Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2323 E. 2022/1353 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 02/02/2022
DAVANIN KONUSU: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 13/10/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesine (ticaret mahkemesi sıfatı ile) 06/04/2021 tarihinde açtığı davada özetle; müvekkilinin keşideci olarak düzenlemiş bulunduğu, lehtarı ” … Kuy. Tar. Hayv. Nak. Gıd. Ltd. Şti” olup, 30/11/2016 tarihli, … seri numaralı, 10.000,00 TL bedelli, … tarafından keşide edilen …. A.Ş. … ANTALYA Şubesine ait çekin lehtara elden haricen ödendiğini müvekkilleri tarafından geri alındığını, Müvekkillerinin kasasında muhafaza edilen çek 01/04/2021 tarihinde iş yerinin taşınması esnasında kaybolduğunu, kaybolan çekin 3. Şahıslar tarafından kullanılması ihtimalinin bulunduğunu, bu durumun müvekkillerinin mağduriyetine neden olacağını belirterek; müvekkillerinin ileride zor durumda kalmaması için, çekin iptalinin gerçekleştirilmesini talep etmiştir.
Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesince, 02/09/2021 tarihli karar ile Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarih 608 karar sayılı kararı ile asliye ticaret mahkemesi sıfatlarının kalmadığını, Alanya Asliye Ticaret Mahkemesi kurulduğunu belirterek dosyanın Alanya Asliye Ticaret Mahkemesine devrine ve gönderilmesine karar verilmiştir.
Alanya Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı sırasına kaydedilen dava dosyasında mahkeme 02/02/2022 tarihli kararı ile Alanya Ticaret Mahkemesinin 01/09/2021 tarihinden itibaren açılacak ticari davalar için yetkili ve görevli olduğunu, bu tarihten önce açılan ve halen derdest olan ticari davaların açıldıkları mahkemece bakılmasına devam edilmesi gerektiğini, bu davanın da 06/04/2021 tarihinde açıldığını belirterek mahkemenin görevsizliği nedeni ile dava dilekçesinin usulden reddine dosyanın görevli Manavgat 4. Asliyle Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın sürüncemede kaldığını, bu nedenle eksik inceleme ile karar verildiğini, re’sen dikkate alınacak sebeplerle Alanya Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas, ….karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve yargılama yapılarak davacının davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kıymetli evrak iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya incelenmesinde, davanın 06/04/2021 tarihinde Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı, bu mahkemede davanın ” Ticaret Mahkemesi sıfatıyla” görülmekte iken Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli 608 numaralı kararına istinaden dava dosyasının Alanya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, Alanya Asliye Ticaret Mahkemesince de görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1’inci maddesi uyarınca mahkemelerin görevi ancak yasa ile belirlenebilir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir.
Anayasa’nın 37’nci maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” denilerek görev ve kesin yetki kurallarının gücü, tabii hakim ilkesi olarak ifade edilen evrensel bir ilkenin anayasa hükmü haline getirilmesi suretiyle ortaya konmuştur. Tabii hakim ilkesi gereği yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce, yürürlükte bulunan yasalar aracılığıyla görevi, yetkisi ve işleyişi belirlenmiş olan mahkemede görülmesi gereklidir.
Dava açmanın maddi hukuk ve yargılama hukuku bakımından birtakım sonuçları vardır. Dava açmanın yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından biri davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesidir (perpetuatio fori). Bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemez. Bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonuç da mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğmasıdır. Nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemeler görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemezler; bunlara bakıp sonuçlandırmak zorundadırlar.
6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nun 4/1-a ve 7/2-f düzenlemelerine göre Adalet Bakanlığının bir mahkemenin kaldırılması veya yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini karara bağlamak, Kurul Genel Kurulunun görevleri arasındadır.
Ancak yargı çevresi bir mahkemenin hangi coğrafi alandaki davalara bakacağıyla ilgili olup, bir görev kuralı niteliğinde değildir. Bu karar ancak bundan sonra o yerde görülecek davaların yargılamasını yapacak mahkemeyi belirlemek maksatlıdır.
Nitekim karar 07/07/2021 günü alınmış, ancak yürürlük tarihi 01/09/2021 olarak belirlenmiştir. Kurul’un yargı çevresi belirlemeye ilişkin kararı, sadece bu kararın yürürlük tarihinden sonra açılacak davaları ilgilendirir. Aksi fikrin kabulü halinde Kurul’un tabii hakim ilkesini çiğneyerek derdest davaları dilediği mahkemede inceletme yetkisinin bulunduğu yolunda, Anayasa’ya aykırı bir sonuca varılacaktır.
Yukarıdan beri gösterilen yasal düzenlemeler ve açıklamalar çerçevesinde davaya bakmakla görevli mahkemenin Manavgat 4. Asliye Hukuk (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi olduğu anlaşıldığından Davacı vekilinin istinaf talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1 maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.13/10/2022