Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2115 E. 2022/1350 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/08/2022
DAVANIN KONUSU: Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti yargılaması sırasında verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın süresi içinde davacı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatifin kurucu üyesi ve ortağı olduğunu, 2013 yılında kooperatifin terkin edildiğini, açılan dava sonucunda davalı kooperatifin ihyasına karar verildiğini ve kooperatifin 25/07/2016 tarihinde tekrar tescil edildiğini, tescil tarihinden sonra müvekkilinin yapılan toplantılara çağırılmadığını, kooperatifin güncel ortak listesinde müvekkilinin isminin bulunmadığını, müvekkilinin istifası ya da müvekkili hakkında verilen herhangi bir ihraç kararının da bulunmadığını belirterek davacının davalı kooperatifteki ortaklığının tespiti ile teciline, davacının ortaklığına zarar gelmemesi adına davalı kooperatife yargılama süresince başkaca toplantı yapmaması ve davalı kooperatif adına kayıtlı taşınır ve taşınmazlara ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen 01/08/2022 tarihli ara karar ile; Davacının tedbir talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesince somut hiçbir gerekçe gösterilmeksizin ihtiyati tedbir taleplerinin reddedildiğini, gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğini, kararın bu haliyle dahi doğrudan usul yasalarına, hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkilinin ortaklık hakkının devam ettiğini, davalı kooperatif tarafından yapılacak toplantıların müvekkilinin ortaklık hakkı bulunmasına rağmen müvekkiline bildirilmeyecek olması nedeniyle hukuka aykırı şekilde yapılacağının sabit olduğunu, bundan dolayı yargılama konusu uyuşmazlığa etki edecek kararlar alınmasının kuvvetle muhtemel olabileceğini, genel kurul kararı ile müvekkilinin ihracına karar verme ihtimalinin bulunduğunu, toplantıların müvekkilinin hakkını elde etmesinde zorluğa neden olacağını istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Yargıtay’ın ihtiyati tedbir konusunda vermiş olduğu yerleşik içtihatlarında belirtildiği gibi; verilen kararın HMK’nın 297/1-c maddesine uygun olarak yazımı gereklidir. HMK’nun 297/1-c maddesinde, hükmün, iki tarafın iddia ve savunmalarının özetlerini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri de kapsaması gerektiği öngörülmüştür. Yine Anayasa’nın 141/3. madde hükmü de tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olmasını buyurmaktadır. Kararlarda bulunması gereken gerekçeler sayesinde taraflar, hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığını anlayabilecekleri gibi, karar aleyhine kanun yoluna başvurulduğunda da inceleme sırasında ancak bu gerekçe sayesinde kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı saptanabilecektir. Diğer bir anlatımla, İstinaf ve Yargıtay denetimi ancak bir kararın gerekçe taşıması halinde mümkün olabilir. Açıklanmaya çalışıldığı üzere, mahkemece, tarafların tüm delillerinin açıkça değerlendirilerek talebin hangi gerekçeyle reddedildiğinin karara yansıtılması gerekirken, yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması, Anayasa’nın 2. maddesinde düzenlenen hukuk devleti ilkesini, HMK’nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkını ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkını ihlâl edecektir.(Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığının 03.02.2014 tarih, 2014/725 esas 2014/677 karar )
Somut olayda; mahkemenin 01/08/2022 tarihli ara kararı ile; Davacının tedbir talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş olup, anılan usul hükümlerine uygun bir gerekçeli karar yazılmamıştır. Mahkemece verilen ara karar yukarıdaki hususları kapsamadığından denetimi mümkün değildir.
Bu durumda mahkemece usulüne uygun olarak 01/08/2022 tarihli ara karara ilişkin kararın gerekçesinin yazılması ve kararın taraflara tebliğinden sonra dosyanın dairemize gönderilmesi gerekmektedir.
Dosyanın yukarıda açıklanan eksikliklerin ikmalinden sonra, istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmek üzere, 6100 Sayılı HMK’nın 352. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesine geri çevrilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yukarıda açıklanan eksiklikler ikmal edilmek üzere, dava dosyasının 6100 Sayılı HMK’nın 352. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 352. maddesi uyarınca oybirliği ile kesin olarak karar verildi.13/10/2022