Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1972 E. 2022/1088 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 22/06/2022
DAVANIN KONUSU: Ticari Şirket (Fesih İstemli)
KARARIN YAZIM TARİHİ: 14/09/2022

İlk Derece Mahkemesinin dava dosyası istinaf yasa yolu incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davalı ve Feri Müdahil ….. vekili 06/06/2022 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tüm malvarlığı üzerine işbu dava dosyasında konulan ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmiş olup, orantısız ve değişen koşullar dikkate alınmaksızın devam ettirilen tedbirden dolayı müvekkili şirketin ticari faaliyette bulunamaz hale geldiği gibi yasal yükümlülüklerini dahi ifa edememekte olduğunu, şirket aktifine kayıtlı taşınmazlardan dolayı adına tahakkuk eden (emlak vergisi, damga vergisi, mali müşavir ücret ödemeleri vb.) mali ödemelerini yapamadığını, cebri icra takip ve tahsiline muhatap bırakıldığını, nitekim müvekkili şirketin Denizli ili, …. İlçesi, …. Mahallesi, …. Caddesi No:…. adresinde kain binadaki bağımsız bölümleri nedeniyle ödenmesi gereken emlak vergileri ödenemediğinden ….. Başkanlığınca 07.05.2022 tarih ve …. sayılı ödeme emri tanzim edilip tebliğ edildiğini, tedbir kararı nedeniyle müvekkili şirketin kamu idarelerine karşı olan yükümlülüklerini dahi yerine getirememekte olduğunu, ihtiyati tedbirden maksadın şirketin ticari faaliyetini yapamaz hale düşürülmesi olamayacağını, TTK 638/2.maddesinin dosyada davacı ortağının durumunu teminat altına almanın da ötesinde hatalı ve orantısız bir uygulamaya dönüştürüldüğü esas alınarak duruma ve dosya muhteviyatına uygun olmayan, şirketi ve diğer müvekkili ticari hayattan koparan, kamusal mali yükümlülükleri ifa edebilecek ticari geliri sağlamasına dahi olanak bırakmayan uygulamaya sebebiyet veren tedbir kararının 6100 sayılı Kanunun 396.maddesi uyarınca kaldırılmasını yeniden talep etme ihtiyacı hasıl olmakla, ihtiyati tedbirin bu nedenlerle kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından 22/06/2022 tarihli ara karar ile; “…Taraflar arasında mahkememizde devam eden …., …, …,…..,….. esas sayılı dosyalar ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak, TTK 638 maddesi uyarınca dava açan ortağın durumunun teminat altına alınması gerekmekte olup, bu kapsamda şirket mallarının üçüncü kişilere devirinin önlenmesi için tedbir konulmasına karar verilmesinin ortağın durumunu teminat altına alacağı sonucuna varılmakla davalı vekilinin ve feri müdahilin mahkememizce verilen ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına karar verilmesi taleplerinin reddine reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Kararı davalı vekili istinaf etmiş ve istinaf dilekçesinde özetle; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 396.maddesinde, “Durum ve koşulların değiştiği sabit olursa, talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına teminat aranmaksızın karar verilebilir.’ hükmünün düzenlendiğini, mahkemece 2020 yılında tesis olunan ihtiyati tedbir kararının verildiği durum ve koşullar, gelinen aşamada değişmiş iken, tedbirin aynen varlığını sürdürmesinin müvekkil şirketi ticari faaliyet yapamaz hale sokup maksadını aştığını, şirkete karşı davacı açısından haklı fesih nedeni olmaksızın ortaklıktan davacının çıkarılması/şirketin feshi istemleriyle terditli davanın açıldığı dikkate alınarak tüzel kişiliğin tüm malvarlığı üzerine tedbir konulması yerine dosyada alınan mevcut bilirkişi raporunda saptanan davacı ayrılma akçesinin çok üzerindeki emtiayı kapsadığı gözetilerek davacının ayrılma akçesinin üstünde olacak şekilde ihtiyati tedbirin değiştirilmesi gerektiğini, mevcut durumda ihtiyati tedbir kararının ölçüsüz ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkil şirketin kamu idarelerine karşı olan (vergi vb.) yükümlülüklerini, ölçüsüz ve sürekli hale gelen tedbir kararı nedeniyle yerine getiremediğini, şirkete ait riskli yapının 6306 sayılı Kanun gereği ivedi yıkımı gerekmekte olup, yıkımın şirketçe ifa edilmesi aksi takdirde idarelerce ifa edilip masrafın 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun uyarınca icrai takibata geçileceği yolunda ….. Başkanlığının 02.06.202 tarih ve ….. sayılı süreli yıkım emri ile …… İl Müdürlüğünün 09.06.2022 tarih ve ….. sayılı aynı talepli işlemi ile şirkete tebliğ edilmiş ve bu husular itiraza konu kararı tesis eden Mahkemeye 22.06.2022 tarihli celse de beyan edilmiş ise de haklı itirazlarının dikkate alınmadığını, yine ….. Başkanlığınca 2021 yılı emlak vergi borçlarının ödenmesine yönelik 07.05.2022 tarih ve ….. sayılı ödeme emri 6183 sayılı Kanunun 55.maddesi uyarınca müvekkil şirkete gönderildiğini, müvekkil şirketin çözülmüş her hangi bir mali kaynağının olmayışı, şirket kanuni temsilcisince bu zamana kadar yapılan benzer ödemelerden dolayı, şahsi ödeme gücünün zayıflaması karşısında, müvekkil şirketi ticari faaliyetinden alıkoyacak nispette bir ihtiyati tedbir kararının diğer davacı ortağın alacağını fazlasıyla garanti etmekten başka şirkete zarar vermeye dönüştüğü gerçeğinin Mahkemece ihmal edildiğini belirterek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 396. maddesi uyarınca ihtiyati tedbirin kaldırılmasını, bu talebin kabul edilmemesi halinde davacı ortağın ayrılma akçesini aşan kısmı yönüyle mevcut tedbire vaki 06.06.2022 tarihli davalı müvekkil isteminin reddi yolundaki Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin 22.06.2022 tarihli kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, limited şirketin haklı nedenle feshi, feshin kabul edilmemesi halinde davacının ortaklık payı karşılığının ödenmesi suretiyle şirket ortaklığından çıkarılması istemine ilişkindir.
İstinaf edilen husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 396. maddesi uyarınca durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin 22/06/2022 tarihli ara karar hakkındadır.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizin 05/07/2022 tarih, …… Esas, ….. Karar sayılı ilamı ile, davalı şirket ve feri müdahil vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı vekilinin teminatın arttırılması talebinin kabulü ile dava değeri olarak kabul edilen 2.167.757,01 TL’nin %10’u oranında davacıdan teminat alınmasına, daha önce yatırılan teminatın mahsubu ile eksik kalan 78.775,70 TL’nin yatırlması için davacı vekiline iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde eksik teminat karşılanmadığı takdirde tedbirlerin kendiliğinden kalkmış sayılacağına, davalı şirket adına kayıtlı taşınmazlar ve taşınırlar üzerine 3.kişilere satış ve devrini engeller şekilde ihtiyati tedbir konulmasına, davalı şirketin banka hesaplarına ve kira gelirlerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İstinafa konu ara kararın durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin olduğu ve mahkemece kabul edilmediği görülmektedir.
HMK 341. maddeye göre istinaf edilebilen ilk derece mahkemesi kararlarının neler olduğu belirlenmiştir.Buna göre (1) (Değişik : 7251 – 22.7.2020 / m.34) İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir:
a)Nihai kararlar
b)İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar…………..”
Mevcut durum ve şartlardaki değişikliğe dayalı talebin reddi HMK 396 ve atıf yapılan 394. madde ve HMK 341. maddeye göre istinafı mümkün olmadığından talebin usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-İstinaf eden davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 341 yollaması ile HMK 352. Madde uyarıca USULDEN REDDİNE,
2-İstinaf eden davalı taraftan alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alınmış olmakla yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-İstinaf eden davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin KENDİ ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine YER OLMADIĞINA,
5-İstinaf incelemesi için yatırılan ve artan istinaf gider avansının yatıranına İlk derece mahkemesince İADE EDİLMESİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 352/1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.14/09/2022