, davacının haksız rekabet iddiasını ispatlayamadığı vicdani kanaatine ulaşılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkili oda mensupları ile aynı kategoride faaliyette olduğunu, döner satışı yapan bir firma olduğunu, 2018 yılı için derneğin ön gördüğü fiyat listesinde 100 gr. et döneri 24,00 TL olduğunu, davalının belirlenen resmi ücret tarifesinin oldukça altında faaliyet göstererek haksız rekabete yol açtığını, mahkemece eksik inceleme yapıldığını, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür,
Dava, haksız rekabetin tespiti ve men’i istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, Dairemizin 27/04/2021 gün ve … Esas … Karar sayılı kaldırma kararından sonra yapılan yargılama sonucunda alınan ve hükme esas alınan 27/06/2022 tarihli bilirkişi raporunun ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli olmasına, bu rapora göre davalının sattığı dönerin birim fiyatının maliyetinin altında olmadığının tespit edilmesine, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1. bendi gereğince aynı kanunun 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/12/2022

….