Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1194 E. 2022/868 K. 27.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 04/03/2022
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 27/05/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı … tarafından 10.10.2018 tanzim tarihli ve 10.11.2018 ödeme tarihli 12.500 TL bedelli senede dayanılarak hakkında Denzili 3. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini ancak tebligatın muhtara yapıldığını, eline itiraz süreleri geçtikten sonra ulaşıldığını, davalı ile arasında takip konusu bononun dayanağı olan herhangi bir borçlandırıcı işleminin olmadığını, senette malen yazmakta olduğunu, kendisine herhangi bir malteslimi de olmadığını, her ne kadar imzasının benzetilmeye çalışılmış ise de 2015 yılına ait imza beyannamesindeki imzası ile karşılaştırıldığında senetteki imzasının kendisine ait olmadığının anlaşılacağını, bu nedenle mağduriyetinin önüne geçilmesi için teminatsız olarak takibin dururulmasını talep ettiğini, davalıya herhangi bir borcu olmadığını, tüm bu nedenlerle Denizli 3. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile dosyaya konu bono nedeniyle davalıya borcu olmadığını tespiti ile davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile senette yazılı miktar olan 12.500 TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminıtan mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili özetle, davayı kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davaya konu edilen keşidecisi …, lehtarı … olan, 12.500,00 TL bedelli, 10/10/2018 keşide tarihli, 10/11/2018 ödeme tarihli bonoda, bedel kaydının “malen” olarak yazılı olduğu, davacı tarafın iddiasının temelinin senet üzerindeki malen kaydına dair değil, taraflar arasında hiçbir ilişki bulunmadığı ve senet metnindeki imzanın kendisine ait olmadığı yönünde olduğu; nitekim mahkemece ATK Fizik İhtisas Dairesinden alınan ….. tarihli raporda da bono üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olmadığının görüş ve mütalaa edildiği; kaldı ki davalının, bono üzerindeki “malen” kaydının sehven yazıldığı, taraflar arasındaki borç ilişkisinin mal tesliminden kaynaklı değil, davalının davacıya borç para vermesinden kaynakladığı yönündeki savunması dikkate alındığında, bu beyanın senedin talili anlamına geldiği, bu durumda ispat yükünün davalı tarafa geçtiği, davalının ise davacıya borç para verdiğini dosya kapsamında usulünce ispat edemediği anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ispat külfetinin tayininde yanılgıya düşüldüğünü, hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporu ile hüküm kurulduğunu istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, Denizli 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 10/11/2018 vade tarihli 12.500,00 TL tutarlı senede dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takip nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, davaya konu 10/12/2018 keşide tarihli 10/11/2018 ödeme tarihli 12.500,00 TL bedelli senet altındaki imzanın davacının eli mahsulü olmadığının ayrıntılı gerekçeli, denetime elverişli, usul ve yasaya uygun bulunan Adli Tıp Kurumunun ……. tarihli raporu ile tespit edilmesine, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 853,87 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 213,47 TL harcın mahsubu ile bakiye 640,40 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan 6,50 TL tebligat giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
6-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.27/05/2022