Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1635 E. 2022/1430 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 29/03/2022
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 20/10/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Başkanın görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalının kendinden hiçbir alacağı olmamasına rağmen Alanya İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyası ile icra takibi yaptığını, takibe konu bononun taraflar arasındaki … Mahallesi sahilinde bulunan 23. Nolu büfenin kirasına ilişkin teminat senetleri olduğunu, davalıya kira bedellerinin ödenip, büfeye masraflar yapıldığını, direkt ve dolaylı olarak 46.400,00TL ödeme yapıldığını, davalıya toplam borcunun 3.600,00TL olduğunu belirterek takip dosyası nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takibe konu bonoların kira sözleşmesine istinaden alınan bonolar olmadığını, davacının kira sözleşmesini sunmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, Davanın 28/01/2021 tarihinde Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı, anılan mahkemenin 07/09/2021 tarih … E. … K. sayılı kararı ile Alanya ilçesinde Asliye Ticaret Mahkemesi açıldığından bahisle gönderme kararı verildiği, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarih 608 karar sayılı kararı ile asliye ticaret mahkemelerinin yargı çevrelerinin belirlenmesi; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 08/07/2021 tarihli ve 568 sayılı kararı ile de Alanya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/09/2021 tarihi itibari ile faaliyete geçirilmesine karar verildiği, dava açıldıktan sonra ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemeyeceği, mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğacağı, yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemelerin görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemeyecekleri, bunlara bakıp sonuçlandırmak zorunda olacakları, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararıyla 01/09/2021 tarihi itibariyle Alanya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin faaliyete geçirildiği, davanın bu tarihten önce açıldığı, 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararda derdest dosyaların devredileceği yönünde bir ibare bulunmadığı, dosyanın davanın ilk açıldığı mahkemede görülerek sonuçlandırılması gerektiği, Yüksek mahkemelerin yerleşik kararları ile belirtildiği üzere davanın açıldığı tarihte Alanya Asliye Hukuk Mahkemelerinin ticari davalar açısından Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı bulunduğu gerekçeleriyle davanın usulden reddine dosyanın göreli mahkeme olan Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Açılan davanın ticari nitelikte dava olduğunu, bu durumda davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, HSK nın kararında derdest dosyaların devredilip devredilmeyeceği hususunda her hangi bir düzenlemenin bulunmadığını, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu hususlarını istinaf nedenleri olarak belirtmiştir.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Dava 28/01/2021 tarihinde alanya 3. Asliye hukuk mahkemesinde açılmış anılan mahkemenin 07/09/2021 tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile alanya ilçesinde asliye ticaret mahkemesi açıldığından bahisle gönderme kararı verilerek alanya asliye ticaret mahkemesine gönderilmiştir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın usulden reddine mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1’inci maddesi uyarınca mahkemelerin görevi ancak yasa ile belirlenebilir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir.
Anayasa’nın 37’nci maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” denilerek görev ve kesin yetki kurallarının gücü, tabii hakim ilkesi olarak ifade edilen evrensel bir ilkenin anayasa hükmü haline getirilmesi suretiyle ortaya konmuştur. Tabii hakim ilkesi gereği yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce, yürürlükte bulunan yasalar aracılığıyla görevi, yetkisi ve işleyişi belirlenmiş olan mahkemede görülmesi gereklidir.
Dava açmanın maddi hukuk ve yargılama hukuku bakımından birtakım sonuçları vardır. Dava açmanın yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından biri davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesidir (perpetuatio fori). Bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemez. Bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonuç da mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğmasıdır. Nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemeler görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemezler; bunlara bakıp sonuçlandırmak zorundadırlar.
6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nun 4/1-a ve 7/2-f düzenlemelerine göre Adalet Bakanlığının bir mahkemenin kaldırılması veya yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini karara bağlamak, Kurul Genel Kurulunun görevleri arasındadır.
Ancak yargı çevresi bir mahkemenin hangi coğrafi alandaki davalara bakacağıyla ilgili olup, bir görev kuralı niteliğinde değildir. Bu karar ancak bundan sonra o yerde görülecek davaların yargılamasını yapacak mahkemeyi belirlemek maksatlıdır.
Nitekim karar 07.07.2021 günü alınmış, ancak yürürlük tarihi 01.09.2021 olarak belirlenmiştir. Kurul’un yargı çevresi belirlemeye ilişkin kararı, sadece bu kararın yürürlük tarihinden sonra açılacak davaları ilgilendirir. Aksi fikrin kabulü halinde Kurul’un tabii hakim ilkesini çiğneyerek derdest davaları dilediği mahkemede inceletme yetkisinin bulunduğu yolunda, Anayasa’ya aykırı bir sonuca varılacaktır.
Alanya asliye hukuk mahkemesince verilen usulden red kararı isabetli görüldüğünden davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-c. maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.20/10/2022