Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1053 E. 2022/922 K. 06.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

KARAR TARİHİ : 06/06/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 21/01/2022
DAVANIN KONUSU : İstirdat
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 06/06/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, Müvekkilinin davalılarla, Afyonkarahisar …’da imal edilen … markalı … makinasının alım-satımı konusunda KDV dahil 38.880,00 TL bedel ile anlaştıklarını, alım-satım ile ilgili peşinat olarak müvekkilinden 5.000,00 TL’nin alındığını, geriye kalan borç için 33.880,00 TL tutarında bono imzalandığını, bononun, davalı … tarafından diğer davalı …’a ciro edildiğini, davalıların müvekkiline makine ile ilgili fatura vermediklerini, irsaliye de kesmediklerini, müvekkilinin davalılardan teslim aldığı balya makinesini çalıştıramadığı için imal eden … Şirketi’nden yardım istediğini, şirket tarafından gönderilen ustanın, makinenin davalılara ait olmadığını, kendi şirketlerine ait olduğunu, çalıntı olduğunu, bunu çalıştıramayacaklarını söylediğini, müvekkilinin bu durumu davalılara iletmesi üzerine, davalıların “makineyi geri getir, taşıt parasını biz veririz, vermiş olduğun peşinatı da iade ederiz” sözleri üzerine makineyi davalılara ait Nevşehir’deki iş yerine teslim ettiğini, davalıların makineyi kendi ustalarına kontrol ettirerek hiç çalışmadığını tespit ettiklerini, makineyi Nevşehir’e götüren kamyon ücretini de ödediğini, müvekkilinin 5.000,00 TL’lik teminatını hesabına yatıracaklarını ve bonoyu daha sonra teslim edeceklerini bildirdiklerini, peşinatı iade ettiklerini ancak bonoyu teslim etmeyerek Kayseri 7. İcra Müdürlüğü’nün … nolu dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takibe koyduklarını, haciz işlemi ile karşı karşıya kalan müvekkilinin dosyadaki alacaklar toplamı olan 23.725,00 TL’yi ödediğini, müvekkilinin, bononun takibe konulması nedeniyle Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyası ile davalılar aleyhinde suç duyrusunda bulunduğunu belirterek, davalıların mal kaçırma girişimlerine karşı gayrımenkul ve menkul malları üzerine ihtiyati tedbir/haciz konulmasına, müvekkilinin ödemiş olduğu dosya borcunun ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdadına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, Yetki itirazında bulunduklarını, takibin yapıldığı yer olan Kayseri Mahkememelerinin yetkili mahkeme olduğunu belirtilerek yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, “…Davacı, dava dilekçesinde bononun karşılıksız kaldığını, bedeli bono düzenlenmek suretiyle satın alınan makinenin davalılara iade edildiğini, peşin ödenen tutarın da iade edilmediğini, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği şikayet dilekçesinde makinenin davalılara teslim edildiğini bildirmiş, davalı taraf cevap dilekçesinde esas hakkında savunmalarını sunmamış, yetki ve görev hususunda itirazda bulunmuş olup, davalı soruşturma beyanında davacının makine bedelinin 5.000,00 TL’sini nakit ödediğini, kalan kısım için bono düzenlendiğini, makinenin davacıda olduğunu beyan etmiştir. Her iki taraf da isticvap beyanarında malın (iş makinasının) kendilerinde olmadığını beyan etmişlerdir. Dinlenen davalı tanıkları parçaların teslim edildiğini beyan etmişler ancak bu parçların ne olduğu, kime teslim edildiğine dair açıklayıcı beyanda bulunmamışlardır. Öte yandan davalı tarafça sunulan 17/07/2016 tarihli belgede bulunan birden fazla parça olduğu bunların davacının makinasında kullanılıp kullanılmadığının anlaşılmadığı tanık beyanları ile da bunun desteklenmediği anlaşılmakla, makinanın bizzat araca yüklenip davalıya teslim edildiğine tanık olan davacı tanık beyanlarına üstünlük tanınarak ve davacının 5.000,00-TL’yi davacının hesabına iade ettiğine dair kabul beyanı da dikkate alınarak davanın kabulü ile davacı tarafından ödenen bedelin istirdadına…” şeklinde karar verilmiştir.
Karara karşı, davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının davasını ispat edemediğini, senedin sebepten mücerret olduğu ilkesine aykırı şekilde karar verildiğini, balya makinasının davacı tarafta olduğunun bizzat davacı tarafın kesin delil olan mahkeme içi ikrarı gereğince ve diğer delillerle sabit olduğunu, makinanın tekrar taraflarına teslim edildiğine dair hatalı yorumla davanın kabulüne karar verilmesinin yasalar ve uygulamalarla bağdaştırılamayacağını, dava konusu bononun bir ödeme vasıtası olduğu gibi senette bedelin “malen alındığını” bildirmiş ise, artık bu hususun aksini tanık ile ispat edilemeyeceğini, malın teslim edilmediğini borçlunun ( davacının ) ispat etmesi gerektiğini, bu kaydın borcun konusunu oluşturan malın teslim edildiğine ilişkin yazılı delil niteliğinde olduğunu, davacının ( borçlu ) senette yer alan bu kayda rağmen, sözkonusu malın teslim edilmediğini ispat etmesi gerektiğini, senetteki “malen” kaydının aksinin de ancak yazılı delil ile ispat edilebileceğini, davacı tarafın yazılı delil ileri sürmediğini ve miktar itibariyle de uyuşmazlık konusu olayda tanık dinlenemeyeceğinden davanın reddi gerektiğini, davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede açılmış olup yetkili mahkemenin Kayseri Mahkemeleri olduğunu, İlk Derece Mahkemesi tarafından temerrüt tarihine ilişkin olarak yapılan değerlendirme ve faiz başlangıç tarihinin hukuka aykırı olduğunu, aleylerine fahiş şekilde karar altına alınan vekalet ücreti, harç ve yargılama giderlerinin hatalı olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, istirdat istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, takip dayanağı bononun lehtarı davalı …’an ve lehtardan sonraki hamil …’ın Cumhuriyet Savcılığı soruşturma kapsamında kolluk ifadelerindeki beyanları, lehtar …’ın abisi hamil …’ın iş yerinde işçi olarak çalıştığını, davacıya, balya makinesini abisinin satıp takibe dayanak bonoyu karşılığında aldığını beyan ettiği, diğer davalı …’ın da takibe dayanak bononun, davacıya göndermiş olduğu makine parçalarının karşılığı 22.000,00 TL için elinde tuttuğunu belirttiği ve bonoyu bu şekilde sebebe bağlamasına rağmen makine parçalarının davacıya gönderilmesine ilişkin yazılı bir belge sunamadığı hususları ile dava dilekçesinde ödeme tarihinden itibaren faiz talep edilmesi davanın istirdat davası olması sebebiyle ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiği, davalının aleyhine olacak şekilde yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmediği, harç hesabında da yanlışlık bulunmadığı, davalı alacaklı …’ın icra takibinde adresinin Antalya olarak belirtildiği Uyap’ta yapılan kontrolde kayıtlı adresleri arasında Antalya adresinin de bulunduğu, bu nedenle davalıların yetki itirazının yerinde olmadığı da gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalılar vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Sonuç olarak, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.620,65 TL stinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 80,70 TL maktu ve 405,16 TL nispi harcın mahsubu ile bakiye ‭1.134,79‬ TL istinaf karar harcının davalılardan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davalıların istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.06/06/2022

….