Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1451 E. 2023/98 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 25/02/2022
DAVANIN KONUSU: Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 19/01/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, kooperatif yönetim kurulunun 10/10/2018 gün ve …. sayılı kararıyla davacının aidat borcunu ödemediği gerekçesiyle koopetif üyeliğinden ihracına karar verdiğini, borçlu bulunduğu aidat tutarını ödememesi gerekçesiyle davacıya bir ve ikinci ihtarname çekildiği, ihraç ihtarnamesinin de geçersiz olduğunu, kanunda belirtilen süreler beklenmeden kooperatif üyeliğinden ihraç kararı alındığını, bildirerek ödenilen aidat alacaklarını alma ve kooperatif gayrimenkulünden hisse isteme hakları saklı kalmak kaydıyla yönetim kurulunun 10/10/2018 gün ve … sayılı ortaklıktan ihracına ilişkin kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı kooperatif davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, her ne kadar davacı tarafından yapılan tebligatların davacının ikamet adresine yapılan tebligatlar olmadığı, oğlunun işyeri adresine yapılan tebligatlar olduğu belirtilmiş ise de; bilirkişi raporunda söz konusu adresin kooperatife ait ticari defterlerde davacının tebligat adresi olarak tespit edildiği, 20/08/2016 tarihinde yapılan Genel Kurul Toplantısında hazır bulunan davacının kayıtla adresinin bu adres olduğu, davacının ödediği aidatların iade edildiği, 15/10/2018 tarihli posta ödeme belgesinde ödemenin yapılacağı adresin söz konusu adres olarak belirtildiği, davacı tarafından bu adresin değiştirildiğine dair kooperatife bildirimde bulunulduğuna ilişkin herhangi bir belgede ibraz edilmediği görülmekle yapılan tebligatların usulüne uygun olduğunun kabulü ile açılan davanın 3 aylık hak düşürücü süreden sonra açıldığının kabulü ile davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece müvekkilinin üyelikten çıkarılmasına dair yönetim kurulu kararının yasaya uygun alınıp alınmadığının kontrol edilmeden karar verildiğini, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, ihraç kararına dayanak olan ihtarnamelerin borç tutarı bildirimi yönünden geçersiz sayılması gerektiğinden istinafa konu kararın bozulmasının gerektiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı, davalı kooperatif yönetim kurulunun 10/10/2018 gün ve …. sayılı ihraç kararının iptali istemiyle 01/03/2019 tarihinde dava açmıştır.
Kooperatifler Kanunu 16. Maddesinde; “…Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır.
Kararın onaylı örneği,çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır.
Üç aylık süre içinde,genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmeyen çıkarılma kararları kesinleşir.” şeklinde belirtilmiştir.
“..1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16. maddesinde çıkarma kararının, ortağa tebliğinden itibaren üç ay içinde iptali için dava açılmaması halinde bu kararın kesinleşeceği hükme bağlanmıştır. Dava açmaya ilişkin bu süre hak düşürücü niteliktedir. Mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Ancak sürenin başlayabilmesi için kararın tebliği zorunludur. Bu tebliğin noter kanalıyla da yapılması şart değildir. Ortağın haricen öğrenmesi, hatta kararın yüzüne karşı verilmesi sonuca etkili bulunmamaktadır. Süre her halükarda tebliğden başlamaktadır. Bu durumda mahkemece, ihraç kararının davacıya tebliğ edilip edilmediğinin tespiti ile tebliğ edilmediği veya tebliğ edildiği tarih göz önünde bulundurularak üç aylık hak düşürücü sürenin geçmemiş olduğu tespit edildiğinde, işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi…” (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 18.11.2019 tarih 2018/ 869 E 2019/4788 K sayılı ilamı)
Mahkemece yönetim kurulu kararının 24/10/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar verilmiş ise de; davacının yönetim kurulunun 10/10/2018 tarihli ihraç kararına karşı İzmir 11. Noterliğince düzenlenen 13/11/2018 gün ve …. yevmiye numaralı ihtarname ile cevap verdiği, ihtarnamede özetle, ihtarların tebliğ mevzuatına aykırı olduğunu beyanla, 17/11/2018 günü toplantı gündeminde alınan tüm kararlara muhalefet şerhinin tutanaklara geçirilmesini, üyelikten çıkarma kararının iptalini, 17/11/2018 günü yapılacak toplantıda üyelikten çıkarma işlemine itirazının bakanlık yetkilisi huzurunda yazılmasını talep etmiştir. Kooperatifin 17/11/2018 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında, davacının bu itirazı ile ilgili olarak ihracının oybirliği ile kabul edildiği, bu genel kurul karar tutanağının veya verilen bu kararın davacıya tebliğine ilişkin dosyada herhangi bir belge bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacının yönetim kurulu kararına karşı genel kurulda itiraz etmiş olması, genel kurulda itirazının değerlendirilip ihraç kararının kabul edilmesi, Koperatifler Kanununun 16. maddesinde ihraç konusunda genel kurula itiraz edilmesi halinde genel kurulun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamayıp itiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası açılabileceği, dava süresinin tebliğden itibaren başlayacağı dikkate alındığında, 17/11/2018 tarihli genel kurul kararının veya itirazının bu kararla reddine ilişkin belgenin davacıya usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği, tebliğ edilmişse sürenin usulüne uygun tebliğden itibaren başlaması gerektiği, tebligat yapılmadığının anlaşılması halinde ise, davanın süresinde açıldığının kabulü ile iddia, savunmalar ve dosyadaki deliller değerlendirilerek, yargılamaya devamla esas hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 25/02/2022 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırıldığından davacı vekilinin diğer istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA,
5-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 80,70 TL maktu istinaf karar harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince davacıya İADESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
9-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.19/01/2023