Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1155 E. 2022/871 K. 27.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 17/02/2022
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 27/05/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 02/06/2018 tarihinden 27/12/2019 tarihine kadar davalı iş yerinde Denizli Bölge Satış temsilcisi olarak çalıştığını, davalı firma adına güzellik ürünleri ve cihazlarının satışını gerçekleştirdiğini, sonrasında kendi adına … adı altında Denizli … Vergi Dairesine kayıtlı işyeri açtığını, davalıdan yüz ve vücut bakım losyonları, yapıştırıcılar, epilasyon iğneleri, jeller, kremler, tonikler, maskeler, serumlar gibi malzemeler sipariş ettiğini, toplam bedelinin 28.965,00 TL tuttuğunu, davalı şirkete toplam 6 adet beş tanesi 5.000,00 TL’lik bir tanesi 3.965,00 TL olan senetleri imzalayıp verdiğini, davalının müvekkiline 6 adet fatura ile bir kısım malları gönderdiğini, müvekkilinin 6 adet faturanın bedeli olan 8.012,28 TL’yi Akbank … … Şubesinden davalı şirkete ödeme yaptığını, ancak sonrasında davalının malzemeleri göndermediğini, davalının elinde 6 adet bedelsiz senedin mevcut olduğunu, davalının müvekkilinden aldığı senetlere yönelik taahhütleri yerine getirmediğini, müvekkilinin senetlerin borçlusu olmadığının tespitine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, senetlerin icra takibine koyulmaması iyi niyetli 3. kişilere devir ve temlik edilmemesi açısından ihtiyati tedbir kararı verilmesine, masrafların karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili, mahkemenin vermiş olduğu tedbir kararının 3. kişileri de bağlayıcı nitelikte olduğundan usul ve yasaya aykırı olduğunu, çekin cirosunun kabil olduğu davanın tarafı olmayan üçüncü kişileri de bağlayacak şekilde çekin ibrazında ödenmemesi için tedbir kararı verilemeyeceği isteminin reddine karar verildiğini, müvekkilinin söz konusu bonolarda zaten taraf olmadığını, müvekkiline ait olmayan bir bonodan dolayı aleyhlerine dava açılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, tedbir kararına karşı yaptıkları itirazın kabulüne, tedbir kararının kaldırılmasına, davanın reddine, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalı tarafın husumet itirazı üzerine yapılan incelemede davalı şirketin davaya konu senetler üzerinde herhangi bir sıfatının olmadığı, taraf defterlerinde de senetlere ilişkin bir kaydın bulunmadığı anlaşılmakla davalının iş bu davada dava ehliyetinin bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafın verdiği cevap dilekçesinde kendilerinin davaya konu senetlerde ne lehtar ne de hamil konumunda bulunmadıklarını iddia ederek hem tedbir kararının hem de esastan davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, çünkü …’nun müvekkili şirkete mal satan davalı şirketin sahibi ve tek yetkilisi olduğunu, müvekkilinin malları bu şirketten aldığını ve siparişi buraya verdiğini, muhataplarının davalı şirket olduğunu, davalı tarafın müvekkilinin kötüniyetli olarak yanılttığını, senetleri kendi adına aldığı cevap dilekçesiyle ortaya çıktığını, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının … hazırlık nolu ve Denizli Cumhuriyet Başsavcılığının … hazırlık nolu dosyalarında ticari ilişkinin kabul edildiğini, Denizli 4. İş mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında hizmet tespiti davasının açıldığını, bu delillerin dikkate alınmadığını, yerel mahkemeden davayı …’na yöneltmek için süre verilmesini ve davanın bu suretle gerçek kişi ve şirket olarak her iki davalının husumeti ile yargılamaya devam edilerek hüküm tesis edilmesini talep etmelerine rağmen taleplerinin değerlendirilmediğini, bilirkişi raporuyla müvekkilinin davalı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığının saptandığını istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı, 08.09.2020 tanzim 05.11.2020 vade, 08.09.2020 tanzim 05.12.2020 vade, 08.09.2020 tanzim 05.02.2021 vade 08.09.2020 tanzim 05.03.2021 vade, 08.09.2020 tanzim 05.05.2021 vadeli 5.000,00’er TL’lik senetler ile 08.09.2020 tanzim 05.06.2021 vadeli 3.965,00 TL’lik senetlerin borçlusu olmadığının tespiti istemiyle dava açmıştır. Dava dilekçesi ekindeki bu senet fotokopilerine göre keşidecisinin davacı, lehdarının … olduğu anlaşılmıştır.
Senetlerin önlü arkalı fotokopisinin onaylı örneğinin dosyada bulunmadığı, ayrıca senet asıllarının da incelenmediği anlaşılmıştır.
Davalı vekili 20/05/2021 tarihli celse de, lehdar …. bonoları ciro ederken, cironun başına … Kozmetiğinin ismini yazdığını, lehdarın bu şekilde ciro yapmasının müvekkilin sorumluluğunu doğurmadığını beyan etmiştir.
Lehdar …’nun davalı şirketin sahibi …’nun eşi olduğu belirtilmiştir. Ayrıca dava dilekçesinde davacı tarafça Denizli 2. İş Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında hizmet tespiti davası açıldığı ifade edilmiştir.
İstinaf dilekçesinde de davalının müvekkili hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının … hazırlık nolu dosyası ile Denizli Cumhuriyet Başsavcılığının … hazırlık sayılı dosyasında … Ltd. Şti. İle … arasında ticari ilişkinin olduğunun kabul edildiği ileri sürülmüştür. Ayrıca Denizli 4. İş Mahkemesinde … Esas sayılı dosyasında hizmet tespiti davası açıldığı belirtilmiştir.
Bu durumda, davaya konu senetlerin asılları incelenip ciro olup olmadığı, davalı şirkete ilişkin herhangi bir kaydın olup olmadığı, yukarıda belirtilen hizmet tespiti dosyaları ile Ankara ve Denizli Cumhuriyet Başsavcılığındaki soruşturma dosyaları da incelenerek davalının husumeti bulunup bulunmadığının tespiti gerekir. Bu işlemler yapılmaksızın eksik inceleme ve araştırmayla karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/02/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Denizli Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırıldığından davacı vekilinin diğer istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA,
5-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 80,70 TL maktu istinaf karar harcının istem halinde davacıya İADESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
9-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.27/05/2022