Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/2095 E. 2022/1365 K. 14.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 10/06/2022
DAVANIN KONUSU: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 14/10/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, Muhatabı …. Bankası A.Ş, Keşide Yeri ; …. keşide tarihi 31/11/2020 Miktarı 16.750 TL, Keşideci : …. Çek Seri No. …. : …. toplam 16.750,00 TL bedelli çekin kaybolduğunu, üçüncü şahısların ellerine geçmesi halinde müvekkilinin mağdur olacağını, bu nedenle kötü niyetli üçüncü kişilerin haksız şekilde yararlanarak sebepsiz zenginleşmesine mahal vermemek ve ticaretle uğraşan müvekkilin mağdur olmaması için çekin kaybolması nedeniyle iptaline karar verilmesini, dava ve talep etmiştir.
Mahkemece, “… iş bu davayı açma hakkının yetkili hamile ait olup davacının keşideci olduğu, bu haliyle keşidecinin iptal davası açabilecek kişilerden olmadığı anlaşılmakla, davacının aktif husumet yokluğuna dair dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Nitekim Antalya BAM 11. Hukuk Dairesinin 2021/3198 Esas – 2022/26 Karar sayılı ve 12/01/2022 tarihli emsal ilamı da yanı yöndedir.) Hasımsız olarak zayi nedeniyle kıymetli evrak iptali istemiyle açılan dava HMK’nın 382/2-e-6. maddesi uyarınca çekişmesiz yargı işi olup aynı Kanun’un 385/1. maddesi uyarınca çekişmesiz yargı işlerinde niteliğine uygun düştüğü ölçüde, basit yargılama usulü uygulanması gerektiği hükümleri, HMK’nın 320/1. maddesinde yer alan “Mahkeme, mümkün olan hâllerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verir.” hükmü ve usul ekonomisi gözetilerek duruşma açılmasına gerek görülmeksizin dosya üzerinden …” şekilde karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın müvekkilinin kötüniyetli 3.kişilere karşı zor duruma düşürüp ticari hayatının olumsuz etkileyeceğini, kararın kaldırılarak çekin iptaline karar verilmesi gerektiğini, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6102 sayılı TTK’nın 757/1 maddesine göre kıymetli evrakın iptalini ancak evrak üzerinde hak sahibi olan lehtar veya yetkili hamilin isteyebileceği, davacının çekin keşidecisi olduğunu da belirttiği hususları birlikte değerlendirildiğinde İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.14/10/2022