Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1456 E. 2022/1404 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 16/02/2022
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 19/10/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Tic. Ltd. Şti. ticaret ünvanı ve … Konyaaltı /… işletme adı ile 10 yılı aşkın bir süre ile ticari faaliyet gösteren şirketteki davacı hisselerinin 26.04.2021 tarihinde … yevmiye numaralı işlemi ile …’a devredildiğini, müvekkilinin anlaşma gereği olan tüm edimleri yerine getirdiğini, ancak … tarafından taahhüt edilen edimlerin hiçbir surette yerine getirmediğini, müvekkilinin hiç ödeme alamadığını, davalı tarafından kira sözleşmesi devralınmadığından kira bedelinden de müvekkilinin sorumlu tutulduğunu, devir bedelinin müvekkile ödenmediğinden Antalya 13. Noterliği 03/09/2021 tarih ve … yevmiye numarası ile ihtar gönderildiğini, ancak davalı tarafın ihtara cevap vermediğini, bunun üzerine davalı hakkında Antalya İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile müvekkilinin takip başlattığını, davalının borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, borçlunun itirazının haksız olduğunu ileri sürerek davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından; davacı vekili tarafından davalı aleyhinde, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemiyle eldeki davanın açıldığı, davanın konusunun bir miktar paranın ödenmesi istemine ilişkin ticari dava olduğu, davanın 21/01/2022 tarihinde açıldığı, yukarıda açıklanan ve 6102 sayılı TTK’ya eklenen 5/a maddesinin ise 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, bu nedenle davanın açıldığı tarih itibari ile eldeki davanın açılmasından önce arabulucuya başvurunun dava şartı olduğu ve eldeki davada bu şartın gerçekleşmediği, söz konusu dava şartının da sonradan giderilmesi mümkün olan dava şartlarından olmadığı, aksi halin kabulü halinde yasanın düzenlenme amacına aykırı sonuçlar doğuracağı ve düzenleme ile getirilen amacın işlevsiz hale geleceği gerekçesi ile 6102 sayılı TTK’ya eklenen 5/a maddesi, 6235 sayılı kanuna eklenen 18/a-2 maddesi ile HMK’nın 114/2 ve 115. Maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından eksik inceleme neticesinde hatalı karar verildiğini, vekalet sunmalarına rağmen gerekçeli kararın müvekkile tebliğ çıkartılarak yasal sürelerin başlatılmasının hatalı olduğunu, süresi içinde istinaf dilekçesini ibraz ettiklerini, İlk Derece Mahkemesi tarafından dava şartı yokluğu nedeniyle usulden red kararı verilmiş olmasına rağmen davalı lehine herhangi bir vekalet ücretine hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu istinaf sebebi olarak talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı incelenmesinde, İlk Derece Mahkemesi karar tarihinin 16/02/2022 olduğu, davalı tarafça vekaletnamenin karardan sonra dosyaya ibraz edildiği, davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde usule aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmemiştir.
Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.getTarih.19/10/2022