Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1565 E. 2022/1406 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 17/05/2022
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 19/10/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; temlik eden İşeri …. Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ile müvekkili arasında uzun süredir ticari ilişki bulunduğunu, taraflar arasındaki çalışma ilişkisinin ise genellikle avans ödemesi yapılıp sonrasında malların peyder pey talep edilerek teslim alınması şeklinde olduğunu, müvekkilinin bu ticari ilişkiden kaynaklı tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, avans ödemesi yapılıp akabinde malların peyder pey gönderilmesi ve faturalandırılmasının gerçekleştiğini, avans ödemesi sonrasında temlik veren şirket tarafından 4 adet fatura kesildiğini, faturada bulunan 3 kalem ürün teslim edilmeyince iade faturası kesildiğini, karşı taraf tarafından kötüniyetli olarak faturaya itiraz edildiğini ve ticari defterlere de bu kaydın işlendiğini, müvekkilinin şirket muhasebesi tarafından bir fatura üzerinde maddi hata yapıldığını, temlik eden şirket tarafından ise ihtarname ile bu iade faturasının iptalinin talep edildiğini ve akabinde de haksız ve kötüniyetli olarak icra takibi başlatıldığını, müvekkili tarafından icra takibine yasal süresi içerisinde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, sonrasında da temlik eden şirket tarafından alacağın davalı ….. a bir takım borçlar nedeniyle haciz tehdidini bertaraf etmek amacıyla temlik edildiğini, bu temlik işleminin tamamen kötüniyetli olduğunu, davalı tarafından icra takibine yaptıkları itirazın iptali nedeniyle Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, usul ekonomisi açısından bu davanın …. Esas sayılı dosya ile birleştirilmesi ile davanın kabulüne karar verilmesini, müvekkilinin icra dosyasından, temlik belgesinden ve cari bakiyeden borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından; davacının da kabulü olduğu üzere taraflar arasında aynı alacak konusuna ilişkin itirazın iptali davası olduğu, bir davada savunma olarak ileri sürülebilecek hususlara ilişkin ayrıca dava açılması mümkün olmadığı, yerleşik Yargıtay uygulaması da aynı taraflar arasındaki aynı konuya ilişkin derdest bir itirazın iptali davasının bulunması halinde açılacak menfi tespit davasında hukuki yararın olmadığı yönünde olduğu gerekçesi ile davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı tarafa, Antalya Genel İcra Dairesi …. E. Sayılı icra dosyasından, Antalya 14. Noterliğinin …. yevmiye numaralı ve 05.01.2021 tarihli alacağın devrine ilişkin temlik belgesinden ve temlik veren şirket ile aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklı cari bakiyeden borçlu bulunmadığının tespitini, davanın kabulüne ve İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında aynı alacak konusuna ilişkin itirazın iptali davası olduğu, bir davada savunma olarak ileri sürülebilecek hususlara ilişkin ayrıca dava açılması mümkün olmadığı, yerleşik Yargıtay uygulaması da aynı taraflar arasındaki aynı konuya ilişkin derdest bir itirazın iptali davasının bulunması halinde açılacak menfi tespit davasında hukuki yararın olmadığı, ayrıca HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi. 19/10/2022