Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1766 E. 2022/1122 K. 16.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 25/05/2022
DAVANIN KONUSU: Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
GEREKÇELİ
KARARIN YAZIM TARİHİ: 16/09/2022

İlk Derece Mahkemesinin dava dosyası istinaf yasa yolu incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi. Başkanın inceleme raporu okundu.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilim … ile davalı … ’nin 2004 yılında kurulanı … , … , … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin ortakları olduğunu, aynı zamanda baba-oğul olan davacı ve davalının 2020 yılının Haziran ayına kadar şirketi müşterek yetkili olarak yönettiklerini, bilahare aralarında anlaş- mazlıklar çıktığını, 16.02.2021 tarihinde yapılan “Şirket Tasfiyesinin Görüşülmesi ve Karara Bağlanması” gündemli genel kurul toplantısında davalının şirketin tasfiyesi yönünde, dava- cının ise ortaklığın devamı yönünde oy kullandıklarını, bilahare davalının Denizli Asliye Ticaret Mah.’nin … E. sayılı dosyası üzerinden müvekkili hakkında “Ortaklıktan Çıkarma” davası açtığını, bu davanın red edildiğini, davalı tarafın talebiyle gerçekleştirilen 25.06.2021 tarihli genel kurul toplantısına müvekkilinin katılmaması üzerine çoğunluk his- seye sahip davalının aldığı karar ile şirketin münferit tek yetkilisi haline geldiğini, bununla da yetinmeyen davalının … Şti. ile aynı iş kolunda faaliyet gösteren ve hisselerinin tamamının kendisine ait olduğu aynı yerde bulunan, aynı iş kolunda çalışan aynı üretim sahasını ve hatta işçilerini kullanan … Sanayii Ve Ticaret Limited Şirketini 03.08.2021 tarihinde kurduğunu;
Böylece tarafların ortağı olduğu şirketin 2004 yılından beri oluşturduğu tüm müşteri portföyünden, geçmişteki ticari ilişkilerinden faydalanarak yeni kurulan bu şirketin üzerinden çalışmaya başladığı, ortağı olduğu şirketin ise atıl duruma getirilmek istendiğini, bunun aynı zamanda rekabet yasağı ihlali olduğunu, bunun TTK nun 55. Maddesi anlamında dürüstlük kuralına aykırı davranış niteliğinde olduğunu, yine TTK. Nun 613. Maddesindeki “ortağın bağlılık yükümlüğü ve rekabet yasağı” ihlali niteliğinde olduğunu ve TTK nun 626. Maddesi anlamında “Müdürün Özen ve Bağlılık Yükümü ve Rekabet Yasağının” da ihlali niteliğinde olduğunu, bütün bunların davalının TTK nun 630. Maddesinde düzenlenen “müdürlükten azli için haklı sebep” sayılması da gerektiğini belirterek; davalının şirketi temsil yetkisinin kaldı- rılmasına, temsil yetkisinin şirketin diğer ortağı olan davacı … ’e verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 18/05/2022 tarihli dilekçesinde ise özetle: Şirket hesaplarının boşal- tılmasının önlenmesi, kendisine ait iş yeri ve çalışanların … Ltd. Şti tarafından bedelsiz olarak kullanılmasının engellenmesi amacıyla yargılama süresince ihtiyati tedbir yoluyla davalı …’nin imza yetkisinin elinden alınarak şirketin diğer ortağı olan davacı …’nin münferiden imzaya yetkili olarak tayin edilmesine, mümkün görülme- mesi halinde davalı … ile birlikte müştereken ve müteselsilen imza ve temsil yetki- lisi olarak tayin edilmesine veya mahkemece uygun görülecek bir kayyıma temsil yetkisinin verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dikeçesinde özetle: Davacının müvekilinin oğlu olduğunu müvekkilinin bedelsiz olarak verdiği şirket ihsseleri ile şirketin %33 ortağı haline geldiğini, şirketin iş bağlantılarının davacının tutumu yüzünden bozulduğunu, müvekkiline de kötü dav- randığını, hakkında savcılığa şikayette bulunulduğunu, davacının karşılıksız hisse taleplerinin müvekkilimizce kabul edilmemesi sebebiyle şirketin yönetimini zorlaştırdığını, … ‘ nin şirket ortaklığından çıkarılmasına ilişkin Denizli Asliye Ticaret Mah. … E. … K. Sayılı dosyasında da sabit olduğu üzere davacı …’nin müvekkilin haberi olmadan şirket kasasından kendi hesabına mal ve hizmet alımı olmadan para kaçırdı- ğını, şirket parasında hırsızlık ve güveni kötüye kullanma suçunu işlediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 25/05/2022 tarihli ara karar ile: Tarafların sıfatları, sunulan deliller, dosyanın bulunduğu aşama itibariyle yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği, davacının talebinin davanın neticesine yönelik bulunduğu, davalı şirket yetkilisinin kusurlu eylemleri neticesinde davacı yada dava dışı şirket zarar gördüğünde her zaman davalı aleyhine sorum- luluk davası açılabileceği ve kendisine yetkili temsilci atanması talep edilen … Ltd. Şti.nin eldeki davada taraf olmadığı gerekçeleriyle davacı vekilinin davalının imza yetkisinin kaldırılması ve temsil yetkisinin mahkemece uygun görülecek bir kayyıma verilmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı … hakkında Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen Haksız Rekabet hükümlerini ihlal ettiği suçlaması ile yapılan soruş- turma sırasında alınan bilirkişi raporunun müvekkilinin iddialarıyla örtüştüğü, raporda hak- sız rekabet suçunu oluşturan delilere ulaşıldığı, bu sebeple davalı hakkında Denizli 17. Asliye Ceza Mah.nin … Esas sayılı dosyasında sanık sıfatıyla dava açıldığı, yine davalı hakkında … Ltd. Şti. nin 25.06.2021 tarihli genel kurul tutanaklarını … adına imzalamış olması sebebiyle yapılan özel evrakta sahtecilik suçlaması ile ilgili soruşturmanın da devam ettiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, … E., … K. Sayılı kararı ile şirket tüzel kişiliğinin bu davada pasif husumet ehliyeti bulunmadığı, dava- lının mal almak amacıyla … Limited Şirketine ait banka hesabından, … adlı bir şirketin hesabına 24.09.2021 tarihinde 36.959,00 Amerikan Doları gönder- diği bilahare aynı hafta aldığı malları İran’da bir firmaya satmasına rağmen bu satıştan elde edilen parayı aradan sekiz ay geçmesine karşın … Ltd. Şti nin banka hesap- larına aktarmadığını, kayıt dışı işçi çalıştırdığı gerekçesi ile SGK tarafından şirkete 22.774,00 TL idari para cezası kesildiğini, aynı gerekçe ile şirketin sigorta primi teşvikleri ile destek ve indirimlerin de iptal edildiğini, 2019-2020 yıllarında yararlanılan toplam 43.127,50 TL’nin kuruma iadesinin istendiği, davalının bu işlemlere karşı itiraz yoluna gitmediği, cezayı da süresinde ödemediğini belirterek; aksi yöndeki mahkeme kararının kaldırılarak, davalının imza yetkisinin kaldırılıp temsil yetkisinin münferiden davacıya verilmesi, mümkün görülme- mesi halinde bir kayyıma verilmesi veya tarafların müşterek imza ile şirketi temsiline karar verilmesi yönündeki ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İstinafa konu ara karar, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davalının şirketin tek yetkilisi olması, davacı ile ortağı olduğu şirketle aynı iş kolunda çalıştığı belirtilen bir şirket kurduğu yönündeki iddianın inkar edilmemesi, dosyaya davacının bir kısım iddiaları ile örtüşür nitelikte rapor sunulması karşısında davacının tedbir talebinin tarafların menfaat dengeleri, tarafların ortağı olduğu şirketin faaliyetinin kısıtlan- masını sağlayıcı nitelikte bir tedbir kararı verilmesinin tarafların ortak menfaatlerini koruma- yacak olması sebepleri ile şirkete bir denetim kayyımı atanmasının yerinde olacağı kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde kabulü uygun bulunup istinaf talebinin bu yönden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince esastan kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun kısmen ve ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/05/2022 tarih ve … Esas sayılı ARA KARARININ KALDIRILMASINA,
a-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin ihtiyati tedbir isteminin KABULÜ ile; … , … , … Ve Tic. Ltd. Şti.’ne denetim kayyımı atanmasına, şirketin günlük işleri dışında, borçlanması, bu sınırı aşan nitelikte kredi çekilmesi ve borçlandırılması, kambiyo senedi düzenlemesi şirket faaliyeti kapsamındaki malların satışı dışındaki malvarlığının satılması işlemlerinin denetim kayyımının onayına tabi tutulmasına, Denetim kayyımının ilk derece mahkemesince belirlenmesine,
Davacının diğer istinaf taleplerinin reddine,
b-İhtiyati tedbire ilişkin karar uygulamasının İlk Derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE,
3-İstinaf incelemesi yönünden;
a-İstinaf başvurusunda bulunan ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın istek halinde ihtiyati tedbir talep eden davacıya İADESİNE,
b-İstinaf başvurusunda bulunan ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafından yapılan 220,70 TL istinaf başvuru harcı, 52,80 TL posta masrafı olmak üzere toplam 272,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak ihtiyati tedbir talep eden davacıya VERİLMESİNE,
c-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından ihtiyati tedbir talep eden davacı lehine istinaf vekalet ücreti taktirine YER OLMADIĞINA,
d-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
4-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f. maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.16/09/2022