Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1409 E. 2022/913 K. 03.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 05/04/2022
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 03/06/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Başkanın inceleme raporu okundu.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle “…davacı şirket tarafından davalı-borçluya 01.03.2019 itibaren taraflar arasında 01/03/2019 tarihli sözleşme kapsamında animasyon hizmeti verilmeye başlandığını, ancak verilen hizmetlerin karşılığı olarak kesilen 31.10.2019 tarihli fatura tutarının ödemesi yapılmadığını, davacı şirket tarafından sunulan animasyon hizmeti karşılığında hak edilen alacaklara istinaden 20.675,51 TL bedelli fatura kesildiğini, davalı-borçlu şirket sözleşme bitim tarihi olan 31.10.2019 tarihinden sonra da davacı şirkete hiçbir şekilde ödeme yapmadığını, TTK 21/2 maddesi uyarınca da davalı- borçlu 8 günlük yasal süre içerisinde tarafımızca düzenlenen faturaya itiraz etmediğini, alacağın tahsili için Alanya İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, davacının üstlenmiş olduğu edimleri eksiksiz olarak ifa ettiğini, taraflarca imza altına alınan sözleşmenin 7/b maddesi gereğince Alanya’nın yetkili olduğunu, davalı-borçlu şirketin işlemiş faiz ve faiz oranı yönünden itirazının TTK 1530. maddesi gereğince hukuka aykırı ve geçersiz olduğunu, belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini…” talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle “…İcra dosyasında talep edilen asıl alacak 20.675,51TL olduğunu, 3.800,33TL de takip öncesi işlemiş faiz ile birlikte takip çıkışı 24.475,84TL olduğunu, davacı taraf ise harcı 20.675,51TL üzerinden yatırıldığını, 3.800,33TL açısından harç eksikliği söz konusu olduğunu, takipte dayanılmayan sözleşmenin itirazın iptali davasında dayanılmasının mümkün olmadığın, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin İstanbul mahkemeleri olduğunu, ispat yükünün davacı tarafta olduğunu davacının faturaya konu işi eksik yaptığını, davacının söz konusu işi tam olarak ifa ettiğini ispat etmek zorunda olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini…” talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :
İlk Derece Mahkemesi tarafından “…Alanya 4. Asliye Hukuk Mahkemesince “görevsizlik” değil “gönderme” kararı verilmiştir. Başka bir ifade ile Alanya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 22. maddesinde belirtilen şekilde görev uyuşmazlığı doğmadığından merci tayini yolunda bir karar verilmeksizin dava dilekçesinin görev yönünden reddine mahkememizin görevsizliğine kararı verilmesi gerekmiştir. Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderine o mahkemece bakılacağından, bu konuda karar vermek görevli mahkemeye bırakılmıştır. Görevsizlik, yetkisizlik ve gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise; talep üzerine davanın açıldığı mahkeme dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderini ödemeye mahkum edileceğinden davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 114/1-c ve 115. maddeleri gereğince usulden REDDİNE,…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Kararı davalı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle her iki mahkeme arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunu, bu nedenle davanın ticari niteliği göz önüne alınarak ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini beyanla kararın kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Öncelikle; davaya Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile bakan Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasında bir görev uyuşmazlığı bulunmadığı; zira Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının teknik anlamda ve HMK daki dava şartı olarak düzenlenmiş görevsizlik kararı niteliğinde olmadığı, karar niteliğinin “ devir” “ gönderme” niteliğinde bulunduğu kabul edilmelidir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1’inci maddesi uyarınca mahkemelerin görevi ancak yasa ile belirlenebilir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir.
Anayasa’nın 37’nci maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” denilerek görev ve kesin yetki kurallarının gücü, tabii hakim ilkesi olarak ifade edilen evrensel bir ilkenin anayasa hükmü haline getirilmesi suretiyle ortaya konmuştur. Tabii hakim ilkesi gereği yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce, yürürlükte bulunan yasalar aracılığıyla görevi, yetkisi ve işleyişi belirlenmiş olan mahkemede görülmesi gereklidir.
Dava açmanın maddi hukuk ve yargılama hukuku bakımından birtakım sonuçları vardır. Dava açmanın yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından biri davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesidir (perpetuatio fori). Bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemez. Bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonuç da mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğmasıdır. Nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemeler görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemezler; bunlara bakıp sonuçlandırmak zorundadırlar.
6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nun 4/1-a ve 7/2-f düzenlemelerine göre Adalet Bakanlığının bir mahkemenin kaldırılması veya yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini karara bağlamak, Kurul Genel Kurulunun görevleri arasındadır.
Ancak yargı çevresi bir mahkemenin hangi coğrafi alandaki davalara bakacağıyla ilgili olup, bir görev kuralı niteliğinde değildir. Bu karar ancak bundan sonra o yerde görülecek davaların yargılamasını yapacak mahkemeyi belirlemek maksatlıdır.
Nitekim karar 07.07.2021 günü alınmış, ancak yürürlük tarihi 01.09.2021 olarak belirlenmiştir. Kurul’un yargı çevresi belirlemeye ilişkin kararı, sadece bu kararın yürürlük tarihinden sonra açılacak davaları ilgilendirir. Aksi fikrin kabulü halinde Kurul’un tabii hakim ilkesini çiğneyerek derdest davaları dilediği mahkemede inceletme yetkisinin bulunduğu yolunda, Anayasa’ya aykırı bir sonuca varılacaktır.
Açıklanan bu gerekçe ile davalı yanın istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile
1-Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE
2-İstinaf eden davalı taraftan alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alınmış olmakla ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA
3-İstinaf eden davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin KENDİ ÜZERİNDE BIRAKILMASINA
4-İstinaf incelemesi duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine YER OLMADIĞINA
5-İstinaf incelemesi için yatırılan ve artan istinaf gider avansının yatıranına İlk derece mahkemesince İADE EDİLMESİNE
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-c maddesi gereğince KESİN olmak üzere 03/06/2022 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.

….